Türkkan'dan Kobani'ye destek isteyenlere sert sözler!
Abone olMHP Kocaeli milletvekili Lütfü Türkkan Suriye'de yaşanan gelişmeleri İnternethaber'e değerlendirdi.
NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA
Lütfü Türkkan bölgede yaşananları değerlendirirken,
yaşananların sonunda "Türkiyenin elinde 2 milyon mülteciden başka
bir şey kalmaz" dedi.
ABD ve Uluslararası güçler tarafından IŞİD bölgeden temizlendikten
sonra IŞİD'den alınan toprakların Erbil'e verileceğini iddia eden
Türkkan, Türkiye'de bundan sonra yaşanması muhtemel senaryolar için
Güneydoğu'da yaşananlara bakmanın ipuçları vereceğini söyledi.
Barzani ile hükumet arasında kamuoyu tarafından bilinmeyen
gizli bir anlaşma olduğunu söyleyen Türkkan, Barzani hükumetinin
Türkiye'den toprak talebinde bulunacağını ve bu anlaşmanın ortaya
çıkmaması için Türkiye'nin de fazla söyleyecek sözünün olmadığını
belirtti.
Kobani'ye destek isteyen PKK ve HDP'ye de gönderme de bulunan
Türkkan, "Adama sormazlar mı; be hain, be şerefsiz, Türkiye'de
belediye otobüsünde yolculuk yapan o masum vatandaşın canından ne
istiyorsun. IŞİD'in yaptığı terörü durdurmanın yolu burada
Alibeyköy'de, Okmeydanı'nda belediye otobüsüne molotof atmak mıdır.
Çok gücün yetiyorsa, binersin otobüse, gidersin Kobani'de
savaşırsın." dedi...
Lütfü Türkkan şu açıklamaları yaptı:
FOTOĞRAFIN BÜYÜĞÜNE BAKTIĞIMIZDA
Esad'ı düşürmek için önce terör grupları oluşturuldu. Esad düşmeyince, bu sefer IŞİD devreye girdi hemen akabinde de Barzani peşmergeleri Kerkük'e girerek, bu gelişmelerden önce Kerkük'ü Kürt bölgesinin içine aldı. Bunları göz önünde bulundurmak lazım. Zaten, Amerika IŞİD'e karşı mücadele kararı veriyor ve ilk müttefikini de Erbil olarak ilan ediyor. Amerika ve Uluslararası koalisyon IŞİD'i temizledikten sonra bu bölgeyi Esad'a geri mi verecek, bunu düşünmek saflık olur. Bu bağlamda fotoğrafın büyüğüne baktığımızda, Suriye'nin kuzeyini Erbil'e teslim etmesini ve ondan sonra ortada oluşacak olan "Kürt koridoru"ndan Kuzey Irak'taki enerji kaynaklarını Akdeniz'e direkt olarak akıtma amacı olduğunu görebiliriz.
TÜRKİYE'NİN ELİNDE 2 MİLYON MÜLTECİDEN BAŞKA BİR ŞEY KALMAZ
Türkiye'ye ne kalır peki burada? Bu plan tutarsa Türkiye'nin
elinde 2 milyon mülteciden başka bir şey kalmaz. Tezkereye destek
vermemizin nedeni şuydu; Bölgede kayıtsız kalmak mümkün değil.
Hemen sizin sınırınızda çatışmalar, bölgenin şekillenmesine yönelik
bir takım çalışmalar var, Türk ordusunun elini kolunu bağlı tutarak
bölgedeki gelişmeleri seyretmek doğru bir stratejik tavı değil.
Orada bizim toprağımız olan Süleyman Şah Türbesi var, yarın IŞİD
burayı ele geçirmeye kalktığında Türk Silahlı Kuvvetleri böyle bir
tezkere olmazsa oraya gidemez. Yani tezkerenin amacı oradaki
sınırımızda cereyan eden olaylara sessiz kalmak yerine hükumetin
eline orduyu kullanabilme ihtimaline karşı bir ehliyet vermek.
BARZANİ İLE HÜKUMET ARASINDA GİZLİ BİR ANLAŞMA VAR
Burada bizim amacımızla hükumetin seyrettikleri olaylar arasında
farklar var. Bütün bu hadiseleri bir tesadüf gibi görmemek lazım
diye düşünüyorum. Zaten Uluslarası ilişkilerde çok tesadüfler
olmaz.
Şimdi bu koalisyon IŞİD'i bu bölgeden püskürtecek, bölgenin güvenli
yer haline gelmesini sağlayacak, ondan sonra ne olacak? IŞİD'in
Bağdat'da, Suriye'de ele geçirdiği topraklar, Suriye'ye mi
verilecek, hayır! Bunların hepsi Erbil'e verilecek. Erbil'in şu
anda eğitilen ordusu da bu bölgenin güvenliğini devralacak. Burada
da bir Kürt koridoru oluşacak, ondan sonra ne olur, gelişmeleri
Türkiye açısından değerlendirecek olursa, Türkiye'nin
Güneydoğusunda olan olaylara baktığınız zaman ne olacağına dair
ipuçlarını görmek mümkün. Erbil'in kontrolünde oluşturulan Kürt
koridoruyla, Türkiye'den toprak talebinin gecikeceğini sanmıyorum.
Buradaki bir sıkıntı da şu; Erbil'in bu toprakları ele geçirmesiyle
beraber Türkiye'nin Erbil'e karşı bir sözü olabilir mi çok zor
görünüyor. Çünkü Barzani ile hükumet arasında Meclis'e gelmeyen
kamuoyunca bilinmeyen bir anlaşma var. Bu anlaşmanın açıklanması
tehditi karşısında Türkiye sessiz kalabilir. Bu da Türkiye
açısından önümüzdeki süreçte bir tehlike olarak görünüyor.
GÜCÜN YETİYORSA OTOBÜSE BİN, KOBANİ'YE GİT
IŞİD Kobani'ye saldırıyor, Kobani'de çatışmalar yaşanıyor, Türkiye'den destek verilmesini isteyen PKK da burada belediye otobüslerine molotof atıyor. Adama sormazlar mı; be hain, be şerefsiz, Türkiye'de belediye otobüsünde yolculuk yapan o masum vatandaşın canından ne istiyorsun. IŞİD'in yaptığı terörü durdurmanın yolu burada Alibeyköy'de, Okmeydanı'nda belediye otobüsüne molotof atmak mıdır. Çok gücün yetiyorsa, binersin otobüse, gidersin Kobani'de savaşırsın. Buradaki masum halkın üzerine molotof atarak IŞİD terörüne karşı destek istemek nasıl bir ruh halidir, nasıl bir haysiyetsizlik ve şerefsizlik örneğidir.