Türkiye'yi şok eden diyaloglar

Abone ol

MİT ve Yargıtay'ı sarsan Alaattin Çakıcı skandalında peşpeşe ortaya çıkan kasetler ve yeni ipuçları, Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'yı zor duruma düşürdü.

Skandalın ilk günlerinde kamuoyu önüne çıkarak tüm iddiaları yalanlayan Özkaya, yeni ortaya çıkan kanıtlar sonrası suskunluğa büründü. Radikal gazetesinin haberine göre, Alaattin Çakıcı'ya kaçışından önce tutuklanacağı uyarısı Yargıtay Başkanı'ndan gitmiş. Çakıcı'ya yakınlığıyla bilinen müteahhit Hakkı Süha Şen'le Çakıcı konusunu konuşurken 20 kez dinlemeye düşen Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın, Şen'e sadece Yargıtay kararını bildirmekle kalmadığı anlaşıldı. Emniyet'in dinleme kayıtlarına göre; kararın çıktığı gün Özkaya'yı arayan Şen, "Başkanım karar nasıl?" diye sordu. Özkaya, "Çıkmış ama istediğiniz gibi değil" karşılığını verdi. Şen, bu kez "Hangi aşamada?" sorusunu yöneltti. Özkaya "Postaya verilmiş veya verilmek üzere" diye yanıtladı. Şen, Özkaya'ya "Tashih-i karara gidilebilir mi?" diye sordu. Özkaya da, "Bu aşamadan sonra zor" karşılığını verdi. Özkaya ile Şen, bir sonraki telefonda, Çakıcı kararının yaratacağı sonuçlar üzerine konuştu. Şen, Özkaya'ya, "Bundan sonra ne olur?" diye sordu. Özkaya "Büyük ihtimal tutuklanır" dedi. Şen, bu kez Çakıcı'nın tutuklanma ihtimalinin yüzde kaç olduğunu öğrenmek istedi. Özkaya, "Yüzde 70 tutuklanır" bilgisini verdi. Bilindiği gibi tutuklanacağını önceden öğrenen Alaattin Çakıcı polisi atlatıp yurtdışına kaçmayı başarmıştı. 'SUS TELEFONDA KONUŞMA'! Yargıtay Başkanı'nın Bodrum'daki villasının tadilatını yapan müteahhit Hakkı Süha Şen ile hayat arkadaşı Serra Yaşar'ın telefon konuşmaları Yargıtay’dan Çakıcı hakkında olumlu karar çıkması için bazı kişilere para verildiğini de ortaya koydu. Hürriyet Gazetesi'nin haberine göre, Bodrumlu müteahhit Hakkı Süha Şen’in kadın arkadaşı Serra Yaşar’la yaptığı telefon konuşmaları, Yargıtay’daki dosyasının lehine sonuçlanmasını isteyen Alaattin Çakıcı’nın araya ‘para’ soktuğunu ortaya koydu. Ancak paranın kime, nasıl verildiği konuşmalardan anlaşılmıyor. Şen, Serra Yaşar ile konuşmasında, Serra Yaşar’a, Yargıtay Birinci Ceza Dairesi’nde Çakıcı ile ilgili çıkan kararın olumsuz bir şekilde sonuçlandığını anlatıyor. Kilit ifade Serra Yaşar’ın bu haberi duyduğunda verdiği tepkide ortaya çıkıyor. Çünkü, Serra Yaşar şaşkınlığını gizlemeyerek, ‘Nasıl olur, üstelik para da verilmişti’ diyor. Şen, telefonda bu ifadenin kullanılması üzerine Serra Yaşar’ı uyarmak gereğini duyuyor ve ‘Sus, telefonda böyle şeyler konuşma’ dedikten sonra telefonu kapatıyor. KARAR ÇANTAMDA ALIP GELEYİM Aynı kayıtlar Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya’nın Alaattin Çakıcı ile ilgili Yargıtay Birinci Ceza Dairesi’nin kararının bir kopyasını alarak çantasına koyduğunu ve yanında taşıdığını da ortaya koyuyor. Buna göre, müteahhit Hakkı Süha Şen kendisini arayıp Çakıcı’nın durumu hakkında bilgi istediğinde, o an evde olduğu tahmin edilen Özkaya, ‘Bir dakika kararı çantamdan alıp geleyim’ diyor. Özkaya, kısa bir sessizliğin ardından telefona dönüyor ve Şen’e karar hakkında bilgi veriyor, ne anlama geldiği hakkında yorum yapıyor. Özkaya, kararın Çakıcı’nın aleyhine olduğunu belirttikten sonra bu aşamadan sonra yapılabilecek bir şey olmadığını da aktarıyor. MİLAS'TA ZİRVE Yargıtay Başkanı Özkaya'nın, müteahhit Şen, Çakıcı'nın korumalığını yapan emekli polis Özoğlu, müstafi yüzbaşı Özbulut ve Aydın Göker'le Milas'ta buluştuğu da ortaya çıktı. Milas'taki buluşma, bu dört kişi 1 Haziran'da gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra gerçekleşti. Bir hafta sonu, tadilattaki evini denetlemek için Milas'a giden Özkaya, Çakıcı soruşturması kapsamında gözaltına alınan bu dört kişiyle bir araya geldi. Özkaya'nın, Çakıcı'ya yakın bu dört isimden, savcının kendisiyle ilgili sorduğu sorular ve verdikleri yanıtlar hakkında bilgi aldığı öne sürüldü. Özkaya, skandal patlak verdikten sonra yaptığı açıklamada; Şen'den bu konuda bilgi aldığını doğrulamış, "Şen, bana gelip, seninle ilgili de sorular sordular dedi" demişti. Özkaya'nın, yazlık evinin tadilatı için Şen'e yaptığı dört ödemeden ikisinin, bu görüşmeden sonraki tarihlere rastladığı ortaya çıkmıştı. NE BÜYÜK TEDASÜF! Emniyet kayıtlarına göre; Milas'taki buluşma, 4 zanlının serbest bırakıldığı 1 Haziran'ı izleyen haftada gerçekleşti. Buluşmayla Yargıtay 1. Başkanlar Kurulu'nun Neşter-2 soruşturmasında verdiği tarihi karar arasında yaklaşık bir ay var. Yargıtay 1. Başkanlar Kurulu, 29 Haziran'da Özkaya başkanlığında toplanmış Neşter-2 soruşturmasında dinlemeye düşen Yargıtay üyeleriyle ilgili tarihi kararını almıştı. Kurul, bu üyelere ilişkin dinleme kasetlerini, haklarında dinleme kararı olmadığı gerekçesiyle delil olarak kabul etmemiş ve suçlanan Yargıtay üyeleri hakkında soruşturma açılmamasına karar vermişti. Yani 1. Başkanlar Kurulu'na başkanlık eden Özkaya, kurul üyeleriyle birlikte bu kararı şekillendirirken kendisinin de başına aynı şeyin geldiğini biliyordu. Emniyet'in dinleme kayıtları, Özkaya'dan Çakıcı dosyasının geciktirilmesini isteyen MİT'çi Kozinoğlu'nun sadece Şen'le konuşmadığını gösterdi. Kozinoğlu emekli polis Özoğlu ve müstafi yüzbaşı Özbulut'la da defalarca telefonla görüşürken dinlemeye düştü. VİLLANIN HARCI ÇAKICI'DAN Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın, Alaattin Çakıcı ile bağlantılı müteahhit Hakkı Süha Şen ve MİT'çi Kaşif Kozinoğlu ile tanışmasına neden olan Milas Kıyıkışlacık köyündeki villasının malzemelerine ilişkin bulgular da soruşturma dosyasına girdi. Çakıcı'nın adamlarının villa malzemelerini götürdüğü ortaya çıktı. Dosyadaki bilgilere göre, Özkaya'yı Kozinoğlu ile tanıştıran Şen, villada tadilata başladığı dönemde, Çakıcı'nın adamlarıyla sürekli temastaydı. Bu dönemde villanın tadilatında kullanılacak malzemeleri bizzat Çakıcı'nın adamları getirdi. Bu kişiler, Şen'e, villa için yapılacak harcamalar nedeniyle Özkaya'dan para alınmamasını isteyen Çakıcı'nın talimatını iletti. EMNİYET: KAÇIŞTA İHMALİMİZ YOK Emniyet Genel Müdürlüğü sözcüsü Ramazan Er, bugün düzenlediği basın toplantısında Alaattin Çakıcı'nın yakalanması konusunda polisin bir ihmali olup olmadığına ilişkin soru üzerine, Türkiye'de 101 hudut kapısı bulunduğunu, Alaattin Çakıcı'nın bu kapıları kullanarak, polisin ihmali sonucu değil, illegal yollardan kaçtığını söyledi. ''Alaattin Çakıcı'nın yakalanmasını MİT mi, polis mi sağladı?'' şeklindeki soruya Ramazan Er, Çakıcı'nın Türk güvenlik güçlerinin çabasıyla yakalatıldığı karşılığını verdi. Er, ''Güvenlik güçlerimiz Jandarma, MİT, Sahil Güvenlik Teşkilatı ve emniyet teşkilatımız koordinasyon ve işbirliği halinde çalışmaktadır'' dedi. Alaattin Çakıcı'nın telefonlarının dinlemesinin hangi kurum tarafından yapıldığının sorulması üzerine de Ramazan Er, bunun 4422 Sayılı yasa kapsamında adli mercilerin izni ve kontrolü ile gerçekleştiğini bildirdi.

Günün Önemli Haberleri