Yarışma programında, 16 yaşındayken babasının annesini öldürdüğünü söyleyen öğretmen Selin Ünver yaşadıklarını anlattı.. Lise 1'in yaz tatilinde meydana gelen korkunç olay sonrası 'sen bir katilin kızısın' diyenler bile olduğunu anlatan genç kadın, "Oturdum düşündüm. Silkinip kendime gelmeye karar verdim. Üniversite için deli gibi ders çalıştım" dedi... Ünver'e yarışma sonra evlilik teklif eden bile olmuş. Selin Ünver (25) 16 yaşındayken bir sabah annesini evde ölü buldu. Babası cinayet suçlamasıyla tutuklandı. Evin tek kızıydı ve hayatta yalnız kalmıştı. Sonrasında çok mücadele etti. Küçük yaşta sevgisiz kalmış bir çocuk olarak o da çocuklara sığındı. Ana sınıfı öğretmeni oldu. Antalya'da bir köyde öğretmenlik yapmaya başladı. Selin Ünver, Kim Milyon Olmak İster'de 'Selçuk Yöntem' baban ne iş yapıyor sorusuna 'Cezaevinde, annemi öldürdü' deyince bir anda gündeme oturdu. Anaokulu açmayı hedefleyen ve yarışmadan 125 bin TL kazanan Ünver yaşadıklarını anlattı: YAŞADIKLARIMI İÇİMDE AFFETTİM -Selçuk Bey, hayatta gördüğüm en hoş ve nazik insanlardan biri. Açıkçası bu soruyu beni sıkıştırmak ya da durumdan faydalanmak amacıyla sormadığını biliyorum. Zaten 2007'de hakkımda çıkan bir haber var. Ekranda da adım soyadım yazıyor. Doğruyu söylemeyip de ne yapsaydım, yalan mı söyleseydim? Ayrıca benim bu durumla yüzleşmem gerekiyordu. Çünkü okulumda ya da arkadaş çevremde insanlar benim geçmişimi bilmiyordu. Televizyondan öğrendiler. -Ekranda bunu söylemek benim için de bir eşik noktasıydı açıkçası. Çünkü insanlar geçmişimi öğrenip ya beni yargılarsa diye hep bir kaygım oldu zaman içerisinde. Bu anlamda o soru ve verdiğim cevap hayatımın akışını değiştirdi.Bu durumla ekran karşısında yüzleştim. Evet zordu ama yüzleştim. Başım dik. Artık herkes, her şeyi biliyor ve yargılanma kaygısı gütmüyorum. Ben artık bu durumu aştım ve yaşadığım her şeyi kendi içimde affettim. BİR SABAH UYANDIM, ANNEMİ ÖLÜ BULDUM - Lise 1'in yaz tatilindeydim. 16 yaşındaydım ve bir sabah uyandım, annemi ölü buldum. Benim için büyük bir şoktu. Ne yapacağımı bilemedim. Çok zordu. Ailemin tek çocuğuydum, onların gözbebeğiydim, babasının bir tanesiydim. Tek başına kalmıştım hayatta. Çok üzüldüm, sarsıldım. İlk önce anneannemin yanına yerleştim. Ama o da çok üzgündü. Neticede kızını kaybetmişti. Birbirimizi olumsuz etkilememek ve benim biraz kendimi toparlamam için, öğretmenlerimin önayak olmasıyla anadolu lisesinin yurduna yerleştirildim. Orada altı cıvıl cıvıl kız beni bekliyordu. KATİLİN KIZISIN DİYENLER OLDU -İlk başlarda arkadaşlarımdan çok utanmıştım. Acaba beni yargılayanlar olur mu diye düşünüyordum. Yapanlar da oldu "Sen zaten bir katilin kızısın" diyenler çıktı. Çok üzgün bir yıl geçirdim. Lise 2'yi tamamen sınıfın en arka sırasında oturup camdan dışarıyı izleyerek geçirdim. - Şunu fark ettim: Eğer böyle devam ederse ben kaybolacağım. Çünkü lise 1'i takdir ile geçmiştim. Lise 2'yi ise hocaların yardımıyla ancak geçebilmiştim. 365 günüm boşa geçmişti. Oturdum düşündüm, Silkinip kendime gelmeye karar verdim. - Üniversiteye gitmem gerekiyordu. Kendime hedef koydum. Tekrar ders çalışmaya başladım. Hem de deli gibi. Ama üniversiteye hazırlanırken dersaneye de gitmek istiyordum. Denizli'de bir deneme sınavında beşinci oldum. Bu başarımdan dolayı ücretsiz dersaneye gittim. Anne tarafım, öğretmenlerim, arkadaşlarım ve birkaç aile hem maddi hem de manevi olarak çok yardımcı oldu bana. AVM ORTASINDA EVLENME TEKLİFİ ALDIM - Alışveriş yaptığım marketi değiştirdim. Malum ailem nedeniyle gündeme gelince herkes soru sormak istiyor doğal olarak. Ve herkese açıklama yapmak zor oluyor. Ben de bir süre marketimi değiştirdim. -Mesela iki gün önce bir AVM'nin ortasında hiç tanımadığım bir çocuk geldi, diz çöktü ve evlenme teklifi etti. Geçen gün kahve içerken bir grup lise öğrencisi gelip tanışmak istedi. Kimi teyzeler durdurup "Kızım Allah yolunu açık etsin" diyor, dua ediyor. Bu durum bir yandan hoşuma gidiyor, bir yandan da ilginç geliyor. Bir köy okulunda çalışırken bir anda herkes seni tanımaya başlıyor. Tabii yarışmaya başvururken böyle bir amacım yoktu. Yani yaşadığımı tam adlandıramıyorum. Ama mutluluk veriyor. Bunun da sebebi insanlardan gördüğüm sevgi. Çünkü ben sevmeyi de sevilmeyi de çok seviyorum.