Türkiye'nin ilk eşcinsel düğünü!
Abone ol21 yaşındaki üniversite öğrencisi Ekin Keser ile 28 yaşındaki Emrullah Tüzün, İstanbul'da alternatif bir törenle evlendi
21 yaşındaki üniversite öğrencisi Ekin Keser ile 28
yaşındaki Emrullah Tüzün İstanbul’da evlendi. Eşcinsel çift,
resmi olmasa da alternatif bir düğün töreni düzenledi. Kaos
GL’den Emre Korlu’ya konuşan Ekin Keser “Heteroseksist
düzenin karşısında gizlenmedik” dedi.
Emre Korlu’nun Türkiye'nin ilk eşcinsel düğününün sahiplerinden Ekin Keser ile gerçekleştirdiği söyleşi şöyle:
Ekin,
bize sizden bahseder misin?
Arap kökenliyim. Yirmi bir yaşındayım. Dört yıl önce İstanbul’a
geldim. İki hayalim vardı. Sanat eğitimi ve evlilik...
Şu an bir üniversitenin güzel sanatlar bölümünde okuyorum. Yani
evliliğimle birlikte hayallerimi de gerçekleştirdim.
Emrullah ise yirmi sekiz yaşında. O iki yaşındayken ailesi
İstanbul’a göç etmiş, Batmanlı bir Kürt. Hizmet sektöründe
çalışıyor ve fotoğraf çekmeye bayılıyor.
Emrullah ile karşılaştığın o anın bir tesadüf olduğunu
düşünüyor musun? Nasıl tanıştınız?
Kesinlikle bir tesadüftü (gülümsüyor) Onunla ilk karşılaşmam,
iki yıl önce 22 Eylül’de, arkadaşlarımı kıramayarak gittiğim
Taksim’de bir açılış partisinde oldu. İlişkimizin başlayışı o
zamana tekabül eder. Tanışmamızdan kısa bir süre sonra da aynı evi
paylaşmaya başladık.
Aynı evi paylaşmaya başladığınızda bulunduğunuz çevrenin
içerisinde “anlaşılırız” korkusu hissettiğiniz oldu
mu?
Olmadı çünkü aileme olduğum kadar çevreme de açık bir eşcinselim.
Emrullah ile ilişkimizi biliyorlardı. Ona karşı duyduğum hisleri
saklamadım.
Sahi, sokaklarda içinizden geldiği gibi aşkınızın getirdiği özgürlüğü yaşayabildiniz mi?
Yaşadık. Heteroseksist düzenin karşısında gizlenmedik.
Duygularımızı görselliğimize de yansıttık. Birbirimize dokunduk,
sarıldık ve el ele tutuşmaktan kaçınmadık.
Aileleriniz cinsel yöneliminizi biliyor muydu?
Ailem biliyordu. Emrullah’ın ailesine açılması ise daha sonra
oldu.
İlişkinizi öğrendiklerinde bu durumu nasıl
karşıladılar?
Sıradan bir ilişki gibi gördüler. İleriye dönük olduğunu
düşünmüyorlardı.
Biriniz Arap kökenli, diğeriniz Kürt; bu iki farklı etnik
köken, iki ayrı kültür... Tüm bunlara bağlı yaşayan
akrabalarınızdan tepki aldınız mı?
Çok fazla tepki aldık. Hatta öyle ileri gidenler oldu ki ölüm tehditleriyle bile karşılaştık. “Tamam yaptınız bu kadarını. Bundan sonra gizlenin!” söylemlerine kulak asmadık. Emrullah’ın ailesinden ise herhangi bir nefret tutumuyla karşılaşmadık. En azından şu an ılımlı bir duruş sergiliyorlar (gülümsüyor).
Evlilik isteği ilk kimin sürpriziydi?
Teklif Emrullah’tan geldi. Bu benim için oldukça büyük bir
sürprizdi.
Nasıl bir teklifti? Sıradan mı, yoksa akılda iz bırakacak
cinsten mi?
Nişanlandığımız gün iş yerinden çıkış saatimi geciktirmek için
elinden geleni yapmaya çalıştı (gülümsüyor) Daire kapısının önüne
vardığımda kapıda asılı bir sürpriz ile karşılaştım. Kâğıt’ın
üzerinde “Bekbek seni çok seviyor” yazılıydı. (“Bekbek” birbirimize
seslenirken kullandığımız bir hitap şeklidir.) Kapıyı açıp içeri
girdiğimde duvarda asılı duran çiçek ve üzerine iliştirilmiş başka
bir kâğıt gözüme çarptı. Kâğıttaki notun ne olduğu heyecandan
zihnimden silinip gitti zira salonda sehpanın orada duran laptop’a
gizlenmiş ses kaydı ezberimde.
“Emrullah, bana evlenme teklifinde bulunuyordu sonra yüzüklerimizle
yanıma geldi. Eve gizlenmiş arkadaşlarım da o gece bizi yalnız
bırakmadılar. Bu benim için oldukça heyecan vericiydi. Kendimi çok
özel hissettim.
Düğün organizasyonu öncesi heyecanı merak ediyorum. Bize o
dönemden biraz bahseder misin? Kostüm, davetiye, mekan vs. Nasıl
bir telaştı?
Evlilik heyecanı bir yana, yorucuydu. Davetiye tasarımı bize aitti. Tamamıyla el emeğiydi. Taslağı biz hazırladık; yakın arkadaşlarımızdan biri de karikatür çizimini gerçekleştirdi. Mekan için arkadaşımızın da aracılığıyla yatta karar kıldık çünkü deniz özgürlük demekti zira aklımda etraftan homofobik bir tehlikeye maruz kalır mıyız sorusu olmasaydı, merasimi bir villanın bahçesinde yapmayı istemiştim. Hayalim buydu diyebilirim. Kostüm arayışı bizi çok uğraştırdı. Neredeyse gezmediğimiz yer kalmadı.(gülümsüyor) Çocukluk arkadaşımın seçimiyle kostümlerimiz de belirlenmiş oldu ve giyindiğimizde oldukça güzel durdu üzerimizde.
Düğüne katılım beklediğiniz gibi miydi? Evlilik
merasimine katılımını beklediğiniz zira sizi yokluğuyla üzenler
oldu mu? Mesela aileden davetinize icabet edenler
var mıydı?
Daveti yüz yirmi kişiyle sınırlamıştık. Katılım beklediğimiz
gibiydi. Sevdiğimiz ve bize destek olan insanlar oradaydı.
Gelmeyenlerin yokluğunu hissetmedim. Aktivist arkadaşlarımızdan da
düğünümüze katılanlar oldu. Evet, aile eşrafından kuzenlerim beni
yalnız bırakmadılar.
Emrullah ile seni damatlık içinde görenlerden
olumlu-olumsuz tepkiler aldın mı? (Toplumun absürt bakışları,
tatsız lafları vb.)
Trafiği hesaplayamadığımızı düşünüyorum. Trafikte kaldık. Baktık bu böyle olmayacak kendi düğünümüze yetişemeyeceğiz; vapurda aldık soluğu. Yanımızda nedimelerimiz ve sağdıcımız vardı. Gözler üzerimizdeydi. Hatta Eminönü iskelesinde karnımızın açlığını bastırmaya çalışırken çikolata yemeye başladığımız esnada bir kadın, çevresindeki insanlara bizi göstererek, “Bakın bakın! reklam çekiyorlar” dedi. Çikolata ve iki damat... Kadının böyle bir kombin oluşturması bizi güldürmüştü. En ilgi çekici olanı ise tören çıkışında Suriyeli bir kadının yanıma gelip Emrullah’ı göstererek, “o senin kocan mı?” diye sorması oldu. Bu soru beni ve Emrullah’ı çok mutlu etmişti.
Türkiye’de eşcinsellere evlat edinme hakkı tanınsaydı çocuk sahibi olur muydunuz?
Kalabalık bir aile sayılırız. Bir köpeğimiz ve iki kedimiz var.(gülümsüyor) Tabi neden olmasın eğer bu ülkeden eşcinselleri görmemekte direten, koltuğunu mesken bellemiş insanlar çeker giderse bir ya da iki çocuğu evlat edinmek istiyoruz.
Söyleşimizin sonuna gelmişken şu soruyu sormadan bitirmek olmazdı. Prosedürleriyle imzaya dayalı evlilik olmadığı için “niye böyle bir şeye kalkıştınız?” gibi yaklaşımlarla karşılaştınız mı? Olduysa yanıtınızı merak ediyorum. Ayrıca Türkiye’de eşcinsel evlilikleri yasal olsaydı değişen ne olurdu?
Evet, bazı çevrelerden bu tarz yaklaşımlarda bulunanlar oldu
lakin evlilik törenimizi bizim için özel kılan hayalimizin
gerçekleşmiş oluşuydu. Mutluluğumuza daha fazlasını katmıştık.
Tarifi zor bir heyecandı.
Türkiye’de bizlerin de birey olduğu anlaşılsaydı, heteroseksüel
evliliklerde eşlere tanınan federal haklara sahip olabilirdik.
Bunun gerçekleşeceğine yürekten inanıyorum.