Türkiye'nin en büyük ve doğal yaşam için en önemli sulak alanlarından olan Kızılırmak Deltası'nın korunmasında mandalar önemli rol oynayacak. Doğa Derneği, Samsun Valiliği, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), Samsun Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği işbirliğinde Birleşmiş Milletler Küçük Destek Programı'nın (GEF) SGP desteği ile hazırlanan Kızılırmak Deltası Mandacılığı Geliştirme Projesi, manda nüfusunun yeniden artmasını ve Türkiye'nin en büyük ve doğal yaşam için en önemli sulak alanlarından olan Kızılırmak Deltası'nın korunmasını hedefliyor. Yaklaşık 1 yıl önce başlayan BM'nin 18 bin euro hibe desteği verdiği 'Manda Sevdası' sloganlı proje ile hedeflenenleri açıklayan Doğa Derneği Proje Sorumlusu Esra Kartal, "Bu proje Türkiye'de en fazla manda popülasyonunun yaşadığı Kızılırmak Deltası'nda yürütülüyor. Kızılırmak Deltası'nın en önemli özelliklerinden birisi de Doğu Karadeniz'de Türkiye'nin tek sulak alanı, deltası olması. Son 50 yılda kaybettiğimiz sulak alanlarla beraber manda nüfusu da giderek azalıyor. Manda Sevdası Projesi ile aslında sadece mandaları korumak değil, Kızılırmak Deltası'nın içerisinde yaşayan balıkçı, sazcı, çiftçi, manda ve kuşunu, hepsini bir arada korumak istiyoruz. Bu yüzden bu projeyi son 1 yıldır burada yürütüyoruz. Proje kapsamında manda üreticileriyle beraber mandayı yetiştirenler ve manda ürünlerini hazırlayan kadınlarla beraber çalışmalar yapıyoruz. Mandayı kendine sevda haline getiren insanların sayısı bu şekilde giderek artıyor. Manda bir taraftan soframıza kadar giriyor. Kızılırmak Deltası manda sayesinde kahvaltıdaki peynirimiz de olabiliyor, Bafra'ya özel Bafra lokumu da olabiliyor, kaymakta olabiliyor. Manda yoksa buraya özgü diğer türler de yok. Manda buradaki bütün ekolojik döngüyü sağlayan unsurlardan sadece bir tanesi ama onun aradan çekilmesi bütün yapıyı bozabilecek nitelikte. O nedenle mandanın yaşaması için uğraşıyoruz. Aslında manda üzerinden Kızılırmak Deltası'nın yaşaması için uğraşıyoruz. Manda burada bayrak tür. Bu projeyi yapmamızın ana nedeni aslında Türkiye'deki sulak alanların durumu. Kızılırmak Deltası bu büyük resmin bir parçasını oluşturuyor. 2000'li yılların başında 10 bin manda varken, 2010 yılında 3 bine kadar düştüğünü görüyoruz. Kızılırmak Deltası'nda manda sayısının düştüğünü, Tuz Gölü'ne gittiğimizde de flamingoların sayısının azaldığını görüyoruz. Aslında bu resim daha da büyük" dedi. Manda sayısının Kızılırmak Deltası'nda 2000'li yıllarda 11 bin civarındayken 2008 yılında 2 bin 700'e düştüğünü belirten Çevre Orman Müdürü Ömer Albayrak, 2010 yılında biraz daha artan manda sayısının 3 bin 400 civarında olduğunu söyledi. Albayrak, "Deltada sayısı hızla azalan manda popülasyonunu geliştirmek, 1980'li yıllardaki manda sayısına çıkartabilmek için bir takım projeler yürütüyoruz. Burada bir manda birliği kuruldu ve manda birliği çalışmalara başladı, ilk meyvelerini vermeye başladı. Manda sayısı geçtiğimiz yıllara nazaran yüzde 30 oranında bir artış gösterdi. Bu önümüzdeki süreç içerisinde artarak devam edecek" diye konuştu. Kızılırmak Deltası'nda ekosistemin en vazgeçilmez unsurunun mandalar olduğunu açıklayan OMÜ Bafra Meslek Yüksekokulu Organik Tarım Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Kemal Ayan ise, "Manda Kızılırmak Deltası'nın en önemli vejetasyon belirleyicisi, en kanaatkar ve verimli hayvanıdır. Kızılırmak Deltası içerisinde bütün ekosistemlerle çok yakın ilişkiler içerisindedir. Ekosistemin en vazgeçilmez unsuru mandadır. Bu nedenle Kızılırmak Deltası'nda çalışırken öncelikle mandayı ele aldık. Manda ayrıca yörede yaşayan insanlar açısından kırsal kalkınma aracıdır. Mandanın çok kıymetli olan sütünün ürünleri ile kendini ortaya koymaktadır. Yüzde 17 kuru maddesi, yüzde 8 yağ oranına sahip olan manda sütü, beraberinde manda kaymağı, manda kaymaklı lokumu, manda yağı ve benzeri birçok ürünü ile kendini göstermektedir. Bafra'da manda kaymaklı lokumu bu konuyla ilgili marka olma yolundadır" şeklinde konuştu. Kızılırmak Deltası'nın insanların doğal hayatla birlikte yaşadıkları bir ortam olması için çaba harcadıklarını söyleyen Samsun Valiliği İl Özel İdaresi Ar-Ge Daire Başkanı Eyüp Elmas, "Kızılırmak Deltası Türkiye'nin en büyük deltası, Türkiye'nin en büyük kuş çeşitliliğinin olduğu bir delta. Burayı insanlarımızla canlıların ortak bir yaşam alanı olarak planlamamız, çocuklarımızı bu güzellikle, bu çeşitlilikle buluşturmamız, burayı yaşayan bir şehir oluşturmamız önemli. Burada manda sayısını artırdığımız, kuşların sayısını artırdığımız bir delta oluşturup insanların yaşam alanı olarak kullanmadığı bir alan olarak zenginleştirmemiz çok anlamlı değil" dedi.