Türkiye'nin AIDS gerçeği
Abone olSağlık Bakanlığı 2009 yılı verilerine göre, bugüne kadar 3 bin 671 HIV pozitif vakası bildirildi.
Ancak gerçek sayı için bu rakamın beşle çarpılması gerekiyor.
2009’da yapılan altı milyon testin 450’si HIV pozitif çıktı
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve
Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Volkan Korten, 10
yıl öncesinde yurt dışında çalışan işçilerin ülkeye gelip hastalığı
halka bulaştırmasının önemli bir sorun olduğunu belirtiyor. Ancak
son yıllarda hastalık gençler arasında yayılıyor. Kontrolsüz seks
işçilerinin de hala önemli bir sorun oluşturduğunu anlatan Prof.
Dr. Korten, ayrıca kıyı şeridindeki bölgelerin turizm sezonunda
hastalığın yayılması açısından risk altında olduğunu
vurguladı.
Tedavide HIV pozitifi baskılayan ART adlı antiretroviral terapinin
sürekliliği önemli. Birkaç gün bile ara vermek virüsün ilaçlara
karşı dirençli hale gelmesine neden olabiliyor. Prof. Dr.
Korten, erken tedavinin faydalarıyla ilgili şunları söyledi:
“AIDS’ten ölenlerin sayısı azaldığı için HIV’le yaşayan
insan sayısı artıyor. Tedavinin artık hastalığın bulaşmasını
önlediği üzerinde duruluyor. Tedavi alan kişilerin bulaştırıcılığı
çok azalıyor. Erken tespit edilebilirse tedaviyle aynı kanserde
olduğu gibi hastalığın seyri çok etkileniyor.”
HIV = ölüm değil
Prof. Korten, 1990’lı yıllarda hastaların sağlık kuruluşlarına
“Öleceğiz” diye başvurdularını söylüyor. Ancak
artık bu endişeyi eskisi kadar yaşamadıklarını belirterek,
“Hastalar artık tedavi oldukları takdirde ölmeyeceklerini
biliyorlar. Biz onlara hayat sürelerinin 5 - 10 yıldan daha
fazla kısalmayacağını, normalde 80 yaşında ölecekken 70’inde, 70’te
ölecekken 60 - 65’inde öleceğini söylüyoruz. Bu onları
rahatlatıyor” dedi.
CD4 hücreleri neden bu kadar önemli?
Güney Afrika’da iki ay boyunca gönüllü hekimlik yapan Ege
Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik
Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Gökengin,
sağlıklı insanlarda sayıları bin civarında olan CD4 adlı bağışıklık
sistemi hücrelerinin HIV tedavisindeki önemini anlattı. Gökengin,
“CD4, bağışıklık sisteminin vücudu mikroplardan ve
kanserlerden koruyan temel hücresi. HIV’in hedef aldığı ve içinde
çoğaldığı hücre. CD4 hücreleri belli bir düzeye gelince tedaviye
başlamak gerekiyor” dedi.
CD4 sayısı 200’ün altına düşünce
Gökengin, “Bütün çalışmalar tedaviye ne kadar erken
başlanırsa, yani CD4 sayısı ne kadar çokken başlanırsa, sonucun o
kadar iyi olacağını gösteriyor. Bağışıklık sisteminde mümkün
olduğunca az tahribat yaratarak bu hastalığı durdurmanın en iyi
sonuçları vereceği düşünülüyor. En riskli dönem, CD4 sayısının
200’ün altına düştüğünde başlıyor. Zatürree gibi enfeksiyonlar,
merkezi sinir sistemindeki sorunlar, menenjit, ağır ishaller veya
kanserler ortaya çıkıyor. Tedaviyle HIV pozitiflerde de bu
hücrelerin sayısını binin üzerine çıkarmak mümkün. CD4 miktarı
binin üzerinde olan çok hastamız var” ifadesini
kullandı.
YANLIŞ GRUPLARA TEST YAPILIYOR
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik
Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Gökengin,
“HIV pozitif oranlarının yüksek olduğunu düşündüğümüz ve
salgın için kaynak oluşturabilecek özel gruplarda hiç test
yapılmıyor” diyerek test sorununa dikkat çekti. Prof.
Gökengin, “Bakılanlar sağlıklı kan bağışçıları, kayıtlı
genelev, bar, pavyon çalışan- ları. O kadar çok yurt dışından gelen
kayıtlı olmayan seks çalışanı var ki. Asıl onlara test yapılmalı.
Çünkü kaynağın seks işçilerinden köken aldığını düşünüyoruz ama o
grup ulaşılmayan bir grup. Oradaki oranları bilmiyoruz”
diyor.
Heteroseksüel bulaşma birinci sırada
- Heteroseksüel bulaşma yolu yüzde 59.32
- Homoseksüel ve biseksüel bulaşma yolu yüzde 0.15
- Bilinmeyen yollar yüzde 23.98
TÜRKİYE’DE HIV POZİTİFLERİN UYRUKLARI
- Yüzde 17.86 yabancı
- Yüzde 80.80’i Türk vatandaşı
-Yüzde 1.34 bilinmiyor