Türkiye'den Mısır'a çok sert cevap FLAŞ
Abone olMısır'dan yapılan açıklamalara Türkiye sessiz kalmadı. Dışişleri, Mısır'a yönelik çok sert bir açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'deki konuşmasının
ardından Mısır ile ipler bir kez daha gerildi. Mısır'da hükümetin
Türk dizilerine yönelik baskıcı tutumuna Türk Dışişleri
Bakanlığı'ndan tepki geldi. Bakanlık, Mısır'da yaşananları
hatırlattı, Türkiye'nin ülkedeki hukuk dışı uygulamaların son
bulması için yaptığı çağrıya devam edeceği belirtildi.
Türk Dışişleri'nden Mısır'a çok sert cevap! Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM Genel Kurulu'nda Mısır'a yönelik eleştirilerinin ardından iki ülke arasında durağan seyreden ilişkiler bir kez daha gerildi. Mısır'da hükümetin Türkiye'ye yönelik açıklamaları ve ülkede bazı medya kuruluşlarına yönelik baskıları üzerine açıklama yapan Dışişleri, Türkiye'nin Mısır konusundaki ilkeli tutumunun gereği olarak, ülkenin demokrasiye geçişinin sağlanmasına yönelim çağrılarını sürdürdüğü belirtildi.
"DÜŞÜLEN ACZİN GÖSTERGESİ"
Açıklamada, Mısır yönetiminin Türkiye'ye yönelik açıklamaların suçluluk psikolojisinin yansıması olduğu belirtilerek şunlar ifade edildi:
Türk Dışişleri'nden Mısır'a çok sert cevap! Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM Genel Kurulu'nda Mısır'a yönelik eleştirilerinin ardından iki ülke arasında durağan seyreden ilişkiler bir kez daha gerildi. Mısır'da hükümetin Türkiye'ye yönelik açıklamaları ve ülkede bazı medya kuruluşlarına yönelik baskıları üzerine açıklama yapan Dışişleri, Türkiye'nin Mısır konusundaki ilkeli tutumunun gereği olarak, ülkenin demokrasiye geçişinin sağlanmasına yönelim çağrılarını sürdürdüğü belirtildi.
"DÜŞÜLEN ACZİN GÖSTERGESİ"
Açıklamada, Mısır yönetiminin Türkiye'ye yönelik açıklamaların suçluluk psikolojisinin yansıması olduğu belirtilerek şunlar ifade edildi:
Hal böyle iken, Mısır Dışişleri Bakanlığı’nın 29 Eylül 2014
tarihli basın açıklamasında da görüleceği üzere, Mısır’daki
yönetimin bu konudaki samimi çağrıları dikkate almaktan ziyade,
gerçekleştirilen hukuk dışı eylemin getirdiği suçluluk
psikolojisinin yansıması ve içine düşülen aczin bir göstergesi
olarak ülkemiz aleyhinde kabul edilemez iddialarda bulunduğu
müşahade edilmektedir. Tabiatıyla bu iddiaların ne ciddiye alınması
ne de kabul edilmesi mümkündür.
3 TEMMUZ ASKERİ MÜDAHALESİ
3 TEMMUZ ASKERİ MÜDAHALESİ
Güvenlik kuvvetlerinin orantısız güç kullanımı nedeniyle yakın
tarihte tek bir günde çok sayıda göstericinin öldürüldüğü, 3 Temmuz
askeri müdahalesinden bu yana ölü sayısının binlere, tutuklu
sayısının onbinlere vardığı, yaşananların bağımsız insan hakları
örgütleri tarafından ‘insanlığa karşı suç’ olarak
değerlendirildiği, yüzlerce masum insanın gülünç davalarla idam
cezasına çarptırıldığı, siyasi partilerin, demokratik hareketlerin
ve gençlik gruplarının keyfi gerekçelerle kapatıldığı, aralarında
yabancıların da bulunduğu onlarca gazetecinin hukuk devleti
ilkeleriyle bağdaşmayan kararlarla hüküm giydiği, en temel
demokratik hakların hiçe sayıldığı Mısır’da, maalesef dışlayıcı ve
demokrasi dışı uygulamalar aralıksız devam etmektedir.
"MISIR HALKINA YÖNELİK KEYFİLİK VE ZORBALIK"
"MISIR HALKINA YÖNELİK KEYFİLİK VE ZORBALIK"
Mısır'da insan onurunu, Mısır halkının iradesini ve
egemenliğini ayaklar altına alan bu uygulamalara yönelik tepkilerin
"içişlerine müdahale" olarak nitelendirilmesi de mümkün olamaz.
İçişlerine karışmama ilkesi, insan hakları ihlallerine ve Mısır
halkına yönelik keyfilik ve zorbalığa meşruiyet kazandırma aracı
olarak kullanılamaz. Konu insan hakları ve anayasal meşruiyet
olduğunda, uluslararası toplumun diğer sorumlu üyeleri gibi
Türkiye’nin de kardeş Mısır halkının en temel haklarının teminine
yönelik ahlaki, vicdani ve hukuki sorumluluğu bulunmaktadır. Siyasi
katılımcılıktan uzak, demokrasiye aykırı uygulamalar sürdükçe Mısır
yönetiminin uluslararası toplumun eleştirilerinin son bulmasını
beklemesi hayalcilik olacaktır.
"TÜRKİYE'NİN ÇAĞRISI DEVAM EDECEK"
"TÜRKİYE'NİN ÇAĞRISI DEVAM EDECEK"
Mısır halkının demokrasi, eşitlik, özgürlük ve refah gibi
meşru taleplerinin karşılanmasına yönelik samimi çağrılarımız, bu
konuda somut ilerlemeler kaydedilmediği sürece devam edecektir.
Ülkemiz, Mısır’da insan hakları ihlallerinin sona ermesi ve kardeş
Mısır halkının özgür iradesine saygı duyulması hususlarında bundan
sonra da gerekli hassasiyeti sergilemekten geri
durmayacaktır.