Türkiye'deki işkencenin resmi
Abone olİki ülkenin zulmünü kınarken, bir mahkumun kolunun koptuğu bu ve buna benzer yüzlerce olaya seyirci kaldık.
Örneğin, İnsan Hakları Derneği'ne göre, 1999'da 472, 2000'de
508, 2001'de 762, 2002'de 456, 2003'te 770 kişi işkence gördü.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne işkence nedeniyle 392 başvuru
yapıldı. AİHM, 37 başvuruda Türkiye'yi tazminata mahkûm etti. 84
başvuruda dostane çözüme giden Türkiye, böylece işkenceyi kabul
etti. Ankara, işkence olayları için 10 trilyon 442 milyar lira
tazminat ödedi. Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın (TİHV) rakamlarına
göre, 770 kişinin işkence gördüğünü iddia ettiği geçen yıl, sadece
33 polis hakkında işlem yapıldı. 18'i için takipsizlik kararı
verilirken, 15'i hakkındaki adli işlemlerin sürdüğü bildirildi.
Ankara 1 No'lu DGM'nin, eski DEP milletvekilleri hakkındaki
gerekçeli kararında, ''Duruşmalara gelmemelerine rağmen, insan
haklarına aykırı olduğundan zorla getirilmediler'' ifadesi yer
aldı. Bu yorum, mahkûmların duruşmalara gitmediği gerekçesiyle 4
yıl önce Burdur Cezaevi'ne düzenlenen operasyonu akla getirdi. Bir
mahkûmun kolunun koptuğu operasyonda, onlarcasına da işkence
yapıldığı iddia edildi. Güvenlik güçleri hakkında, mahkûmların
işkence izlerini fotoğraflamasına rağmen, Burdur Valiliği'nin izin
vermemesi nedeniyle soruşturma başlatılamadı. Ankara Ulucanlar
Cezaevi'nde 10 kişinin ölümüyle sonuçlanan operasyon ise ancak
idare mahkemesinin kararıyla davaya konu oldu. Savcılık, hapis
cezası öngörmeyen ''emirleri yerine getirme'' fiilini içeren
TCK'nın 49. maddesinden dava açtı.