Türkiye'de işsizlik Yunanistan nüfusu kadar!
Abone olDİSK tarafından yapılan araştırmada Türkiye'de işini kaybedenlerin aileleriyle birlikte Yunanistan nüfusuna yakın sayıda kişiyi etkilediği belirtildi.
DİSK Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), TÜİK Hane Halkı İşgücü
Anketi verilerinden yararlanarak küresel ekonomik kriz koşullarında
Türkiye'deki işsizliğe yönelik bir araştırma gerçekleştirdi.
Krizin etkili olduğu dönemde iflaslar, geçici iş ilişkisinin sona
erdirilmesi, işten çıkarmalar nedeniyle işini kaybedenlerin
sayısının Aralık 2009 itibarıyla 2,6 milyon olduğu ifade edilen
araştırmada, işsizliğin kişilerin aileleri de dikkate alındığında
yaklaşık 10 milyon kişiyi etkilediği belirtildi.
Araştırmada, ''Bu rakam krizle boğuşan ve ekonomik dar
boğaza giren komşumuz Yunanistan'ın hemen hemen nüfusuna denk.
Ekonomik krizin tetiklediği işsizlik, Türkiye'de aileleriyle
birlikte yaklaşık 11 milyonluk Yunanistan nüfusuna yakın sayıda
kişiyi olumsuz etkiledi'' denildi.
Araştırmada, işsizlerin 692 binini işten çıkarılanların, 583 binini
TÜİK'in tanımı gereğince iş gücüne dahil edilmeyen ve işini
kaybettiği için iş gücü dışında bulunanların, 1 milyon 45 binini
geçici ve güvencesiz çalışma biçimlerinden dolayı işsiz kalanların,
282 binini de iflas eden veya iş yerini kapatanların oluşturduğu
kaydedildi.
''GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK''
Öte yandan, işe başlamaya hazır olup, iş bulmaktan umudunu kestiği
için iş aramayan ve bu nedenle işsiz sayılmayanlar ile diğer
nedenlerle işe başlamaya hazır olup, iş aramayan ve bu nedenle
işsiz sayılmayanların sayısında da son önemli değişimler
yaşandığına işaret edilen araştırmada, 2004'te 1 milyon 100 bin
olan işe başlamaya hazır olup son üç aydır, başta umutsuzluk olmak
üzere çeşitli nedenlerle iş arama kanallarından birini kullanmadığı
için işsiz sayılmayanların sayısının, 2009'da 2 milyon 61'e
ulaştığı belirtildi.
Tanımlama nedeniyle işsiz sayılmayan yaklaşık 2 milyon kişinin
dikkate alınmasıyla ''geniş tanımlı işsizlik'' rakamlarına
ulaşıldığına yer verilen araştırmada, bu hesaplamaya TÜİK'in 3
milyon 471 bin olarak tespit ettiği toplam işsiz sayısının 5,5
milyona, işsizlik oranının da yaklaşık yüzde 14'den yüzde 20'ye
çıktığı savunuldu.
''ÇALIŞMAK BİR DERT, ÇALIŞAMAMAK BİN DERT''
Araştırmanın sonuç ve öneriler bölümünde, işsizliğin ülkenin en
yakıcı sorunlarından birini oluşturmayı sürdürdüğü belirtildi.
İşsizliğin bireyleri ve ailelerini ekonomik, sosyal ve psikolojik
olarak ağır biçimde etkilediği vurgulanan araştırmada,
''Krizi kendileri için fırsata çeviren servetlerini
katlayan kimi işverenlerin yanında, bugün işsiz kalan, ücretleri
düşürülen, ücretsiz izinlere mahkum edilen milyonlar bulunuyor.
Sendikasız, sigortasız, güvencesiz çalışma biçimleri yaygınlık
kazanıyor. Çalışmanın bir dert, çalışamamanın bin dert olduğu,
işsizliğin insanların üzerindeki en büyük şiddet haline geldiği bir
süreçte, hükümetlere düşen istihdam yaratmaktır''
denildi.
Raporda, işsizliğe karşı şu önerilere yer verildi:
-İş güvencesi herkese ayrımsız şekilde uygulanmalı.
-Sendikal hak ve özgürlükler güvence altına alınmalı.
-Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde
yeniden ele alınmalı.
-Çalışma saatleri aşağıya çekilmeli.
-Çalışma hakkı güvence altına alınmalı.
-Türkiye'nin atıl iş gücü kapasitesinin üretime
çekilmeli.