Türkiye'de günde 10 deprem oluyor
Abone ol''Deprem gerçeğini değiştiremeyiz" diyen Barbarosoğlu, "Günde ortalama 10 deprem oluyor." dedi.
Boğaziçi Üniversitesi (B.Ü) Kandilli Rasathanesi ve Deprem
Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, deprem
gerçeğinin değiştirilemeyeceğini, ancak deprem riskinin
değiştirilebileceğini söyledi. Atatürk Üniversitesi Kültür
Merkezi'nde düzenlenen Erzurum Bilgi Paylaşım Toplantısı'nda
konuşan Barbarosoğlu, Kandilli Rasathanesi'nin faaliyetleri
hakkında bilgi verdi. Türkiye'de deprem ölçüm sayılarının yeterli
olmadığını belirten Prof. Dr. Barbarosoğlu, şunları söyledi:
''Geniş bantlı 25 yeni istasyon kurarak, deprem ölçüm ağımızı
genişleteceğiz. Ülkemizde 2003 yılında, büyüklüğü 2'nin üzerinde
toplam 3820 deprem meydana geldi. Yani günde ortalama 10 deprem
oluyor. Büyüklüğü 4'ün üzerinde ise toplam 149 deprem meydana
geliyor. Çok sık depremlerin olduğu ülkemizde, olası depremlerin
büyüklüğü, yeri ve zamanını rakamsal olarak vermek mümkün değil.
Önceki veriler ve ölçümler doğrultusunda sadece tahminler
yapılabilir.'' DEPREM RİSKİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ... 1999'da meydana
gelen depremlerinden sonra çok yol alındığını belirten Gülay
Barbarasoğlu, edinilen tecrübe ve bilgiler doğrultusunda harekete
geçilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'deki deprem gerçeğine
değinen Barbarasoğlu, şöyle devam etti: ''Deprem gerçeğini
değiştiremeyiz ama deprem riskini değiştirebiliriz. Çünkü
depremlerde çaresiz değiliz. Kentsel dönüşümün sağlanması mümkün.
Yapılar, depremi yıkıcı ve can alıcı afete dönüştürüyor. Kentsel
dokuya göre mevcut binaların dayanıklılığı tespit edilebilir,
yapımı süren binaların güvenilir yapılması sağlanabilir. Denetimi
ve kontrol mekanizmasının, deprem riskinin en aza indirilmesinde
önemli bir yeri vardır.'' ''25 MART'TAKİ DEPREMİN MERKEZ ÜSSÜ
SONRADAN BELİRLENDİ'' Prof. Dr. Barbarosoğlu, Kandilli
Rasathanesi'nden yapılan açıklamada, Erzurum'da 25 Mart'ta meydana
gelen depremin merkez üssünün Çat olarak açıklandığı, ancak daha
sonra merkez üssünün Aşkale olarak duyurulduğunun'' hatırlatılması
üzerine, şöyle konuştu: ''Deprem anında, bölgedeki bazı
istasyonlardan veri alamadık. Eksik verilerin değerlendirilmesi
sonucu depremin merkez üssü Çat olarak belirlendi. Ancak daha sonra
çalıştırılan bu istasyonlardan çıkarılan bilgiler doğrultusunda
depremin merkez üssünün Aşkale olduğu tespit edildi. Depremin
ardından Erzurum'a ayrı bir ölçüm istasyonu da kurularak faaliyete
geçirildi.'' ''MODEL GELİŞTİRİLİP, TEDBİR ALINMALIDIR'' B.Ü.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Nuray Aydınoğlu da deprem bölgesinde yaptığı
incelemelerde, kırsalda yıkılan evlerin taş, kerpiç ve topraktan
yapıldığını, tamamen mühendislik ve teknikten uzak yapılar olduğunu
kaydetti. Riske maruz kentlerde, hasar ve kayıp tahmin raporlarının
hazırlanması gerektiğini belirten Aydınoğlu, kent merkezlerinde
bina envanterleri çıkarılarak, öncelikle mevcut durumun tespit
edilmesi ve bu duruma göre de tedbirlerin alınması gerektiğini
söyledi.