Türkiye'de 'ev genci' sayısı azalıyor Eğitmen Ümit Ünker'den öneriler
Abone olEğitmen ve Yazar Ümit Ünker, ev gençlere önerilerde bulunarak, "Türkiye’de de Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye Ulusal Ajansı üzerinden yaptığı Erasmus Plas gibi bazı özel çalışmalar var.
Eğitmen ve Yazar Ümit Ünker, ev gençlere önerilerde bulunarak,
"Türkiye'de de Dışişleri Bakanlığı'nın Türkiye Ulusal Ajansı
üzerinden yaptığı Erasmus Plas gibi bazı özel çalışmalar var. Bu
çalışmalarla beraber gençlerimiz aslında haberdar olduğunda
projeler üretebilir. Bu projelerle birlikte hem Türkiye'de hem
yurtdışında bazı fırsatlar elde edilebilir" dedi.
Eğitim sürecini tamamladığı halde herhangi bir işte çalışmayan 15-24 yaş grubu gençler diğer adıyla "Ev Gençleri"nin işsizlik oranı TÜİK verilerine göre geçen yıl yüzde 26.9 iken bu yıl yüzde 25'e geriledi. Eğitmen ve Yazar Ümit Ünker, konuyla ilgili açıklamada bulundu.
"Ev Gençleri sayısında düşüş yaşandı"
TÜİK
verilerinin esas alındığında herhangi bir işte, stajda yada
eğitimde olmayan gençlerin sayısının 6 milyona yakın olduğunu ifade
eden Eğitmen ve Yazar Ümit Ünker, "Ne eğitimde ne istihdamda ne de
stajda olmayan gençlere 'Ev Gençleri' deniliyor. Ev Gençleri
dünyanın en büyük sorunlarından bir tanesi diyebiliriz. Her ülkenin
yaşa baktığı oranlar farklı Türkiye 15-24 yaş arasındaki kişileri
Ev Genci olarak tanımlarken diğer ülkelerde 18-24,18-29 gibi kabul
edilebiliyor. TÜİK verilerini esas aldığımızda herhangi bir işte
stajda ya da eğitimde olmayanları işin içine kattığımızda bu
maalesef 6 milyona yakın bir genci kapsıyor. Bu oldukça büyük bir
sayı. Bu gençlerin her birinin aslında istihdama katılımı, eğitime
ya da staja katılımı ülkemiz açısından da son derece kritik bir
öneme sahiptir. Geçtiğimiz yıldaki verilere baktığımız zaman yüzde
26.9 gibi bir orandayken bu yıl biraz daha düşüş yaşanmış ve bu
oran yüzde 25'lere kadar inmiş durumda. Küçük bir düşüş belki ama
bizim için kıymetli. Ev Genci kavramında özellikle gençlerin bir
staj programına dahil olması bile işsizlik tarafındaki süreçlerin
düzelmesine toparlanmasına neden oluyor. Bizim en çok dikkat
etmemiz gereken kavram gençlerin iyi olma halidir. Bir genç
işsizlikten bahsediyoruz. Gençlerin işsiz olma durumuna bakıyoruz
ama gençler çalışırken de ne kadar mutlu ya da bir iş arama
konusunda kendi ülkemizde mi iş arıyor ya da yurtdışında iş
fırsatlarına mı bakıyor buna da eğilmek gerekiyor. NEET kavramında
dünyada çeşitli ülkelerin yaptığı bazı çözümler var. Türkiye'de de
Dışişleri Bakanlığı'nın Türkiye Ulusal Ajansı üzerinden yaptığı
Erasmus Plas gibi bazı özel çalışmalar var. Bu çalışmalarla beraber
gençlerimiz aslında haberdar olduğunda projeler üretebilir. Bu
projelerle birlikte hem Türkiye'de hem yurtdışında bazı fırsatlar
elde edilebilir. Geçtiğimiz yıla baktığımız zaman işsizlik
oranlarında bu yıl görünür bir fark var. Gençler aslında işlere
katılım sağlıyorlar. Burada genel olarak şuna bakılıyor ne kadar
süre işteler. İşe katılım 2-3 ay da buna dahil edildiği için uzun
süre işte kalma oranları o istediğimiz oranda değil belki. Yine de
dünya genelinde aslında bu kavram her ülkede olan bir sorun"
şeklinde konuştu.
Üniversite sınavlarında baraj puanının kalktığını hatırlatan Ünker, "Biliyorsunuz son dönemlerde baraj puanları kalktı. Herkes bunun olumsuz yanına bakıyor. Bu bir fırsat. Şimdi kendimizi gösterme zamanıdır. Sosyal sorumluluk, gönüllülük projelerine dahil olarak CV'mizi arttırmak durumundayız. Staj programlarında da işverenler daha geniş ve kapsamlı bir staj programı oluştururlarsa gençler için de faydalı olacak bu programlara katılım gösterildiğinde aslında Ev Genci otomatik olarak düzeltilmeye başlanır" dedi.
"3 sene boyunca çalışmadan hayatımı devam ettirmeye
çalıştım"
Ev Genci olarak tanımlanan gençlerden biri olan Berk Düşmez (29)
mezun olduktan sonra 3 yıl boyunca çalışmadığını söyledi. Eğitmen
ve Yazar Ümit Ünker ile tanışarak iş hayatına atılan Berk Düşmez
şunları kaydetti:
"Aslında üniversiteyi dış ticaret olarak okudum. İstediğim iş yerinde çalışamadım. Çalışmak istediğimde de kendimi rahat hissedemedim. Yaklaşık 3 sene boyunca çalışmadan hayatımı devam ettirmeye çalıştım. Bu çok zorlu bir süreçti. Kendimi geliştirmek adına neler yapabilirim diye düşündüm. Kapı çalmam gerektiğini fark ettim. Bana ne iyi geldiğini araştırdım ve Ümit Ünker'le sosyal medya üzerinden tanıştım. Kendisiyle görüşmek istediğimi söyledim. Sonrasında neden seninle çalışmam gerek diye sordu ve bende kendisine seslendirme kursuna gittiğimi kendimi bu alanda geliştirmek istediğimi kendisinin tiyatro geçmişi olduğunu bildiğimi söyledim. Eğitimlere katılarak hem kendimi geliştirmek hem de insanlara bir şekilde fayda sağlamak istediğimi düşündüm. Güzel işler yapabileceğimi ve burada mutlu olabileceğimi söyledim. Kendisi de büyük bir fırsat verdi bana. Şimdi onunla birlikteyim. Çok mutluyum."