Atatürk Florya'da yüzerken Başbakan İsmet İnönü gelir. Atatürk Seslenir: -"İsmet gel! Gel de yarışalım" der. İsmet İnönü kollarını açarak, -"Paşam, ben yüzme bilmem ki." Bunu duyan Atatürk, -"Sana bir hafta süre. Bir hafta sonra birlikte yarışacağız" der. İsmet İnönü Heybeliada'daki Deniz Askeri Lisesi Sınıf Subayı Ulvi Tekeş'le tanışır. Kısa bir süre içinde yüzme öğrenmek istediğini bildirir. Heybeliada ile Kaşıkadası arasındaki derin bir yere deniz motoru ile gidilir. Ulvi Tekeş dalar, İsmet İnönü'ye -"Sayın Paşam atlayın" der -"Nasıl atlayacağım." -"Çivileme atlayacaksınız." İsmet İnönü anlatıldığı şekilde çivileme atlar. Bu İsmet İnönü'nün meşhur çivilemesidir. İlk atlayışıdır. Suyun yüzüne çıkınca kendini subayın kollarında bulur. Çırpınmaya başlar. Sonrada yüzme kurallarına uyarak birkaç gün içinde yüzmeyi öğrenir ve Florya'nın yolunu tutar Nazım Dündar Sayılan Mustafa Kemal Atatürk, Manevi Kızı Ülkü ve Nuri Conker, 1936 Marilyn Monroe ve Türk Askerler, Kore, 1962 Ayasofya Camii, 1888 Falih Rıfkı Atay, 19 Nisan 1970 tarihli "Dünya" gazetesinde, Atatürk'ün hayalini şöyle açıklamaktadır: Atatürk devrini yakından bilmeyenler ve Atatürk'ü gerçekten tanımayanlar, onun köy ve toprak işleriyle ilgilendiğinin farkında değillerdir. Etimesgut'ta ilk yeni ve toplu köy denemsini yapan o idi. Geçenlerde bir defa yazdığım üzere, Atatürk'ün ideali,Türk köylerini beş yüz, yedi yüz elli ve bin evli, okullu, dispanserli, akarsulu birlikler haline getirmekti. Bunun içinde hükümete bırakmayarak, kendisi vilayetlerde buna imkan olup olmadığı üzerinde anket yapmıştır, valilerin çoğundan olumlu cevap almıştı. Fakat İsmet İnönü'nün Babıalici bürokrat yönetimi, böyle geniş ölçüde devrimci davranışlara bulunmaya elverişli değildi. Anket, Atatürk'ün hastalanmak üzere olduğu günlere rastladığından büyük adamın başarmak istediği iş geride kaldı idi. Köyleri böylece derleyip toparlamak, toprak işini de, eğitim işini de kökünden çözmek demekti. 1543 yılında İstanbul'da Mimar Sinan tarafından yapılan, Süleymaniye Camisi'nin planı Yorgun ve bitkin olduğu halde memleketini işgale kalkan düşmanı sürüp atan Kuvayi Milliye güçleri. Kağnılarla cepheye erzak, silah ve mühimmat taşıyor-1922 1867 Mark Twain İstanbul Hatırası III. Ahmed Çeşmesi Çalıyla kamuflaj yapmış Türk keskin nişancı, iki Anzak tarafından yakalanmış. Gelibolu, 1915 Meclis-i Mebusan 1908 Abdülhamit'in locaya gelişi Taksim Gezi Parkı 1950'ler.. Kadın taksi sürücüsü, Eminönü,1930 Şapka Devrimi Sonrası Cami Girişi... Çanakkale cephesinde horon tepen Karadeniz uşakları... Atatürk Kocatepe'de I.İnönü Zaferi Savaşın sonunda Yunanlar, savaşta hayatını kaybeden kendi askerlerini gömüyor. 1900'lerin başı Edirne Ortaköy camisi ve sırtları 1920 Hulusi Kentmen Yıllarca hep zengin, fabrikatör baba rolünü oynadım. İşin en acıklı kısmı ise bütün gün zengin baba rolünü oynayıp çekim bitiminde eve gitmek için soğukta, köşedeki durakta dolmuş beklemem olmuştur. Türk askerleri Yunanları dinlemek için telefon hattı çekerken