Türkiye solunu internette birleştirdi
Abone olTürkiye solundaki bölünmüşlük sorunu sonunda çözüldü... Bir girişimci, kurduğu internet sitesinde fraksiyon farkı gözetmeksizin sol yayınların arşivlerini birleştirdi.
İNTERNET HABER / ÖZEL
İÇERİK
“Bir Troçkist devrimcidir, iki Troçkist örgütlenir, üç
Troçkist ise bölünür…” Bu, her ne kadar İngilizlere
ait bir söylem olsa da evrensel bir anlam ifade ettiği
söylenebilir. Dünya ve Türkiye solu konu edildiği zaman, sol içinde
onlarca fraksiyon olduğu gerçeği bir kez daha gün yüzüne çıkar. Bu
nedenle bazı kesimlerce, solun birleşerek hiçbir zaman iktidara
gelemeyeceği öne sürülür.
Tam da bu noktada ezber bozacak bir yaklaşım karşımıza çıkıyor.
Ancak bu yaklaşım, siyasi parti ve örgütlerin isteğiyle değil
tamamen bir girişimcinin özel uğraşı…
GÖNÜLLÜ GİRİŞİM SOLU BİRLEŞTİRDİ
Türkiye’de sol, sosyalist, komünist hareket ve mücadelelerin başladığı yıllardan itibaren, birçok örgüt de fikirlerini yaymak amacıyla gazete ve dergi çıkardı. Ancak bu arşivleri elde etmek ve toplu halde bulmak çok zor. Bu ihtiyaca karşılık vermeyi amaçlayan solyayın.com, bundan tam 3 yıl önce Emin Şakir adlı bir 'gönüllü'nün girişimleri sonucu kuruldu.
İlk aylarında çok fazla yayını bünyesinde barındırmayan site,
zamanla ilgileri üzerine çekmeyi başardı. Gün geçtikçe bireysel
arşivlerden destek geldi. Bunları sol-sosyalist siyasi parti ve
örgütlerin desteği izledi.
124 DERGİNİN 5 BİNDEN FAZLA SAYISI
İnternethaber’den Efe Sönmez’e
konuşan solyayın.com'un kurucusu Emin Şakir,
sitede, “sol” olarak tanımlanabilecek sosyalist,
komünist, feminist, anarşist, Troçkist, Maoist çizgide 124 dergi ve
gazetenin 5 binden fazla sayısının bulunduğunu ve bunların zaman
geçtikçe arttığını belirtti.
Geçmişte çok fazla arşivcilik deneyiminin bulunmadığını söyleyen
Şakir, filmler, müzikler, kitaplar biriktirdikten sonra sol
yayınları biriktirmeye başladığını ve zamanla bu uğraşının
arşivciliğe döndüğünü kaydetti.
TÜRKİYE SOLU TARİHİNİ BİLMİYOR
Emin Şakir, sol düşüncenin Türkiye topraklarında yüzyıla yakın
bir geçmişi olduğunu ve bu süre içerisinde de gerek partilerin
gerekse örgütlerin çok önemli dergi ve gazeteler yayımladığına
vurgu yaparak, şu ifadeleri kullandı:
“Ama biz bugün bu tarihin ne kadarını biliyoruz, yapılan
tartışmaların ne kadarını anlıyoruz? Açık ki çok fazla değil. Bu
site işte tam da bu eksiği, -becerebildiği ölçüde- doldurabilmek
için kuruldu. Herkesin istediği, ihtiyaç duyduğu zaman ulaşılabilir
bir arşiv oluşturabilme derdindeyiz. Güncel dergi ve gazeteler,
yurt içinde çok az sayıda yere dağıtılabiliyor. Eski dergilere ise
sahaflardan ulaşabilmek çoğu zaman mümkün olmuyor. Bir de bu
yayınları yurtdışında da okumak isteyenleri düşündüğümüzde ihtiyacı
anlıyoruz. Bu yayınların da daha fazla kişiye ulaşabilmesini
sağlamaya çalışıyoruz.”
SİTEDE SOL YAYINLAR VAR AMA IRKÇILAR YOK
Sitede yayımlara yer verirken hiçbir fraksiyon farkı
gözetmediklerini, Anarşist bir gazeteyle, Troçkist Sosyalist
İşçi’yi yan yana koyduklarını vurgulayan
Şakir, “Feminist Politika ile Partizan dergisini de
yan yana görebilirsiniz ama Türk Solu'nu
göremezsiniz. Çünkü sitede ırkçı yayınlara yer
vermiyoruz. Türk Solu dergisi ve birkaç yapı daha asla
sitede kendilerine yer bulamayacak. Bunların anlattıklarının
yayılmasını sağlamak bir tarafa, en sert şekilde mücadele edilmesi
gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.
Şakir, solyayın.com'un kurulduğu ilk yıllarda gazete ve dergilerin
siteye plansız ve düzensiz eklendiğini, şu an siteyi her gün 3
dergiye ait 10 sayı ekleyerek genişlettiklerini ifade ederek,
yayınları sahaflar, internet, dostları ve çeşitli parti ile
örgütlerden topladığını aktardı.
EKSİKLERİ TAMAMLAMAK İÇİN KAPI KAPI
DOLAŞIYORUM
“Site kurulduktan kısa süre sonra çok güzel yorumlar
almaya başladık ve adlarını bile bilmediğimiz pek çok dostumuz
ellerindeki yayınları bizimle paylaştı” diyen Şakir,
sol yapılanmaların da bu arşivi oluşturmasında kendisine çok
yardımcı olduğunu, şimdi ise eksik kalan yayınlar için
"kapı kapı dolaştığını" anlattı.
Emin Şakir, Türkiye solundaki bölünmüşlüğü ise şu şekilde
yorumluyor:
“Maalesef site böyle bölünmüşlük gerçeğini bir kez daha yüzümüze vuruyor. Bu bölünmüşlüğün sadece Türkiye soluna has olmadığını düşünüyorum. Yanılmıyorsam İngiltere'de ‘Bir Troçkist devrimcidir, iki Troçkist örgütlenir, üç Troçkist ise bölünür’ sözü vardır. Bu, ülkemiz için ise sadece Troçkistler değil tüm sola uyarlanabilecek bir benzetme. Çok ciddi toplumsal mücadelenin olmadığı dönemlerde, sınıf mücadelesi daha zayıfken örgütlerde tartışmalar daha içe dönüyor. Ve mücadele anında çok önemli görünmeyen tartışmalar durağan dönemlerde daha önemli ayrımlarmış gibi algılanabiliyor. Türkiye'de gerçekleşebilmiş sol birik projesi ÖDP, bunu bize tersten kanıtlıyor sanki. Kamu emekçilerinin sokaklarda sendika hakları için verdikleri militanca mücadelenin üzerine kurulabilmiştir.”
SOLDA BİRLEŞME PAZARLIKLARLA DEĞİL EYLEMLE OLUR
Solun site haricinde birleşme ihtimalini çok zayıf gören Şakir şunları söylüyor:
“En azından şimdiye kadar denendiği şekilde; parti bürolarında, kapalı kapılar ardında, temsilciler heyetlerinin, sekretaryaların koltuk pazarlıkları üzerinden yapılan pazarlıklarla çok mümkün değil. Ama çok yakın geçmişte başka bir yol olduğunu gördük Gezi Parkı sürecinde. Örgütsel birlikler olmasa da ortak düşmana karşı güzel bir eylem birliği örneği yaşadığımızı düşünüyoruz. Daha büyük ve kalıcı birlikler ve kazandırabilecek mücadeleler için son birkaç yıl içinde Yunanistan, Mısır ve Tunus'ta yaşananlardan doğru sonuçlar çıkarabilmeliyiz.”