Türkiye patent fakiri
Abone olAnkara Ticaret Odası'nın ''Patent Fakiri Türkiye'' raporuna göre, Türkiye buluş yapamıyor, patent de üretmiyor. Her 100 patentten 96'sını ise yabancılar alıyor.
ATO tarafından; Türk Patent Enstitüsü (TPE), Buluş Adamları
Derneği, Devlet Denetleme Kurulu ve Dünya Fikri Haklar Örgütü
(WIPO) verilerinden hazırlanan rapora göre, Türkiye yılda tescil
edilen patent sayısı bakımından dünyada 50. sırada yer alıyor.
Türkiye'de son 11 yılda toplam 22 bin patent başvurusunun
yapıldığının belirtildiği raporda, bu sayıya Japonya'da yaklaşık
15, ABD'de ise 20 günde ulaşıldığına dikkat çekiliyor. Raporda
patent, ''buluş sahibine, buluş konusu ürünü üretme, satma ve
kullandırma konusunda belli bir süre ayrıcalık veren sistem''
olarak tanımlanıyor. Ancak rapora göre, Türk mucitler neredeyse bu
tanımın nimetlerinden nasiplenemiyor. Rapora göre, her 100
patentten yaklaşık 96'sını yabancılar alıyor. 1993-2003 yılları
arasında geçen süre içerisinde Türkiye'de 22 bin başvuru yapılmış
ve 12 bin 25 patent alınmış. Bunların 11 bin 545'ini yabancı,
480'ini ise yerli patent oluşturuyor. Buna karşılık, Dünya Fikri
Haklar Örgütü'nün 2001 yılı verilerine göre, Japonya'da alınan 121
bin 742 patentin yüzde 90'ını, Almanya'da alınan 48 bin 207
patentin yüzde 48'ini, Rusya'da alınan 16 bin 292 patentin yüzde
83'ünü yerli patentler oluşturuyor. TÜRK PATENTİNE ABD DAMGASI
Rapora göre, 2001-2003 yılları arasında, Türkiye'de en çok patent
alan 5 ülkeye mensup girişimciler 3 bin 379 patent başvurusunda
bulunmuş, bunların 3 bin 326'sına patent verilmiş. Bu dönemde
Türkiye'de alınan patentlerde bin 145 belge ile ABD başı çekiyor.
Bunu bin 127 belge ile Almanya, 430 belge ile Fransa takip ediyor.
İllere bakıldığında ise 2003 yılında patent liginde 750 adet belge
ile İstanbul başı çekiyor. Ankara 2 bin 2 adet ile ikinci, İzmir
136 adet ile üçüncü sırada yer alıyor. Bu illeri 124 adet ile
Bursa, 63 adet ile Kayseri, 58 adet ile Konya izliyor. DÜNYA PATENT
LİGİ Buluş Adamları Derneği ve WIPO'nun 2001 yılı verilerine göre,
patent başvurusunda 496 bin 621 adet patent ile Japonya başı
çekiyor. Bu ülkeyi 375 bin 657 adet başvuru 87 bin 606 yerli patent
ile ABD, 292 bin 398 adet başvuru 19 bin 242 yerli patent ile
Almanya, 107 bin 678 başvuru 13 bin 779 yerli patent ile Rusya, 175
bin 122 adet başvuru 11 bin 10 yerli patent ile Fransa takip
ediyor. Türkiye ise 3 bin 219 başvuru 44 yerli patent ile
Kazakistan, Romanya, İran, Özbekistan, İrlanda, İsrail, Macaristan,
Bulgaristan ve Moğolistan'dan sonra geliyor. Japonya'da bir yıl
boyunca yaklaşık dakikada bir, günde bin 350'nin üzerinde patent
başvurusu yapılıyor. ABD'de bu süre 1.5 dakikayı, Almanya'da ise 2
dakikayı buluyor. 2003 yılı verilerine göre Türkiye'de ise her güne
yaklaşık 3 patent başvurusu düşüyor. MARKALAŞMA HIZLI WIPO'nun
verilerine göre, 2002 yılında Japonya'da 116 bin 913, ABD'de 212
bin 971, Almanya'da 66 bin 636, Fransa'da 71 bin 944 marka
başvurusu yapılırken, anılan yılda Türkiye'de 35 bin 818 marka
başvurusu yapılmış. 2003 yılında bu rakam 38 bin 219'a yükselmiş.
Bunların da 30 bin 188 adeti yerli, 2 bin 119'u yabancı, 5 bin
912'si uluslararası markalardan oluşuyor. Raporda, bu yıl sayının
45 bine çıkmasının beklendiği de kaydediliyor. Geçen yılın
verilerine göre, 5 bin 518 marka tescili ile İstanbul ilk sırayı
alıyor. Bu ili 655 adet ile Ankara, 581 adet ile İzmir, 513 adet
ile Bursa, 276 adet ile Konya, 1 adet ile Kayseri, 147 adet ile de
Kocaeli takip ediyor. FAYDALI MODEL BAŞVURU DÜŞÜK, MALİYETİ YÜKSEK
Rapora göre, dünya gen teknolojileri, insan vücudunu bilgisayar
ağıyla denetlemek üzerinden her gün yeni buluşlara imza atıyor.
Türkiye ise dondurmasına, horozuna, kurusuna, kebabına, çinisine,
rakısına, baklavasına patent almak için kıyasıya yarışıyor.
Sanayiye uygulanabilen küçük buluşlar için verilen 10 yıl süreyle
buluş konusu ürünü üretme ve pazarlama hakkı olarak tarif edilen
''faydalı model'' almaya yönelik başvurular da son derece düşük
seyrediyor. Rapora göre, buluş adamı, herhangi bir gelir etmese
bile devlete 20 yıl süre ile 3 ayrı ad altında ödeme yapıyor. 2004
yılı itibariyle bir patent başvurusu ya da tescil masrafı yaklaşık
5 milyar lirayı bulunuyor. Bu yıldan başlayarak bir patentin 20
yıllık koruma süresince ödeyeceği ücret, harç, vergi toplamı 9
milyar lirayı aşıyor. Patent başvurularının az oluşu ''bilimsel ve
teknolojik araştırmalar için yeterli kaynak ayrılmaması, öğretim
kurumlarında teknoloji kullanma olanaklarının sınırlı olması,
buluşun ödüllendirilmemesi ve beyin göçü'' gibi sebeplerden
kaynaklanıyor. Rapora göre, Türkiye'deki üst düzeyin beyinlerin
yaklaşık yüzde 59'u ülkeyi terk ediyor. 10 BİN KİŞİYE 11
ARAŞTIRMACI Rapora göre, Türkiye AR-GE'de dünyada 25. sırada yer
alıyor. 2003 yılında araştırmacı sayısı olarak 10 bin kişiye 15
araştırmacıyı hedefleyen Türkiye, ancak 10 bin kişide 11
araştırmacı oranını yakalayabiliyor. Yunanistan'da ise 10 bin
kişiye 45 araştırmacı düşüyor. ATO BAŞKANI AYGÜN Rapora ilişkin
değerlendirmelerde bulunan ATO Başkanı Sinan Aygün, yurt dışından
gelen tescil sayısının 2005 yılından itibaren 10 bin sınırını
zorlayacağını kaydederek, ''Türkiye yabancı patent istilasına
uğrayacak'' uyarısında bulundu. Türkiye'deki yerli patent sayısının
yetersizliğine de dikkat çeken Aygün, ülkede bir patent
seferberliğinin başlatılması gerektiğini bildirdi. Odalar
Birliği'ne kayıtlı 1 milyon 200 bin firmanın olduğu ve resmi
rakamlara göre yaklaşık 1 milyon şirketin tescilli markasının
olmadığını belirten Aygün, marka tescili yapmamış şirketlerin,
resmi geçerliliği bulunmayan ''imam nikahıyla evlilik'' yapmaya
benzediğini açıklamasına ekledi.