Türkiye olmadan AB hayal

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs'ın Türkiye'siz Avrupa Birliği'ne (AB) giremeyeceğini söyledi. Denktaş, İHA'ya yaptığı açıklamada, Türk Hükümeti'nin sadece Kıbrıs'ın güney bölümünün AB'ye girdiğini büyük bir açıklıkla dünyaya duyurduğunu belirterek, "AB'ye giren Kıbrıs, Kıbrıs'ın tümü değildir. Güneydeki birisidir. Türk Hükümeti 1960 anlaşmalarını dünyaya hatırlatmıştır. Bu anlaşmalarda Türkiye'nin çok önemli hakları vardır. Türkiye'siz AB'ye Kıbrıs giremez. Bu süreçte gereken yapılmıştır, yapılmaktadır. Annan Planı'nda 'taraflardan birisinin kabul etmemesi planı ortadan kaldırır' ibaresi bulunmaktadır. Dolayısıyla Annan Planı kendi kendisini ortadan kaldırmıştır" dedi. Bundan sonra ABD, AB ve İngiltere tarafından vaat edilenlerin ne zaman, nasıl ve ne şartlarda yerine getirileceğinin beklenmesi gerektiğini kaydeden Denktaş, "İnsanlar, 'Annan Planı Rumlar lehine tadil edilerek yaşatılabilir' gibi bir şeyle karşı karşıya bırakılırlarsa bu büyük bir ayıp ve haksızlık olur ve tabiatıyla da kabul edilmez. Bundan sonrasını beklemek lazım. Nedir beklenecek olan? Bizim halkımız evet desin diye çok şeyler vaat edilmiştir. ABD, İngiltere ve AB vaatlerinin ne kadarını, nasıl ve ne şartlarda yerine getirecektir, bekleyip göreceğiz" diye konuştu. Denktaş, Kuzey Kıbrıs'a yapılacak yardımların Rum kesimi kanalıyla verilmeye çalışıldığında, bunun kabul edilemeyeceğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Bize yapılmak istenen yardımları Rum kanalıyla Kıbrıs Hükümeti dedikleri kanalla vermek konusunda ısrarlı olurlarla bu kabul edilemez. Bizi yamalama ameliyatı devam ediyor demektir. Şimdi sükunetle durumu değerlendirmemiz lazım. Bu bize Allah'ın bir lütfudur. Durumu iyi değerlendirip bundan sonra ne yapacağımızı Türkiye ile kararlaştırmamız gerek. Türkiye'ye tarih vermek için Annan Planı'nı canlandırmak isterlerse ümit ediyorum ki Türkiye, bugün söylediğini o gün de söyleyecektir. Bu kendi kendini ortadan kaldıran bir plandır. Bunun geri getirilmesi Rumları memnun etmek için bize verilmiş olan hakların bir kısmını daha almak için tekrar canlandırmak doğru değildir. Kararlı bir tutum karşısında AB bize haksızlık yapmaktan vazgeçecektir"