Türkiye Kuzey Suriye'ye girerse ne olur?
Abone olBaşbakan Erdoğan'ın mesajı netti: "Kuzey'deki oluşum bizim için terör oluşu. Gerekirse müdahale ederiz". Yani Türkiye bir sabah ansızın sınırı geçebilir.
İNTERNETHABER -
Suriye'de Türkiye'nin öngörmediği bir tablo hızla şekilleniyor. Bir
Kürt hareketi bekleniyordu ancak böylesi değil. Türkiye Esad
sonrası Suriye'deki Kürtler için Barzani ile birlikte bir yol
haritası benimsemişti. Hazırlıklar, planlar da bunun üzerinden
yapılmıştı. Fakat gelişmeler Türkiye'nin tüm hesaplarını altüst
etti. Zira Barzani kontrolünde Kürt oluşumu yerine
PKK kontrolünde bir yapılanma tezahür etti. Bunun
sonucunda da Türkiye Suriye'nin kuzeyinde can düşmanı PKK
ile yüzyüze geldi.
Peki bundan sonra ne olur?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan net bir mesaj verdi;
-"Kuzey Suriye'deki yapılanma bizim için terör
yapılanmasıdır. Oraya müdahale etmek en tabi hakkımızdır. Buna
eyvallah diyecek halimiz yok"
BİR GECE ANSIZIN SINIRI GEÇERSEK...
Başbakan'ın bu sözleri Türkiye'nin gerekli gördüğü anda
Suriye sınırı geçmekte tereddüt etmeyeceği
şeklinde yorumlandı. Kulislerde Türkiye'nin bir tampon
bölge oluşturabileceği senaryoları da yüksek sesle
dillendiriliyor. Haliyle bir gece ansızın böyle
bir sıcak gelişme yaşanabilir.
Peki Türkiye sınırı geçip PYD'nin denetimindeki Kürt yoğunluklu
kentlere müdahale ederse ne olur? Uluslararası arenada bu adım
kabul görür mü? Türkiye böyle bir adımdan karlı mı zararlı mı
çıkar?
SINIRI GEÇERSEK NE OLUR?
Bu soruların yanıtını Radikal yazarı Cengiz Çandar'ın köşesinde
bulduk. Çandar "Türkiye'nin sınırı geçmesi" durumunda zararlı
çıkacağını söylüyor.
Ve nedenlerini şöyle sıralıyor;
*"Türkiye'nin PKK-PYD bahanesiyle Nusaybin'den yani Mardin ili
sınırlarından Hatay ili sınırlarına uzanan bir hatta Suriye
topraklarına girmesinin çeşitli anlamları vardır:
*Bu, milyonlarca kendi Kürt'üyle sorununu halledememiş ve kendi
ülkesinde yasal bir parti olan BDP'ye kan kusturan bir iktidarın,
Suriye Kürtleri'ne karşı silahlı işgal hareketine
girmesi gibi sunulur ve öyle algılanır ki, Irak Kürtleriyle
tutturulmuş ilişkileri de korumak imkansızlaşır ve iş, Türkiye ile
"tüm Kürtler" arasında bir düşmanlığa taşınır ve
dönüşür.
*Her ne gerekçe ile olursa olsun, Türkiye'nin Suriye topraklarına
tek başına ve hiçbir uluslararası meşruiyet örtüsü altına girmeden
asker sokması, Türkiye'nin tümünü Rusya-İran provokasyonuna
açık hale getirir.
*Bölgesel denklem toptan ve adı konmadan, ilan edilmeden,
kendiliğinden değişmiş olur. Başbakan bir dönem "KazanKazan"
formülünden çok hoşlanırdı. Suriye'deki son gelişmeler karşısında
benimsediği formül ise, tipik bir "Zero-Sum Game" yani
"sıfır toplamlı oyun." Bundan bir kazanç
çıkmaz.
Bu, mayınlarla dolu "çıkmaz yol", ülkeyi gereksiz sıkıntılara
sürükleyeceği gibi, kendi siyasi kariyeri açısından da çok
sakıncalı gözüküyor.