Türkiye Kobane'ye girecek mi?
Abone olBaşbakan Yardımcısı Doç. Dr. Yalçın Akdoğan’la rehinelerin kurtarıldığı operasyonun detaylarını anlattığı Vatan yazarı Hüseyin Yayman'a Türkiye'nin Kobani tutumuyla ilgili açıklama yaptı.
Başbakan Yardımcısı Doç Dr. Yalçın
Akdoğan, Vatan yazarı Hüseyin Yayman'a verdiği röportajın dün
yayınlanan kısmında rehine kurtarma operasyonunu dakika dakika
anlatmıştı. Röportajın bugün yayınlanan kısmında, Akdoğan bu kez
Kobane'yle ilgili çok önemli açıklamalara imza
attı.
Başbakan Yardımcısı Doç. Dr. Yalçın Akdoğan, Kobani ve Suriye’de
yaşanan kaosu ve Kobani'nin durumuyla ilgili türkiye'nin takındığı
tavrı Hüseyin Yayman'a anlattı.
Türkiye'nin 'bir açık kapı politikası' güttüğünün altını çizen
Akdoğan, PYD'nin bölgede çıkarcı ve fırsatçı bir politika
izlediğini ileri sürdü.
YALÇIN AKDOĞAN REHİNE OPERASYONUNU DAKİKA ANLATTI
İşte o röportajdan çarpıcı satırlar:
TÜRKİYE'NİN KOBANİ'YE KARŞI
TAVRI
İnsanlık boyutunda Türkiye’nin tavrı bellidir Bundan sonra da
elinden geleni yapar. Suriye’nin iç dengeleri açısından bağlamında
baktığımızda PYD’nin Esed rejimine bakışını ve genel yaklaşımlarını
yeniden gözden geçirmesi lazım.
ÖNCE İNSAN!
Temel önceliğimiz insani yardım konusudur. Tampon bölge konusu da
Türkiye’nin güvenliğini sağlamak, askeri anlamda bir tedbir veya
savunma kalkanı oluşturmadan önce oradaki insanlara nasıl sahip
çıkabiliriz amacıyla düşünülen bir konudur.
Akdoğan, çok konuşulan ve tartışılan "rehine
operasyonu"yla ilgili önemli bir açıklama da yaptı.
Rehinelerin takas sonucu kurtarıldığı yönündeki söylentilere cevap
olacak nitelikteki açıklamasında, Türkiye'nin IŞİD'e
Kobani'yi verdiği iddialarına son noktayı koydu:
"SON DERECE ÇİRKİN..."
Bu tür bir pazarlık yakıştırması son derece çirkindir ve büyük bir haksızlıktır. Kendi ülkesini sürekli zan altında bırakan, sürekli suçlayan yaklaşım son derece hastalıklı bir yaklaşımdır. Türkiye’nin hiçbir terör örgütüyle ilişkisi yoktur. Kendi ülkesini terörist ülke gibi gösteren bu yerli iş birlikçileri kınıyorum. Silahlı mücadele, şiddet gibi, masum insanları öldürülmesine yol açan terör gibi yöntemler demokratik siyasetin karşıtıdır. AK Parti bu tür yapılanmaların ve anlayışların panzehiridir. Bu iki ayrı yöntem ve anlam dünyasıdır. AK Parti burada karşı kutbu temsil etmektedir.
KOBANİ PAZARLIĞI
OLDUMU?
Dediğim gibi böyle bir durum kesinlikle söz konusu değildir. Biz
bölge insanına her zaman kucağımızı açtık. Öyle olmasa 130 bin
kişiyi niçin kabul edelim? AK Partinin bölge politikalarında
herhangi bir örgütle veya terörist yapılanmayla iş birliği yapma
söz konusu olamaz. Ona bakarsanız Türkiye’ye yakın olduğu söylenen
Özgür Suriye Ordusu’yla IŞİD mücadele halindedir.
KOBANİ DÜŞERSE ÇÖZÜM SÜRECİNE NE OLUR?
Suriye’de yaşananlar çözüm sürecinin ajandasında yer
almamaktadır. Bu bağlantılı bir konu değildir. Gelişmeleri dolaylı
olarak etkileyebilecek ilişkili bir konu olarak görülebilir.
HDP’lilerin bu konuyu çözüm sürecinin bir maddesiymiş gibi öne
sürmeleri de yanlış olur.