Türkiye Kıbrıs tazminatını ödemezse ne olur?
Abone olAİHM Türkiye'yi 90 milyon Euro tazminat ödemeye mahkum etti. Dışişleri Bakanlığı tazminatın ödenmeyeceğini açıkladı. Bu mümkün mü? Türkiye tazminatı ödemezse ne olur?
İNTERNETHABER.COM
AİHM'in Kıbrıs Harekatı nedeniyle açılmış davada Türkiye'yi 90
milyon Euro tazminat ödemeye mahkum etmesi Dışişleri Bakanlığı'ndan
sert tepki görürken tazminatın ödenmeyeceğinin açıklanması yeni bir
tartışma başlattı.
MÜLKİYET HAKLARI DAVASINDA REKOR TAZMİNAT KARARI
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 1974 Kıbrıs harekatı sırasında kaybolan Rumlar ve yerlerinden edilmiş kişilerin mülkiyet haklarının telafisi amacıyla Türkiye'yi 90 milyon euro tazminat ödemeye mahkum etti. AİHM'in internet sitesinde yer alan karar ile Türkiye'nin harekat sırasında kaybolanların yakınlarına ödenmek üzere 30 milyon euro, Karpaz yarımadasındaki Rumların zararının karşılığı olarak da 60 milyon euro ödemesine hükmetti.
DAVUTOĞLU: KARAR BAĞLAYICI DEĞİL!
KIYMETİ YOK!
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kararın açıklanmasından önce
yaptığı açıklamada, böyle bir
TÜRKİYE 2003'TE 1 MİLYON
120 BİN EURO TAZMİNAT ÖDEDİ! AİHM Kıbrıs konulu davalarda daha önce de benzer bir karar alarak Türkiye'yi yüklü tazminat ödemeleri ile karşı karşıya bırakmıştı. Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararı doğrultusunda Kıbrıslı Rum Titiana Loizidou’ya yine bir mülkiyet davasından çıkan kararla 1 milyon 120 bin Euro’luk maddi tazminatı ödemeye mahkum edildi. Türkiye 2003'te çıkan karara uyarak bu cezayı ödedi |
|
kararın uluslararası hukuk açısından "bağlayıcı" olmayacağını ve
Türkiye için de bir kıymeti olmayacağını söyledi. AİHM konuyla
ilgili kararını 2001'de açıklayarak Rumların tezlerinin çoğunu
haklı bulurken, kararın tazminata ilişkin bölümünü ileri bir tarihe
ertelemişti. Ankara'da düzenlenen Uluslararası Kudüs Konferansı'nda
konuyla ilgili soruları yanıtlayan Davutoğlu, kararın zamanlamasına
dikkat çekti ve şunları söyledi:
"Kesinlikle uluslararası hukuk bağlamında da AİHM çerçevesinin
kuralları açısından ne bağlayıcıdır, ne de bizim açımızdan bir
kıymet ifade eder. Hukuk açısından birçok sakıncaları olması
yanında zamanlaması da yanlıştır... Tam Kıbrıs'ta müzakereler
kapsamlı barış çerçevesinde ciddi ivme kazanmışken, uzun
gayretlerden sonra Türkiye'nin de öncülüğünde yeni bir süreç
başlamışken ve bütün dikkatler buna yoğunlaşmışken böyle bir
kararın alınması kapsamlı müzakerelerin psikolojik ortamı
bakımından da doğru olmamıştır."
TÜRMEN: BU KARAR
BAĞLAYICIDIR
Eski AİHM yargıcı ve CHP İzmir milletvekili Rıza Türmen konuyla
ilgili olarak Reuters'a yaptığı değerlendirmesinde ise bunun Rum
yönetiminin Türkiye'ye karşı aştığı dördüncü dava olduğunu
belirtirken "zamanlamasının siyasi olamayacağını"
söyledi.
"Orada bir takvim var. Daire ne zaman toplanacak, büyük daire ne
zaman toplanacak, duruşma ne zaman yapılacak, karar ne zaman
yazılacak. Bütün bunlar önceden takvime bağlanır. Bunların
zamanlarını ayarlamak mümkün değildir" diyen Türmen, Davutoğlu'nun
kararın bağlayıcı olmadığı yönündeki kararın aksine bu kararın
bağlayıcı olduğunu belirtti.
TAZMİNAT ÖDENMEZSE NE
OLUR?
"Karar bağlayıcıdır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 46.
Maddesi son derece açıktır. O madde der ki bütün taraf devletler
AİHM’nin kesinleşmiş kararlarına uymayı taahhüt ederler" diyen
Türmen, söz konusu tazminatı ödememesi halinde Türkiye'nin
karşılaşabileceği sonuçları şu sözlerle anlattı:
3 AY İÇİNDE ÖDENMESİ
GEREK
"Uymazsa şimdi bu karar (Avrupa Konseyi) bakanlar komitesi önüne
gelecek, bu kararların uygulanmasını denetlemek ve uygulanmasını
sağlamakla sorumlu organ bakanlar komitesidir. Türkiye'nin 3 ay
içinde ödemesi lazım bunu. Ödemezse faiz biner, miktar giderek
artar ve bakanlar komitesi Türkiye'ye ödetir bunu. Yani önce karar
kabul öder ödemezse, arkasından bakanlara mektup yazar, arkasından
Türkiye'nin başkanlığı geldiği zaman başkanlık yaptırmaz ve ihraca
kadar gider bu merdivenleşme...Yani Türkiye sözleşmeden çekilmediği
sürece ve dolayısıyla Avrupa Konseyi'nden çekilmediği sürece bu
kararı sonunda uygulamak zorundadır."