Türkiye IMF ile anlaşmaya niyetli
Abone olIMF ile pazarlıklar sürüyor. Taraflar arasındaki görüşmeler ağır ama olumyu gidiyor. Bakan Ekren olumlu konuştu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, Türkiye ile
Uluslararası Para Fonu (IMF) arasında bir anlaşmanın sonuçlanmasını
beklediklerini ve iki tarafın da bunu istediğini söyledi.
Washington'da ABD Hazine Bakanı Tim Geithner, Federal Merkez
Bankası Başkanı Ben Bernanke, Başkan Barack Obama'nın ekonomik
danışmanlar kurulunun başkanı Christina Romer, IMF Başkanı
Dominique Strauss-Kahn ve Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick ile
görüşen Ekren, temaslarının sonunda bir basın toplantısı
düzenledi.
IMF ile olası bir anlaşmaya ilişkin durumun sorulması üzerine
Ekren, "nihayetlenecek diye bekliyoruz" dedi.
IMF ile ilişkiler konusunda başka sorular gelmesi üzerine Ekren, bu
konuya Hazineden sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek'in baktığını
hatırlattı. Ekren, başbakan yardımcısı sıfatıyla kendisinin
Şimşek'in "patronu" olup olmadığının sorulması üzerine de, "patronu
değilim, ben koordinatörüm" yanıtını verdi.
Nazım Ekren, IMF ile anlaşmaya varılamaması ihtimalinin sorulması
üzerine de, "iki taraf da bunu (anlaşmayı) istiyor" diye
konuştu.
''YENİ TEDBİRLER DE ALINABİLİR''
Ekren, Türkiye'nin, dünyayı saran ekonomik ve finansal krize karşı
aldığı önlemleri dile getirirken, geçen yılın ikinci yarısında
talep artırıcı ve kamu altyapısına yönelik harcamalar için yaklaşık
10,6 milyar TL kullanıldığını ve aynı amaçla bu yıl da 16,4 milyar
TL ayrıldığını söyledi.
Ekren, ihtiyaç olması durumunda, bütçe dengelerini bozmamak
şartıyla, bu konuda yeni tedbirler de alınabileceğini belirtti.
Nazım Ekren, Merkez Bankasının, piyasaya likidite olarak sürdüğü
miktarın, söz konusu 27 milyar TL içinde yer almadığını
kaydetti.
Yeni alınan kararla eski teşviklerin uzatıldığını ve yeni
teşviklerin ilan edildiğini hatırlatan Başbakan Yardımcısı, bu
önlemin değerinin 5,5 milyar TL olduğunu, ancak bunun bütçeye
yapacağı etkinin daha az olacağını belirtti.
Ekren, Türkiye'nin mevcut toplam dış borcunun sorulması üzerine de,
kamu sektörünün toplam dış borcunun, 5,1 milyar doları kısa vadeli
olmak üzere 93 milyar dolar, özel sektörün toplam borcunun da, 51,2
milyar doları kısa vadeli olmak üzere 196,2 milyar dolar olduğunu
ifade etti.
KÜRESEL KRİZİN TÜRKİYE'YE ETKİLERİ
Küresel kriz yüzünden, Türkiye'nin anahatlarıyla iki sorunla
karşılaştığını anlatan Ekren, bunları, yatırım ve doğrudan
yatırımlarda meydana gelen düşmeleri içeren finans sektörü ve
ihracattaki kayıpları içeren dış ticaret olarak dile getirdi.
Ekren, dış fonlarda ve Türk mallarına ilişkin dış talepte sorun
yaşandığına işaret etti.
Ekren, dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'de de, küresel
krizle mücadelede kaçınılmaz olarak mali disiplinde gevşeme meydana
geldiğini ve bunun gelecek yıllarda telafi edileceğini anlattı.
Washington'daki temasları hakkında bilgi de veren Ekren, Başkan
Obama'nın ekonomi ekibinin mensuplarıyla yaptığı görüşmelerde ikili
ekonomik ilişkilerin, krizin ülkelere yansımasının ve buna karşı
koordinasyon gereğinin ve gelecek dönemde küresel finans
mimarisinin nasıl şekilleneceğinin ele alındığını söyledi.
IMF ve Dünya Bankasının yıllık güz toplantılarının ekim ayında
İstanbul'da yapılacağını hatırlatan Ekren, bu çok önemli
toplantılarının hazırlıklarının da konuşulduğunu belirtti.
Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, İstanbul'un 10 yılda bölgesel
finans merkezi olmasını amaçlayan strateji belgesini de ekim ayında
paylaşmak istediklerini bildirdi.
Nazım Ekren, gelecek ay Londra'da yapılacak G-20 liderler
zirvesinin hazırlıklarının da ele alındığını kaydetti.
Türkiye'nin 2001'deki ekonomik krizi başarıyla atlattığını anlatan
Ekren, bu tecrübeyi G-20 zirvesinde paylaşmak istediklerini
belirtti.