Türkiye domates üretiminde kaçıncı sırada?
Abone olTZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’nin 2011 yılında 11 milyon tonu aşan domates üretimiyle Çin, Hindistan ve ABD’nin ardından dünya...
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’nin 2011 yılında 11
milyon tonu aşan domates üretimiyle Çin, Hindistan ve ABD’nin
ardından dünyada dördüncü sırada bulunduğunu bildirerek, "Çin, 48,6
milyon tonluk domates üretimiyle 159 milyon tonluk dünya üretiminin
yüzde 30,55’ini, Hindistan yüzde 10,58’ini, ABD yüzde 7,94’ünü,
Türkiye ise yüzde 6,92’sini karşılıyor" dedi.
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Birleşmiş
Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) dünyada 4 milyon 734 bin
356 hektar alanda 159 milyon 23 bin 383 ton domates üretildiğini,
bu üretimin 48,6 milyon tonunun Çin, 16,8 milyon tonunun Hindistan,
12,6 milyon tonunun ABD, 11 milyon tonunun Türkiye, 8,1 milyon
tonunun Mısır, 6,8 milyon tonunun İran, 6 milyon tonunun İtalya,
4,4 milyon tonunun Brezilya, 3,8 milyon tonunun İspanya, 2,6 milyon
tonunun Özbekistan tarafından gerçekleştirildiğini belirttiğini
bildirdi. Domates üretim alanında Çin’in 985 bin 903 hektarla
birinci sırayı aldığı, Hindistan’ın 865 bin hektar alanla bu ülkeyi
izlediği bilgisini veren Bayraktar, şunları kaydetti:
"Türkiye, domates üretim alanında 269 bin 584 hektar alanla üçüncü
durumda. Nijerya 264 bin 430 hektar alanla dördüncü, Mısır 212 bin
446 hektar alanla beşinci, İran 183 bin 931 hektar alanla altıncı,
Kamerun 150 bin hektarla yedinci, ABD 148 bin 730 hektarla
sekizinci, Rusya 117 bin hektarla dokuzuncu, İtalya 103 bin 858
hektarla onuncu sırada. Dikkat çekici olan, verimdeki farklılıktır.
ABD, Türkiye’nin domates üretim alanının yüzde 55’i kadar bir
alanda domates tarımı yaparak, Türkiye’den fazla domates
üretmektedir."
Bayraktar, Domates üretim alanında Çin ve Hindistan’ın ardından
gelen Türkiye’nin ABD’deki verim seviyesine ulaşması halinde
üretimini ikiye katlayabileceğini bildirdi.
"HEKTAR BAŞINA VERİM HOLLANDA’DA 478,8 TON, SOMALİ’DE 1,6 TON"
Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Dünyada ortalama domates verimi hektar başına 33,6 tonken,
Türkiye’de 40,8 tonu bulmaktadır. Ülkemizde domates tarımında dünya
ortalamasının üzerinde bir verim alınmasına rağmen Türkiye verim
sıralamasında ülkeler arasında 48’inci sıradadır. Öyle ki hektar
başına verim dünyada ilk sırada yer alan Hollanda’da 478,8 tonu,
Belçika’da 460,8, Norveç’te 423,8, İngiltere’de 415,7, İrlanda’da
413,2, İzlanda’da 401,3, Danimarka’da 355, Finlandiya’da 352,3,
İsveç’te 282,1, Avusturya’da 272,4 tonu geçmektedir. Üretimde dünya
üçüncüsü olan ABD’de ise 84,9 tona yaklaşmaktadır. En büyük üretici
Çin’de hektar başına verim 49,3 ton, ikinci sıradaki Hindistan’da
19,5 tondur. Önemli üreticilerden Mısır’da 38,2, İran’da 37,1,
İtalya’da 57,3, Brezilya’da 61,8, İspanya’da 76,6, Özbekistan’da
44,6 ton dolaylarındadır. En az verim ise 1,6 tonla Somali’de."
Türkiye’de domates yetiştiriciliğinin oldukça geç bir zamanda,
1900’lü yıllarda Adana’da başladığını bildiren Bayraktar, "Yıllara
göre değişmekle beraber domates bugün toplam sera üretimimizin
yüzde 48-52’sini oluşturmaktadır. Sera domates alanında ve
üretiminde en büyük paya Antalya sahiptir. Antalya’daki örtü altı
alanlarının yüzde 44,3’ünü domates kaplamaktadır" dedi.
"İHRACATTA RUSYA, ROMANYA, SUUDİ ARABİSTAN, YUNANİSTAN VE ALMANYA
ÖNEMLİ"
Örtü altı tarımında yaygın olarak yetiştirilen en önemli sebze
türlerinden biri olan domatesin gerek iç tüketimde, gerekse
ihracatta şansı yüksek bir ürün olduğunu vurgulayan Bayraktar,
yıllara göre değişmekle birlikte Türkiye’nin ihracatında son
yıllarda Rusya, Romanya, Suudi Arabistan, Yunanistan ve Almanya’nın
önemli payı olduğunu belirtti. Bayraktar, önemli üretim
bölgelerinden Bursa’nın Karacabey ilçesinde 87 bin 350 dekar üretim
alanında 660 bin ton salçalık domates ve 38 bin 800 ton sofralık
domates üretildiği bilgisini verdi. Son günlerde basında özellikle
Karacabey bölgesinde hastalıklar nedeniyle binlerce ton domatesin
çürüdüğü ve çiftçilerin çok büyük zarara uğradığı haberlerinin
sıkça yer almaya başladığını bildiren Bayraktar, şunları
kaydetti:
"Sebze üretiminde karşımıza çıkan en önemli sorunlardan birisi de
hastalıklardır. Ülkemiz ekonomisinde büyük kayıplar oluşturan
hastalıklar çok çeşitlidir. Her hastalık ayrı bilgi ve mücadele
şekli ister. Ülkemizde yetiştirilen kültür bitkilerinde ekonomik
olarak zarara neden olan toplam 552 kadar hastalık etmeni, zararlı
ve yabancı ot bulunmaktadır. Gerekli mücadele çalışmaları
yapılmadığında bu zararlılardan ileri gelen ürün kaybı yüzde 35
dolaylarındadır. Bu zararın bazı yıllarda kültür bitkisine,
zararlının tür ve yoğunluğuna bağlı olarak yüzde 100’lere kadar
çıkması mümkündür. Bundan dolayı özellikle domateste hastalıklarla
mücadele büyük önem taşımaktadır."
"HASTALIKLARIN ÖNLENMESİNDE KÜLTÜREL MÜCADELE ÖNEMLİ"
Hastalıkların önlenmesinde kültürel mücadelenin oldukça önemli bir
yere sahip olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
"Kimyasal ilaçlarla mücadele her zaman son başvurulacak çaredir.
Hastalık bitkiye bulaşmadan önce kültürel tedbirlerle önlemler
alınması gerekir. Bu tedbirlerle hastalığın yayılması
önlenemediğinde, hastalık yaygınlaşmadan koruyucu olarak kimyasal
mücadele yapılmalıdır. Hastalık yaygınlaştıktan sonra yapılacak
işler hem az hem de zordur. Sebzecilikte başarı çeşit seçimi ve
uygun yetiştirme tekniği yanında büyük ölçüde bilinçli yapılan
hastalık mücadelesine bağlıdır. Hastalık, zararlı ve yabancı
otların mücadelesinde kullanılan bitki koruma ürünlerinin yanlış
kullanılması, bitkilerde fitotoksisite, etkisizlik, tarımsal
ürünlerde kalıntı ile iç ve dış pazarlarda problemlerin yaşanmasına
sebep olabilmektedir. Söz konusu durumlarla karşı karşıya kalmamak
için bir tarım danışmanı ile birlikte çalışmanın ya da Gıda Tarım
ve Hayvancılık Bakanlığı il, ilçe müdürlüklerinde yardım alınması
yerinde olacaktır."
Son günlerde binlerce ton domatesin çürümesine sebep olan mildiyö
hastalığında sıcaklığın 19-22 derece ve orantılı nemin yüzde 80 ve
üzerinde olduğunda salgın görüldüğünü bildiren Bayraktar,
hastalıklı bitki artıkları ve meyvelerin toplanıp imha edilmesi,
domates tarımının sabah ve akşam çiğ tutmayan güneye bakan yerlerde
yapılması, hastalığın her yıl epidemi oluşturduğu yörelerde sırık
domatesçiliği yapılması, sıraların hakim rüzgar yönünde olması
gerektiğini belirtti.
Bayraktar, ilaçlı mücadeleye çevredeki domates yapraklarında 3-5
milimetre çapında kahverengi lekelerin altında beyaz kül gibi
örtünün görülmesiyle veya hastalığın her yıl çıktığı yerlerde
hastalık için uygun koşullar gerçekleşir gerçekleşmez başlanması,
mildiyö daha çok yaprakların altında olduğu için ilaçlama sırasında
mutlaka yaprak alt yüzeylerinde ve bitkinin her tarafında bir ilaç
tabakası oluşturmaya özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Bayraktar, kimyasal mücadelenin mutlaka bir uzman tavsiyesi üzerine
alınan reçete ile profesyonel uygulayıcıyla yapılmasının yerinde
olacağına dikkati çekti.
(İHA)