Türkiye büyük tehdit altında
Abone olStar yazarı Murat Çelik, ABD'nin tehditlerini yazdı: "Borsanızı batırırız. Doları bir günde 3,5 milyona çıkarırız.."
Star yazarı Murat Çelik'in, gündeme oturacak şok iddialar içeren
yazısı: Durum çok net 'İpleriniz bizim elimizde!' Washington'un
Ankara'ya verdiği mesaj işte bu... Şimdi, önce 'tehdit' dozu yüksek
bu mesajın hikayesinde gizli detayları anlatacağız, ardından da son
dönemde yaşanan bazı gelişmeleri hatırlatıp birkaç noktayı
birleştirince önümüze çıkan tabloyu göreceğiz. Geçen ay bu günler
Çok değil bundan bir ay önce, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD)
Ankara Büyükelçiliği yetkilileri, Türkiye Cumhuriyeti'nin
parlamenterlerinden bazılarına, işte bu mesajı gayet net
veriyorlardı... Üstü örtülü bir tehdit niteliğindeki bu mesaj,
star'dan Saygı Öztürk'ün, 24 Ocak 2003 tarihli, 'Amerikalı
diplomatlardan, milletvekillerine adam adama markaj' başlıklı
yazısına konu ettiği süreçte dile getiriliyordu. Amerikalı
yetkililer, milletvekillerine Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)
çatısı altında söyledikleriyle, 'Türkiye olarak ipleriniz bizim,
yani ABD'nin elinde' demeye getiriyorlardı. O günlerde yazılan
haberlerde hep 'genel' ifadeler vardı. (Amerikalılar'ın Türkiye
ekonomisinin kırılganlığını hatırlattıkları, ABD'nin yanında yer
almamanın Türkiye'ye zarar vereceği gibi.) Çarpıcı cümleler Ama
aslında o görüşmelerde, 'sopa' çoktan 'abanın altından' çıkmıştı...
Amerikalılar, diplomatik lisanı bir yana bırakıp, zaman zaman
kinayeli ve hatta bazen pervasız bir üslupla konuşuyorlardı. İşte o
günlerde, Amerikalı diplomatlardan birinin, AKP'li bir
milletvekiline söyledikleri: 'Biz Amerika olarak, dostumuz
Türkiye'nin iyiliğini isteriz. Bizimle birlikte hareket etmemenizin
doğuracağı sonuçları düşünmek bile istemiyoruz. Şimdi düşünün, kötü
bir senaryo ama, Türkiye'de Borsa'nın bir günde çöktüğünü,
faizlerin yine fırladığını, Dolar'ın bir günde 3.5 milyon liraya
çıktığını bir düşünün... Biz bunu kesinlikle istemeyiz.' Bir başka
örnek daha aktaralım... Yine aynı diplomatın, bir başka AKP
milletvekiline söyledikleri... 'Ülkenizin içinden geçtiği ekonomik
süreci ikimiz de biliyoruz. Tabii Washington yönetiminin IMF ve
uluslararası finans çevreleri üzerindeki belirleyici etkisini de...
Yine ikimizin de bildiği bir başka gerçek, devam eden IMF
programının Türkiye açısından ne kadar hayati olduğu... Öyle değil
mi?..' Parçalar ve bütün Şimdi gelin, bu perde arkası gerçekler
ışığında, üç noktayı birbirine bağlayalım ve oluşan bütünü görelim.
1. Amerikalı diplomatlar, AKP milletvekillerini adeta paniğe sevk
eden tehdit dolu mesajlarını ilettiler. Milletvekilleri hemen
telefona sarılıp, ABD Büyükelçiliği'nden gelen mesajı ilk
ulaşabildikleri bakana aktardılar. Tabii bakanlar da, Meclis'ten
art arda gelen telefonları Başbakan'a ilettiler. 2. Geçen hafta bir
hükümet üyesi, bir grup gazeteciye, 'Bu süreçte bizi en çok
yaralayan, en çok üzen de ne oldu biliyor musunuz? ABD'nin
görüşleri doğrultusunda, kendi arkadaşlarımız tarafından baskı
gelmesi...' diyordu. 3. Önceki gün toplanan Bakanlar Kurulu'nda,
'Bu işin dışında kalmanın maliyeti çok yüksek olur' görüşü hakim
olurken ortaya şu gerçek konuluyordu: 'Hibe ve krediden ziyade,
asıl önemli ve öncelikli olan, devam eden IMF programının sekteye
uğraması, hatta bozulması ihtimalidir.' Buraya kadar hep 'ekonomi'
eksenli gelişmeleri aktardık. Yazıya noktayı, 'siyasi' boyuta
ilişkin bir başka 'tehdit mesajı' ile koyalım. Yine geçen hafta...
ABD'nin Ankara Büyükelçilik Konutu'nda, Amerikalı senatör heyetinin
ziyareti dolayısıyla verilen kahvaltıda seslendirilen 'ağır mesaj'
şuydu. ABD Büyükelçilik yetkilileri, onlarca milletvekilinin
gözlerinin içine bakarak, 'Eğer bu tezkere çıkmazsa biz
Türkiye'deki tüm unsurlarımızı toplar, Basra Körfezi'ne geçeriz.
Ama sonra Kuzey Irak'ta neler olur, işte onu bilemeyiz!'
diyordu...