Türkiye Ahmet Türk'e neden üzüldü?
Abone ol“Yıllardır hasret kaldığımız bir hassasiyet bu. Yoksa Ahmet Türk, ne ilk yumruk yiyen siyasetçidir, ne de son yumruk yiyen siyasetçi olacaktır.”
Bir zamanların milliyetçi duygulara olan hassasiyetiyle tebarüz eden en sivri kalemlerinden biri olan Rauf Tamer’in bugün POSTA’da yayımlanan makalesi dikkat çekti.
Bir zamanların milliyetçi duygulara olan hassasiyetiyle tebarüz eden en sivri kalemlerinden biri olan Rauf Tamer’in bugün POSTA’da yayımlanan makalesi dikkat çekti.
Halkın; Ahmet Türk’e atılan yumruğa çok üzüldüğüne dikkatleri çeken Rauf Tamer geçmiş siyasetçilere ve bilhassa eski başbakanlardan kimilerine yapılan saldırıları hatırlatıyor ve şöyle diyor:
“Mesut Yılmaz da yumruk yemişti. Sadece arkadaşları ve taraftarları üzüldü, berikiler göbek attı. Ahmet Emin, Turgut Özal, Ecevit... Bunlar üstelik suikasta uğradı... Sevenleri yandı tutuştu, karşıtları hiç tınmadı bile. Menderes’i düşünün. Kızılay Meydanı’nda yakasına yapışıldı. Yapışan alkışlandı. Başka örnekler de var. Ama bu kadarı yeter.”
BU OLAY DİĞERLERİNE BENZEMİYOR
Ahmet Türk olayının hiçbirine benzemediğine işaret eden Rauf Tamer, bunun sebebinin Ahmet Türk’ün, saldırıya uğrayan başbakanlardan daha çok sevilme ihtimali olmadığını, bu kez Türk halkının “muhtemel” bir iç savaştan korktuğunu ifade ediyor.
Bu arada Ahmet Türk’ün de sağduyulu davrandığını belirten Tamer bütün partilerin teyakkuza geçtiğini, medyanın tek yürek olduğunu ve Türkiye’nin bu işin üzerine kapandığına atıfta bulunuyor ve şöyle devam ediyor:
“Yıllardır hasret kaldığımız bir hassasiyet bu. Yoksa Ahmet Türk, ne ilk yumruk yiyen siyasetçidir, ne de son yumruk yiyen siyasetçi olacaktır.”
YUMRUK İŞE YARADI
İtalya Başbakanı Berlusconi’nin de yumruk yediğini; İtalyan halkının bir bölümü olayı kınarken bir diğer bölümünün ise olayla dalga geçtiğini belirten Tamer, yazısını şöyle tamamladı:
“Demek ki Ahmet Türk’ün bu ülkede olağanüstü bir işlevi var. Demek ki onu önemli bir yerlere oturtmuşuz. Buna memnun olması lâzım.
Şu anda milletvekili bile değilken topladığı bu büyük ilgi, Türk ve Kürt Gençliği’nin gönül bağlarını sağlamlaştıracaktır.
Bir yumruğun bu kadar işe yarayacağı kimin aklına gelirdi?”