Türkiye AB fonlarını alacak
Abone olAlİ Babacan Türkiye'nin AB fonları alamayacağı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Merkezi İhale ve
Finans Birimi'ndeki personel eksikliği nedeniyle Türkiye'nin AB
fonları alamayacağı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek,
''Bu mesele çok büyütüldü. 3 milyonda 80 kişiyi bulamamak olur mu''
dedi.
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Hazine Müsteşarlığı ve Devlet
Planlama Teşkilatı heyetiyle, Brüksel'deki AB Ekonomi ve Maliye
Bakanları (ECOFIN) toplantısının aday ve katılımcı ülkeleri
ilgilendiren bölümüne katılan Babacan, daha sonra Türkiye'nin
Brüksel Büyükelçiliği'nde basın toplantısı düzenledi.
Türkiye'nin AB fonlarından 2004, 2005 ve 2006 yılları için artan
oranlarda toplam 1 milyar 50 milyon avro alacağını hatırlatan
Babacan, ''AB'nin Türkiye'ye ayırdığı kaynak, 2007-2014 bütçesinin
devreye girmesiyle bundan sonraki yıllarda da artacak devam edecek.
Rakamlar büyüdükçe, kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi
gerekiyor'' diye konuştu.
AB fonlarının proje bazında uygulanmasından sorumlu merkezi İhale
ve Finans Birimi'nin yapısı ve işleyişi konusunda AB Komisyonu
Türkiye Delegasyonu ile bir mutabakat imzaladıklarını ve gerekli
yasal düzenlemenin TBMM'den 1-2 hafta içinde çıkacağını bildiren
Babacan, kurumun son personel sayısının 70'in üzerinde olduğunu,
sayının artırılması için personel seçiminde titiz davrandıklarını
vurguladı.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Babacan, ''Bu çok da önem verdiğimiz
bir mesele değildi. Çok büyütüldü. 3 milyonda 80 kişiyi bulamamak
olur mu'' dedi.
'REFORM TAKVİMİNİ ÇIKARLARIMIZ BELİRLER'
Türkiye'nin müktesebata uyum açısından Kamu İhale Yasası'nda bazı
düzenlemeler yapması gerektiğini belirten Babacan, mevcut durumda
yerli firmaların, ihalelerde yüzde 15 fazla teklif verse bile
tercih edilebildiğini, bunun belli bir zaman diliminde kalkması
gerektiğini ifade etti ve şunları söyledi:
''Biz reformları AB Komisyonu'nu memnun etmek için değil, kendi
çıkarlarımız için yapıyoruz. Dolayısıyla reformlar kendi iç
sürecimizin sonucu olacaktır. Bu konuda kendi takvimimizi kendimiz
belirleriz. Kim diyor 'Türkiye 3 yılda AB'ye girecek' diye? Belli
ki müzakereler zaman alacak. Onun için ne zaman bizim açımızdan
uygunsa, kendi çıkarlarımız doğrultusunda karar veririz. Eğer
reformlar halkımıza faydalıysa hemen yaparız. Ama ekonomik ve
sosyal maliyeti varsa zamana yayarız.'' Babacan, tarama
toplantıları tamamlanan bazı başlıklarda Türkiye'nin yapacaklarıyla
ilgili takvim ve planını AB'ye sunmadığı eleştirilerinin
hatırlatılması üzerine de, tanıtıcı ve ayrıntılı tarama
toplantıları arasında 3-5 haftalık bir süre bulunduğunu, bunun
eylem planını hazırlama açısından yeterli olmadığını söyledi.
''Tüm yapılacakları belirleyerek eylem planını sunmak, müzakere
sürecinin yüzde 70, yüzde 80'i'' diyen Babacan, yine de bazı
başlıklarda bunu yaptıklarını ifade etti.
'TMY'DE DEMOKRATİK AÇILIMLARDAN GERİ ADIM YOK'
Yeni Terörle Mücadele Yasası (TMY) çıkarılması çalışmalarını da
değerlendiren Babacan, ''Türkiye'de yaşanan terör olayları AB'yi
kaygılandırıyor, ama bizi daha çok kaygılandırıyor. Daha önce
Başbakanımız ve Adalet Bakanımızın da ifade ettiği bu yasayı
hazırlarken temel kriterimiz, son yıllardaki demokratik
açılımlarımızdan zerre kadar geri adım atmamak. Türkiye'de 'Acaba
özgürlükler konusunda çok mu ileri gittik' diye hep konuşuluyor.
Bizim tutumumuz açık: Ne güvenlik için özgürlükten taviz veririz,
ne de diğeri'' diye konuştu.
Babacan, Türkiye'nin sınır ötesi operasyon yapacağı konusunda
AB'nin endişe duyduğunun hatırlatılması üzerine de ''Bu konuda
Başbakanımız ve Genelkurmay Başkanımız çok net açıklamalar
yaptılar. Türkiye uluslararası hak ve yükümlülüklerine her zaman
riayet göstermiştir. Bundan sonra da gösterecektir'' dedi.
Başmüzakereci Babacan, ''Brüksel'e sık gelmediği için kendisine
yönelen eleştirilerin'' sorulması üzerine şunları kaydetti:
''Vitrine oynamıyoruz. Biz iş yapıyoruz. Eğer gerek varsa,
ziyaretlerin gerçekten faydası olacaksa yaparız. Önceden Avrupa'yı
çok geziyor diye eleştiriliyorduk, şimdi ise tersi söyleniyor. 3
Ekim'deki gibi, 17 Aralık'taki gibi siyasi kararlar verileceği
zaman bazı konuları muhataplarımıza yüz yüze anlatmamız
gerekebilir. Ama beni burada daha fazla görmek istiyorsanız bundan
memnun olurum.''
BÜYÜKELÇİ VURAL
Bu arada Babacan, ECOFIN toplantısında Türkiye'nin nasıl bir
tabloyla karşılaştığını anlatması için, sözü Türkiye'nin AB Daimi
Temsilcisi Büyükelçi Volkan Vural'a verdi.
Toplantıda Türkiye'nin gösterdiği ekonomik performansın muhatapları
tarafından ''gerçekten etkileyici bulunduğunu'' aktaran Vural, ''Bu
kadar büyük bir ülkenin, enflasyonu yüzde 70'lerden yüzde 7,7
seviyesine çekebilmesi, kamu borç stokunu gayri safi yurtiçi
hasılasının yüzde 55,8'ine indirebilmesi ve geçen yıl 9 milyar
dolar doğrudan yabancı sermaye yatırımı çekmesi ilgi çekti. Bu
performansını sürdürürse, Türkiye hakkındaki soru işaretleri
azalacaktır. Ben bu toplantıdan etkilenerek ve mutlu ayrıldım''
diye konuştu.
BABACAN TARAMA HEYETİNİ ZİYARET EDECEK
Ali Babacan, basın toplantısının ardından, işletmeler ve sanayi
politikası başlığında ayrıntılı tarama toplantısının sürdüğü
Brüksel'de bulunan Türk heyetini ziyaret edecek.
Babacan, akşam saatlerinde Türkiye'ye hareket edecek.
Başmüzakereci Babacan, 18-19 mayısta yapılacak Brüksel Ekonomik
Forumu'na katılmak için bu ay içinde ikinci kez Brüksel'i ziyaret
edecek.
Babacan, AB Komisyonu'nun üst düzeyde ve kalabalık temsil edildiği
Brüksel Ekonomik Forumu'nun genişleme konulu oturumunda
''Genişleme; Önümüzdeki Yol'' başlıklı konuşma yapacak.