Türkeşin damadı Özdağa tepkili
Abone olAlpaslan Türkeş'in damadı Hamit Homriş, Ümit Özdağ'a ilişkin düşüncelerini açıkladı.
MHP eski Genel Başkanı Alpaslan Türkeş'in damadı Hamit Homriş,
yaklaşan MHP Kurultayı öncesi, aday olduğunu açıklayan Ümit Özdağ'a
ilişkin görüşlerini ifade etti.
Düşüncelerini Gerçek Gündem'e yazdığı bir mektupta anlatan Homriş,
düşüncelerini şöyle dile getirdi:
19 Kasım 2006 Pazar günü MHP'nin Büyük Kongresi var. Bu kongremizle
ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Türkiye'miz, AKP'nin kötü idaresinden dolayı tarihinin en karanlık
günlerini yaşamakta ve büyük tehditlerle yüz yüze bulunmaktadır.
Seçimlere de bir sene zaman kaldığı bu ortamda, milletimizin MHP'ye
olan teveccühünün çok açık olduğu da görülmektedir.
İşte böyle bir zamanda yapılacak olan kongremizi, dost, düşman
herkesin dikkatle takip edeceği aşikardır. Bu kongreden çıkacak
mesajlar milletimizin umudu olacaktır. Bu kongre MHP'nin tek başına
iktidarına giden yolun başlangıç noktasıdır. Sayın Genel
Başkanımız'ın ifadesi ile 'Bu bir netleşme' kongresi olacaktır.
Bizlere düşen görev, Liderimizin etrafında yekvücut olarak birleşip
doktrinimize, teşkilatımıza ve hareketimize sahip çıkmaktır.
Biliyorum ki, birçok kişi ve kuruluşlar, MHP'nin iktidarını nasıl
engelleriz diye birtakım bozguncu çalışmalar içindedirler.
Özellikle de kongremizi sabote etmeye çalışmak isteyeceklerdir. Bu
tip faaliyetlere ve dedikodulara kulaklarımızı tıkayıp, kutsal
davamızın şerefli yolunda yürümeye devam etmeliyiz.
Sizlere bir diğer konudan da bahsetmek istiyorum. Duyuyoruz ki,
Ümit Özdağ isimli bir zat, bu kongrede MHP Genel Başkanlığı'na aday
olacakmış. Ben bunu başlangıçta hiç önemsemedim ve ciddiye almadım
ve dolayısıyla da bu konuyu yazmayı düşünmedim.
Yine de ciddiye almıyorum ancak, yazdığı yazılarda, çıktığı TV
kanallarında, bastırdığı broşürlerde 'Başbuğum İzindeyiz',
'Başbuğun Emaneti Emin Ellerde' gibi beyanlarda bulunması ve ayrıca
rahmetli babası Muzaffer Özdağ'ın MHP'yi kurduğunu ve vefat edene
kadar Başbuğumla beraber olduğunu söylemesi doğrusu bana çok ağır
geldi ve üzüldüm.
Benim de bu konuda pek çok hatıralarım var, ama ahirete intikal
etmiş birinin ardından konuşmayı da doğru bulmuyorum. Ancak
hafızasını kaybeden bir hareketin geleceği de olmaz gerçeğine
inandığım için bu hatıralarımdan bir tanesi de anlatmadan
geçemeyeceğim.
Muzaffer Özdağ ve ailesi her zaman rahmetli Başbuğ ve eşi rahmetli
Muzaffer Hanımefendi tarafından ilgi, şefkat ve sevgi görmüşlerdi.
Fakat o bu sevgiye ve güvene sırtını çevirip 1969 senesinde hiç
haber vermeden aniden bir basın toplantısı yaparak, rahmetli
Başbuğuma ve MHP'ye ağzına ne gelirse söyleyip MHP'den istifa
etmiştir.
O zamanlar TV yoktu, haberler Türkiye radyolarından Saat: 19.00'da
verilirdi. Başbuğum da bu haberi saat 19.00'da arabasındaki
radyosundan rahmetli Muzaffer Hanım'la beraber dinlemişti.
Başbuğumun buna ne kadar üzüldüğünü ve gönlünün yaralandığını çok
iyi bilenlerdenim.
Aradan yıllar geçti, aralarında emekli askerlerin de bulunduğu bir
grup beni aradı, bana Başbuğumun Muzaffer Özdağ'ı tekrar yanına
almasını Başbuğuma iletmemi istediler. Ben de bu mesajı ilettim.
Başbuğum da cevaben, oğlum onlara de ki, 'Ben bakkal değilim, ben
manav değilim ki, iş ortaklığından ayrılmış birini tekrar yanıma
alayım. Ben Türk Milliyetçiliği gibi çetin bir davayı yürütüyorum,
bu davaya ihanet edenlerle tekrar beraber olmam' demişti.
12 Eylül'den sonra Ülkücüler zindanlarda çileler çekerken, Konsey
destekli Türkeşsiz Türk Milliyetçiliği senaryosunda da baş
aktörlüğe soyunduğunu bu hareket unutmuş değildir.
Ümit Özdağ'ın adaylık meselesine gelince bu konuda da
söyleyeceklerim var. Şimdi yerli yersiz dilinden Başbuğumun adını
düşürmemesine karşı, 27 Mayıs ile ilgili yazdığı Tez kitabında
Başbuğum'la ilgili uygun olmayan ifadeler kullanıyordu. Aday olmaya
karar verdikten sonra ne hikmetse o bölümleri kitaptan
çıkarmıştır.
MHP'de her ülkücünün her göreve talip olmaya hakkı vardır. Ama,
Ümit Özdağ'da olduğu gibi hiç MHP'de bulunmamış, hiçbir teşkilatta
çalışmamış, hiçbir etkinliğe katılmamış, MHP için hiçbir şey
yapmamış olanların da hiçbir göreve talip olmaya hakları yoktur,
ayrıca da hadlerini bilmelerine ihtiyaç vardır. Bu kural sadece
MHP'de değil diğer bütün partilerde geçerlidir.
Hangi parti dışarıda bulunan birine 'buyur beyim gel seni Genel
Başkan yapalım' der? Hele de ateş çemberinden geçmiş bu Hareket
niye desin ki. Üstelik te MHP'de lider boşluğu yokken, üstelik te
MHP büyük bir inançla iktidara yürürken, bu davranışları hiçbir
ülkücü kabul etmez.
Değerli ülküdaşlarım, bir şölen, bir düğün havasında geçecek olan
Kongremizde buluşmak ve kucaklaşmak üzere Allah'a (c.c.) emanet
olun.
Kim ne derse desin 60. Hükümet Milliyetçi Hareket.
Kaynak: ww.gercekgundem.com