Türkçe konuşana su bile yok
Abone olDoğu ve Güneydoğu'da Türkçe konuşana ne mazot ne su satışı yapılıyor. DTP'liler de 'polisler bize arkadan ceza yazıyor' diye şikayetçi.
ZÜBEYİR KINDIRA
İNTERNETHABER
ANKARA- Doğu ve Güneydoğu'da tam bir soğuk savaş
yaşanıyor. Kamuoyu gündemine taşınmayan soğuk savaşta, bazı Kürt
kökenli vatandaşlar, Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan ve Türkçe konuşan
vatandaşlara ürün satışı yapmıyor. Özellikle bölgenin yerlisi
olmayan ve geçici olarak bölgeye gelen bir çok vatandaş, araçlarına
akaryakıt almakta, hatta büfeden bir şişe su almakta bile
zorlanıyor. Aracı yolda kalan bir çok vatandaş, Jandarma'ya
sığınıyor.
Öte yandan kürt kökenliler de devlet görevlilerinin ayrımcılık
yaptığını iddia ediyorlar. Bunun son örneği ise DTP'lilerin Adalet
Bakanlığı'na siirt Emniyet Müdürü'nü şikayetleri ile görüldü. DTP
Siirt Milletvekili Osman Özçelik, "haksız trafik cezalarıyla"
kendisini ve partilileri yıldırma politikası izlediği iddiasıyla
Siirt Emniyet Müdürü'nü hükümete şikayet etti.
DTP'liler ile Siirt Emniyet Müdürü Cuma Ali Aydın arasında geçen
Mart ayında “tokalaşma” gerginliği yaşanmıştı. Aydın'ın, Nevruz
kutlamaları için kendisiyle görüşen DTP'li milletvekilleri ile "Ben
terör örgütüne terör örgütü demeyenlerin, çocuk katilerine terör
örgütü demeyenlerin elini sıkmam" diyerek tokalaşmayı reddetmesi
günlerce tartışılmıştı. DTP’liler ile Siirt Emniyeti arasında şimdi
“usulsüz ceza ve araç bağlama” krizi yaşanıyor. DTP Siirt
Milletvekili Osman Özçelik, Aydın’ın ve yönetimindeki emniyet
yetkililerinin DTP'lilere yönelik baskı yaptıklarını belirterek,
şunları söyledi:
“Benim iki aracım var. Birini Ankara'da kullanıyorum, birini de
seçim çevremde, seçim bölgemde. Ne zaman Siirt'e gitsem gıyabımda
aracıma trafik cezaları yazılıyor. Sürat yapmışım, yolda yarış
yapmışım, trafik kurallarına uymamışım! Dört beş kez ceza
gönderiliyor gıyabımda ve adrese. Araç kendi adıma kayıtlı değil.
Ancak, aracı ben kullanıyorum ve plaka tanınıyor. Sadece bana
değil, partimizin bütün eylemlerine, bütün toplantılarına katılan
ticari araçlara da 5 milyarı bulan cezalar kesiliyor. Araç
sahiplerine, firmalarına polis gidip uyarıda bulunuyor: ‘Eğer
DTP'nin toplantısına araç verirseniz aracınızı bağlarız, ceza
yazarız’ diyorlar ve nitekim bu uygulamalar yapılıyor. Hatta
Emniyet Müdürü benim içinde bulunduğum aracı bağlamak istedi,
'Aracı bağlayacağım' dedi. Nedeni de, güya trafik sigortasının
orijinali değil de, fotokopisinin onaylı belgesinin olmasıdır.
'Orijinalini istiyorum' dedi. Şoförüm, bu aracın trafik sigortası
çamaşır makinesinde bozulduğu için şirketten aldığı aslının aynıdır
fotokopisini verdi, buna rağmen ceza yazıldı ve beni tehdit ederek
aracımı bağlayacağını söyledi."
Özçelik, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in konunun takipçisi
olacağını kendilerini ilettiğini ve kendisinin ilgileneceğini
söylediğini açıkladı.