Türkçe aşk romanının kralları

Ahmet Altan
Yasak dinlemedi erotizmi yazdı
Hem çok satan, hem de kadınları en iyi anlayan ve anlatan yazar olarak nitelendirilen Ahmet Altan, eserlerinde aşkı; hem tarihi bir fonda (, İsyan Günlerinde Aşk), hem günümüzde (Tehlikeli Masallar), hem aldatma ekseninde (), hem baba-oğul-sevgili üçgeninde (Dört Mevsim Sonbahar), hem 70'lerin özgün (Sudaki İz), hem Güneydoğu'nun tehditkar ortamında (En Uzun Gece) anlattı.
Sudaki İz'in müstehcenlik nedeniyle yasaklanması bile onu vazgeçirmedi, eserlerinde erotizme yer vermeyi sürdürdü.

Tuna Kiremitçi
Küçüğe Bir Dondurma'da aşk var
Tuna Kiremitçi'nin 2002'de çıkan ilk romanı büyük yankı uyandırmış ve o yılın en önemli edebiyat olaylarından biri kabul edilmişti.
Kendisi de ilk gençliğini 80'li yıllarda yaşamış olan Tuna Kiremitçi, bu romanında kendi kuşağının insanlarından yola çıkarak aşk, ölüm, gençliğin bitmesi, yurt özlemi, doğum ve neşe gibi temel insanlık durumlarına anlattı. Kadınlar uzun süredir bekledikleri romantik yazara kavuşmuşlardı.
Ardından müzisyenlerin dünyasına eğildiği ve yanlış bir aşkı anlattığı ile aşkla, tarihle ve yara izleriyle birbirine bağlı üç kişinin öyküsünü anlattığı adlı romanlar geldi.
Aynı zamanda müzisyen ve köşe yazarı da olan Tuna Kiremitçi'nin geçtiğimiz ay yayımlanan son olan Küçüğe Bir Dondurma ise bir babayla oğlunun öyküsünün yanı sıra yine aşkı da anlatıyor.

Kürşat Başar
Kadınları 12'den vuran yazar
Daha yayımladığı ilk kitabı olan Kış İkindisinin Evinde ile Haldun Taner Öykü Ödülü'nü kazanan Başar, edebiyat dünyasına gümbür gümbür girmiş, melankolik anlatımıyla kadınları da 12'den vurmayı başarmıştı. Bu ilk kitabı yine hep aşkı anlattığı , ve romanları takip etti.
Tabii kadınlar da onu izlemeyi sürdürdü. Gerçek bir hikayeden, Menderes dönemi dışişleri bakanı olan Fatin Rüştü Zorlu ve sevgilisinin aşkından esinlenerek yazdığı son romanı Başucumda Müzik ile yalnızca kadınları değil, bu kez erkekleri de etkilemeyi başardı.