Türk kadının içler acısı haline bak
Abone olBaşbakanlık araştırdı Türk erkekleri yine aile içi şiddette yaya kaldı. İşte Türk kadının içler acısı hali!
Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürü Esengül Civelek,
Türkiye'de evli kadınların yüzde 39'unun fiziksel, yüzde 42'sinin
fiziksel ve cinsel, yüzde 23'ünün ekonomik, yüzde 44'ünün duygusal,
yüzde 15'inin ise cinsel şiddete, yaşamlarının herhangi bir
döneminde eşleri tarafından maruz bırakıldığını söyledi
Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürü Esengül Civelek, Zonguldak
Valiliği ve Zonguldak Kent Konseyi Kadın Meclisi'nin, 8 Mart Dünya
Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Atatürk Kültür Merkezi'nde
düzenlediği, ‘Kadına Karşı Şiddet’ konulu konferansta konuştu.
KADINA ŞİDDET GİDEREK ARTIYOR
Şiddetin fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik olmak üzere 4
ayrı türde ele alındığını belirten Civelek, geçen yıl yapılan bir
araştırmaya göre, Türkiye'de evli kadınların yüzde 39'unun
fiziksel, yüzde 42'sinin hem fiziksel hem cinsel, yüzde
23'ünün ekonomik, yüzde 44'ünün duygusal, yüzde 15’inin ise cinsel
şiddete, yaşamlarının herhangi bir döneminde eşleri tarafından
maruz bırakıldığını söyledi.
KADINLAR TRAVMA YAŞIYOR
Şiddete maruz kalan kadınların kronik ağrılar, kronik
hastalıklar ve organ travmaları yaşadığını belirten Civelek, şöyle
konuştu:
“Şiddet gören bu kadınlarda depresyon, uykusuzluk, endişeli olma
hali, korku belirtileri vardır. Şiddet mağduru kadınlarımızda
özgüven noksanlığı var, kimlik sorunu yaşıyorlar, kendilerini ifade
edemiyorlar. Yani şiddet kadını sindirmekte, ürkütmekte,
bastırmakta ve dünyadaki pek çok ülkeden önce kazanılmış olan
haklarımızı kullanmanın önünde engel teşkil etmektedir. Kadınların
büyük çoğunluğunun şiddete maruz kalması, şüphesiz öncelikle aile
içinde aile bireylerini, daha sonra da toplumun yapısını olumsuz
etkilemektedir.”
KADINLAR HALA ERKEKLERİN GERİSİNDE
Cumhuriyet'in ilanından günümüze olan süreçte, yasalarımızda
sağlanılan kadın- erkek eşitliğinin henüz tam anlamıyla uygulamaya
yansımadığını da vurgulayan Civelek, “Kadınlarımız hala
erkeklerin gerisinde. İster eğitimde, ister karar alma
mekanizmaları ve siyasi hayata katılımda olsun, göstergeler kadın-
erkek eşitliğini sağladığımızı göstermiyor. Bu bir gerçektir”
dedi.