Türk kadını ayakkabı konusunda 'kararsız'

Avrupalı ve Amerikalı kadınlar genelde düz, Ruslar topuklu ve iddialı, Ortadoğular taşlı ve renkli tasarımlara ilgi duyuyor, Türk kadını ise beğendiği ayakkabıya "Bunu giyerim ama insanlar ne der" düşüncesiyle yaklaşıyor.

Kanada'dan Avustralya'ya 50'nin üzerinde ülkeye yıllık yaklaşık 700 milyon dolarlıkayakkabı ihracatı yapan Türkiye, özellikle deri ayakkabı tasarımı konusunda hızlı bir ilerleme kaydetti. Kurduğu dış ticaret şirketi ile 36 ülkeye internetteki alışveriş siteleriüzerinden ayakkabı ihracatı yapan Ufuk Atan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu alanda başarı için doğru tasarımın hayati öneme sahip olduğunu, değişen trend ve tüketici alışkanlıklarını yakından takip ettiklerini belirtti. 

 
Gelişmiş kredi kartı ve kargo sistemi bulunan tüm pazarlara aylık ortalama 30 bin çift ayakkabı gönderdiklerini dile getiren Atan, ayakkabıların tasarım, desen ve renklerinin bölgelere göre farklılık gösterdiğine işaret etti.

'TERCİHLER BİR ANDA DEĞİŞEBİLİYOR'

İnternet üzerinden satışın, mağaza satışından çok daha zor olduğunu, tüketicinin ürünü görüp denemeden aldığını, sipariş verdikten hemen da sonra teslimat beklediğini anlatan Atan, mağazacılıkta 3 aylık zaman dilimleriyle tanımlanan sezonun internette anlık değişebildiğini söyledi. Ülkelere göre tercih, özellikle de ayakkabıda kullanılan malzemelerin farklılık gösterdiğine dikkat çeken Atan, Avrupa ülkelerinde deri olmayan bir ayakkabının satılmasının çok zor olduğunu, ayakkabıdan öncelikle konforlu ve sağlıklı olmasının beklendiğini ifade etti. Bu nedenle çok yüksek topukların Avrupa'da tercih edilmediğini kaydeden Atan, en yüksek topuklu ve iddialı ayakkabıların ise Rusya pazarında satıldığını bildirdi.

Atan, Rus kadınlarının ayakkabı konusunda çok tutkulu olduğunu, beğendikleri ayakkabıya tüm maaşlarını verebildiklerini belirterek, ABD'de ise ayakkabı numaralarının büyüdüğünü, genelde düz tabanlı, esnek ayakkabıların tercih gördüğünü, deri şartı aranmadığını dile getirdi. Genel olarak batıdan doğuya gittikçe topuk tercihlerinin yükseldiğini vurgulayan Atan, Ortadoğu ülkelerindekilerin giyim tercihlerindeki gibi taşlı ve renkli tasarımlara ilgi duyduğunu, Afrika'da da genelde renkli tasarımların tercih edildiğini kaydetti. Türkiye'de ayakkabı tercihinde, kişinin beğenilerinin yanında çevresindeki insanların tepkilerinin de ağır bastığını aktaran Atan, "Avrupalı kadınlar internette gördükleri bir ayakkabıyı beğendiyse 'bunu alayım' diyor ama Türk kadını bir ayakkabıyı beğendiğinde 'bunu giyerim ama insanlar ne der ?' diyor." ifadesini kullandı.

İPEK AYAKKABI ÜRETTİLER

Atan, özellikle Ortadoğu coğrafyası için bu yıl ipek ayakkabı konsepti geliştirdiklerine dikkat çekti. Bir ipek firmasıyla ortaklaşa yaptıkları çalışmayla ayakkabı, şal ve çantayı aynı desenlerle tasarladıklarını belirten Atan, "Moda dünyasında bugüne kadar ayakkabıyla çanta veya şalın kombin yapılması hoş karşılanan bir şey değildi. Risk alarak bunu denedik. Daha sonra Milano'daki defilelerde ünlü markaların benzeri kombinleri sahneye çıktı. Bu akımı önceden görmemiz nedeniyle hiç beklemediğimiz pazarlardan yoğun ilgi gördük." dedi. Kombin olarak tasarladıkları ürünlerle girdikleri ABD'deki Atlanta Ayakkabı Fuarı'ndan çok güzel geri dönüşler aldıklarını, Las Vegas ve ardından Almanya'da da bu ürünleri sergilemeye başlayacaklarını bildiren Atan, ayakkabının aksesuar özelliğinin ön plana çıktığına işaret etti.

Ayakkabı tercihlerinde iklim koşulları, maaş günleri ve tatil dönemlerinin de etkili olduğunu ancak insanların ruh halinin daha ağır bastığını dile getiren Atan, "İnternette alışveriş tercihleri anlık değişiyor. Tahmin etmek çok güç. Tüketici, o andaki ruh haline göre alacağı modele karar verebiliyor. Kadınların tercihleri o an içinde bulundukları ruh hallerine göre dahi değişiyor. Örneğin patronuna kızan bir iş kadınının vereceği siparişle o gün evlilik teklifi almış bir kadının tercihleri çok farklı oluyor. Tüm bu tercihlere hitap eden tasarımları bulundurmanız gerekiyor. Bu iş biraz da balık tutmak gibi bir şey." diye konuştu.

Atan, ayakkabı ihracatında Türk dizilerinin olumlu etkisini gördüklerini, özellikle Gümüş dizisinin gösterimi sonrası Dubai pazarında büyük başarı sağladıklarını belirterek, "Dünya genelindeki satışlara baktığımızda özellikle Türk dizilerinin gösterildiği ülkelerdeki satışlarda gözle görülen artışlar var. Türk tasarımları, diziler sayesinde dünyada söz sahibi olmaya başladı" dedi.