Türk kadını aktif değil
Abone olAB'de yüzde 55.1 olan kadınların istihdam oranı Türkiye'de sadece yüzde 23.3!
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun (TİSK) AB
Mevzuatını İnceleme Raporu'nda Türkiye'de kadınlarla ilgili
''istihdam, eğitim ve
ayrımcılık'' sorunları bulunduğu belirtildi.
Türkiye'nin AB'nin''Sosyal Politika ve İstihdam'' politikalarına
uyumunun araştırıldığı raporda, mevzuatta kadın ve erkek
çalışanlara dolaylı ve doğrudan ayrımcılık yapılamayacağına ilişkin
hükümler bulunmakla birlikte kadınlar için yeni düzenlemelere
ihtiyaç duyulduğu vurgulandı.
Özellikle taciz ve cinsel taciz kavramlarına açıklık getirilmesi
gerektiği ifade edilen raporda, bu konuların Türk Ceza Kanunu'nun
yanı sıra, İş Kanunu'nda da ayrıca yer almasının zorunlu olduğu
kaydedildi. Çeşitli yasal ve pratik girişimlere rağmen cinsiyet
temelindeki ayrımcılığın sorun olmaya devam ettiği kaydedilen
raporda, ''Kadınlar, genellikle eğitimsizlik ve okuma yazma
oranlarındaki düşüklük nedeniyle ayrımcılığa maruz kalan zayıf
tarafı oluşturmaktadır. 8 yıllık eğitim zorunlu olduğu halde her
yıl yarım milyondan fazla kız çocuk okula devam etmemektedir''
denildi.
-AB VE TÜRKİYE'DEKİ DURUM-
Türkiye'de kadınların iş hayatına katılımındaki eşitsizliğin
eğitimden başladığına dikkat çekilen raporda şu tespitlerde
bulunuldu: ''-AB'de kadın-erkek eşitsizliği sorunu, Türkiye'den
farklı bir noktadadır. Son katılan 10 ülkedeki eğitim politikaları
nedeniyle yüksek öğretim diploması alan kadınların oranı yüzde 58'e
ulaşmıştır. Türkiye'de ise 2000 yılı verilerine göre, yüksek
öğrenimliler arasında kadınların oranı yüzde 34.6'dır. Bu oran lise
ve dengi okullarda yüzde 29'da kalmaktadır. Her 4 kadından biri
okuma yazma bilmemektedir.
-AB'de kadınların istihdam oranı yüzde 55.1'dir. Türkiye'de
kadınların istihdama katılım oranı ise sadece yüzde 23.3'tür.
Kadınların kentlerdeki işsizlik oranı yüzde 18.2'yi bulurken, bu
oran erkekler için yüzde 12.9'dur. Kısmi süreli işlerde çalışan
kadınların oranı da yüzde 30.4 olarak belirlenmektedir.
-Türkiye'de istihdamda kadın-erkek eşitsizliği kent-kır ayrımında
daha belirgin ortaya çıkmaktadır. Kırsal kesimdeki kadınların yüzde
87.6'sı tarımda çalışırken, Türkiye genelinde, 2 milyon 870 bin
kadın, ücretsiz aile işçisi olarak istihdam edilmektedir. Çalışan
kadınların yüzde 50'sini oluşturan bu oran, kırsal kesimde ise
yüzde 75.3'e ulaşmaktadır.
-Kadınların birçoğu halen kayıt dışı sektörde çalışarak, sosyal
güvenlik sisteminin dışında bulunmaktadır. Ancak kadın işgücünün
bazı mesleklerde yoğunlaştığı da dikkat çekiyor. Halen avukatların,
akademisyenlerin ve doktorların yaklaşık yüzde 30'unu kadınlar
meydana getiriyor.
-İşgücü piyasasındaki performans hala düşük. İşgücü katılım ve
istihdam oranları, özellikle de kadınların işgücüne katılım ve
istihdam oranının az olması, yüksek genç işsizler ve kayıtdışı
ekonominin büyüklüğü en temel sorunlar olarak devam etmektedir.
-TÜRKİYE NE YAPMALI-
TİSK Raporu'nda, Türkiye'nin kadın-erkek eşitliği konusundaki
mevzuat çalışmalarının, hazırlanacak 5 yıllık eylem planı ile
ortaya konulması ve bu plan dahilinde hareket edilmesi istendi.
Raporda, şu öneriler yer aldı:
''-Ülkemizde cinsiyet eşitliğini teşvik, denetleme ve desteklemek
üzere Eşitlik Kurulu kurulmalı.
-5 yıllık eylem planı ile 2010 yılında Türkiye'de ortalama kadın
istihdam oranının yüzde 40 olması hedeflenmeli. Bunun için kadının
istihdama katılımını engelleyen hukuki düzenlemeler gözden
geçirilmeli, kadınların yaşam boyu eğitim ve aktif istihdam
politikalarından faydalanılmalı, kadınların eğitimine öncelik
verilmeli, seçilmiş bazı sektörlerde istihdam edilebilirlikleri
arttırılmalı, kadın-erkek eşitliği konularını takip için gerekli
ulusal veri sistemi geliştirilmeli.
Kadınların işgücü piyasasına katılımının artırılması konusunda
İŞKUR da dahil kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları eğitim
programları hazırlamalı. Kadın girişimciliği, mikro kredilerle
desteklenmeli, kadın istihdamının teşviki için özellikle mahalli
idarelerin kreş v.b destek mekanizmaları geliştirilmeli.''