Türk-İŞ'ten hükümete uyarı
Abone olTürk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, 15 Mart'ta yürürlüğe girecek olan İş Kanunu'nu engellemeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini belirtti.
Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, 15 Mart'ta yürürlüğe girecek
olan İş Kanunu'nu engellemeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini
belirterek, ''Bu yasa ertelenemez. Zaten Çalışma Bakanı, böyle bir
düşünceleri olmadığına dair bize teminat vermiştir. Eğer böyle bir
değişikliğe giderlerse o da dersini alır'' dedi. Bursa'da Petrol-İş
Sendikası'nın Olağan Başkanlar Kurulu toplantısına katılan Salih
Kılıç, çalışma hayatıyla ilgili hazırlanmakta olan yasalarda
rahatsızlık duydukları konuları dile getirdi. 1475 sayılı yasanın
içeriği itibariyle işçi, işveren, hükümet ve diğer
konfederasyonlarla beraber 6 toplantı yapıldığını hatırlatan Kılıç,
kanunun, işletmeleri koruyan bir mantaliteye sahip olduğunu, işçiyi
koruyacak bir anlayışı olmadığını ifade etti. Yeni düzenlemelerde,
kıdem tazminatı fonu veya kıdem tazminatının 15 güne düşürülmesi
gibi bir madde bulunduğunu ve buna uygun kıdem tazminatı fon
yasasından ciddi manada rahatsızlık duyduklarını belirten Kılıç,
''Mevcut kıdem tazminatı şartlarını geriye götüren bir düzenlemeye
evet dememizin mümkün olmadığını ve bunun da kesinlikle kabul
etmediğimizin 11 ihtilaflı maddenin içerisinde bulunduğunu ifade
etmek isterim. Bu kıdem tazminatına dokunulması halinde genel grevi
düşünebileceğimizi hatırlatmak isterim'' diye konuştu. Türk-İş
Genel Başkanı Kılıç, iş yerlerinde ve kamuda taşeronlaşmanın
yaygınlaşmasına imkan veren amaç maddesi ve tanımının yasa
taslağından çıkarılmasını istedi. Ödünç işçilik ve devir sözleşmesi
diye nitelendirilen maddelere karşı hassasiyetleri bulunduğunu
anlatan Kılıç, ''İhtilaflı 11 maddede 3 konfederasyon da aynı
hassasiyeti göstererek, buna 'Evet' dememizin mümkün olmadığını
kendilerine bildirdik. Hükümet bu konudaki tavırlarını herhalde
bilim kurulu ile bir daha görüşerek gözden geçirecektir. 34'e varan
ihtilaflı maddede ise, belirli noktalarda mesafe katedilmiş
vaziyettedir'' şeklinde konuştu. İKRAMİYELERDEN TAVİZ VERMEYİZ İş
kolları yönetmeliğinin çıkarılması ve yüzde 10 barajının
kaldırılması halinde Türkiye'de sarı sendikacılık, ideolojik
sendikacılık ve mevcut yapının işverenler lehine daha da
darmadağınık bir yapıya kavuşacağı endişesini taşıdıklarını
söyleyen Kılıç, Irak krizi bahane edilerek işçinin mağdur
edilmemesini istedi. 2003 yılındaki kamu toplu iş sözleşmelerine de
temas eden Kılıç, şunları söyledi: ''Kamu toplu iş sözleşmeleri ile
ilgili müzakereler yürütülmektedir. Bunun ivedilikle yerine
getirilmesi lazım. Sorunların çözüm yollarının bulunmasını ve bir
an önce masa başında bitirilmesini amaçlamaktayız. Ancak IMF'nin şu
anda Türkiye'de 4. gözden geçirme ile ilgili yapmış olduğu
toplantılar var. Bu toplantılarda, işçi hareketinin içinde
bulunduğu şartlar itibariyle 1.6 milyar dolarlık kredinin
verilebilmesi için öncelikle kamudaki 2 ikramiyenin kaldırılması,
geçici işçilerin sürelerinin bir ay düşürülmesi, kamu toplu iş
sözleşmelerinde düşük ücret verilmesi, nemaların 10 yıllık bir
zamana yayılarak ödenmesi dikte ediliyor. IMF'nin tavsiyeleri
doğrultusunda 2003 yılında bir ikramiyeyi ilan etmediler. Dün sayın
Bakan'a söyledim. İyi niyetimizden kimse şüphe etmesin, ama bunu da
kimse istismar etmesin. Biz ne IMF'nin memuruyuz, ne de onun bunun
istismar edileceği bürokratik kitle örgütüyüz. Bu 2 ikramiyeden
kesinlikle taviz vermeyiz.''