Türk-İşin asgari ücret rahatsızlığı

Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, işsizliğin çözümü konusunda her türlü çaba ve gayrete evet diyeceklerini ancak kıdem tazminatı, ücretlerin bastırılması ve asgari ücretin bölgesel olmasını kabul etmeyeceklerini bildirdi.

Şeker-İş Sendikası 18. Olağan Genel Kuruluna katılan Kılıç, son 25 yılda IMF ve Dünya Bankası politikalarının uygulandığını, bu dönemde işçi hareketinin ürkütüldüğünü ve korkutulduğunu, bunun dünyadaki ucuz enerji, düşük ücret, sendikasız bir demokrasiyi egemen kılmak isteyen küresel politikaların bir eseri olduğunu ifade etti. Küreselleşmenin önünde mücadelenin ancak dayanışma ile mümkün olabileceğini vurgulayan Kılıç, işçi hareketinin cesaret ve morale ihtiyacı olduğunu dile
getirdi.

Örgütlenmenin işçi hareketinin sorunu olduğunu, kayıt dışının yüzde 52 olduğunu, bunu bazı sektörlerde yükseldiğini belirten Kılıç, IMF ve Dünya Bankası yetkililerinin işçi ücretleri ile emekli aylıkları ve asgari ücretin yüksek olduğunu söylediklerini ifade etti. Kılıç, ''Bunlarla önümüzdeki süreçte çok büyük kavgaların verileceğine
hazırlıklı olmanızı temenni ediyorum'' dedi. Fakirlikte eşitlik değil, zenginlikte adalet istediklerini vurgulayan Kılıç, düşük ücret politikasına evet demeyeceklerini,
rekabet edebilmek için işçinin emeğinin sömürülmemesi gerektiğini kaydetti.

Kıdem tazminatı 1973 yılında 15 günken 30 güne çıkarıldığını, sanayideki gelişmeye bakıldığında tazminatların işsizliğin nedeni olarak gösterilemeyeceğini vurgulayan Kılıç, işsizliği önlemek için faiz dışı fazlayı yatırıma dönüştürecek bir yapı oluşturulması gerektiğini kaydetti. ''Kriz geliyor tedbir alınması gerekir'' tartışmalarının
yapıldığını ifade eden Kılıç, her dönemde krizlerin faturasının işçiye çıktığını, 2001 krizinde işini kaybedenlerin yüzde 80'nin hala işlerine dönemediğini kaydetti. Kılıç, ''O nedenle paket tanımıyoruz. Paket çıkması halinde nasıl Fransa'da yeri göğü inlettilerse Türkiye'de de bu olacaktır. IMF'nin ve Dünya Bankasının dediği olmayacaktır'' diye konuştu.