Türk İnterneti tehlikede
Abone olYapılan bir araştırma, İnternet sitelerinin yüzde 87'sinin farklı düzeylerde güvenlik riski taşıdığını ortaya çıkardı.
Akşam Gazetesi'nin haberine göre, İnternetin hayatımıza
girmesiyle birlikte hayatımız oldukça kolaylaştı. Ne var ki bu
kolaylık yanında güvenlik sorunları da getirmeye başladı. En çok
dikkat çeken sorunların başında kullanıcıların önlerindeki
bilgisayarlarında yaşanan güvenlik problemleri geliyor. Ancak
internet sitelerinin üstünde durduğu sunucu adı verilen sistemlerin
güvenlik açıkları hem daha geniş kitlelerin internet kullanımını
etkiliyor hem de ekonomide derin yaralar açıyor. Sunucu adı verilen
sistemler, internete girmek isteyen sitelere ev sahipliği yapıyor.
Sunucular, yapı itibarıyla değişik alanlarda güvenlik açıklarına
sahip olabiliyor. Açıkları kapatmak için aynı zamanda hem siteleri
hayata geçirenler, hem sunucunun kurulumunu yapanlar hem de bu
sunucuları bünyesinde barındıranların ortak hareket etmesi
gerekiyor. Bu üçlüden herhangi birinin bir notkayı açık bırakması,
tüm sistemin güvenliğinin tehlikeye girmesi anlamına geliyor.
TEHLİKENİN BOYUTLARI Varolan tehditler incelendiğinde, kötü niyetli
bir bilgisayar korsanının bir internet sitesine girmesi, buradaki
bilgileri değiştirmesi mümkün gözüküyor. Ne var ki bu tehlike
göründüğü gibi sadece site sahiplerini değil, dolaylı yollardan
kullanıcıları da ilgilendiriyor. Örneğin bir sitedeki gizli
bilgilere ulaşan bir bilgisayar korsanı, o siteye üye olmuş
kullanıcıların gizli bilgilerine de girerek kimlik numarası veya
annesinin kızlık soyadı gibi bilgilere ulaşması da mümkün.
Koç.net'in geçtiğimiz yıl sonunda ücretsiz olarak sunduğu güvenlik
denetimi kampanyasında bin adet büyüklü küçüklü internet sitesinin
güvenlik altyapısı incelendi ve istatistik amaçlı raporlandı.
Raporun en çarpıcı sonucu: Türkiye'deki sitelerin yüzde 87'sinin
büyük ya da küçük bir güvenlik açığı var. Bunun dışında sitelerin
yüzde 56'sının web sunucularındaki bilgiler kolaylıkla
çalınabiliyor ve bilgiler bir başka adrese kolaylıkla
yönlendirilebiliyor. Sitelerin yüzde 43'ünün DNS sunucularındaki
açıklar nedeniyle alan adı bir başka noktaya yönlendirilebiliyor.
Böylece şirket çalışanlarının e-posta adresleri ele geçiriliyor,
bankacılık gibi işlemlerde kullandıkları şifreler çalınabiliyor. Bu
arada sitelerin yüzde 29'undaki güvenlik açıkları çok yüksek
seviyede. RİSKLİ SEKTÖRLER Eldeki verilerden yola çıkıldığında
Türkiye'deki güvenlik açıklarının ABD'dekinden 4 kat daha büyük
olduğu ortaya çıkıyor. Yüksek seviyedeki güvenlik açıkları en çok
eğitim, kamu ve perakende sektörlerinde var. Konu bu noktada çok
çetrefilli bir hale geliyor. Zira internette satış yapan perakende
ve hepimizin bilgilerinin tutulduğu kamu siteleri, güvenliğe en çok
ihtiyaç duyan yapıları oluşturuyor. Genellikle stratejik bilgilerin
bulunmadığı enerji ve sağlık siteleri ise en güvenli siteler. Bu
çalışmaya katılan şirketlerin yüzde 60'ı KOBİ. KOBİ'lerin yüzde
70'inde güvenlik duvarı açıkları var. e-ticaret yapan KOBİ'lerin ve
onların müşterilerinin yüzde 40'ı büyük risk altında. KOBİ'lerin
yüzde 20'sinin veritabanları; ürün, müşteri bilgileri, kredi kartı,
finansal bilgilerle internette herkesin ulaşabileceği bir yerde
duruyor. Daha da kötüsü KOBİ şirketlerin kendilerine kritik
bilgileri de internette ulaşılabilir bir ortamda bulunuyor.