Türk hackerın dudak ısırtacak itirafları
Abone olBilişim teknolojisinin yer altı dünyası olarak tanınan sitenin kurucusu Akhmenrah ismiyle tanan Hack'dan itiraflara dudak ısıracaksanız
200 bin üyesi olan ve ‘bilişim teknolojilerinin yeraltı
dünyası’ olarak anılan cyberwarior.org adlı internet sitesinin
kurucularından. Bugün ise o ‘yeraltı dünyası’nın tepesindeki
isimlerden. Araya hatırlı kişiler soktuktan, birkaç da
e-mail trafiğinden sonra ‘Mısır tanrısı Akhmenrah’ görüşme
talebimizi kabul etti. 30 yaşındaki Akhmenrah sanki başka bir
dünyada yaşıyor.
“İşin mutfağından yetiştim” diyor, sonra da
ekliyor:
“Bilgisayara ilk olarak 11 yaşında dokundum. 17 yaşında kendime ait
ilk bilgisayarım oldu. Hacker’lığa e-mail şifrelerini kırarak
başladım. Evde 2 bilgisayarım 4 monitörüm var. Kolay kolay
internetten şarkı bile indirmem. Bilgisayar oyunu da oynamam. Ama
çoğu zaman günde 20 saatim bilgisayar başında geçer.”
Hacker’lığın bir bilişim suçu olduğunu söyledikten sonra ekliyor: “Bu nedenle size bazı şeyleri sansürlü anlatabilirim. Ama şunu eklemeliyim. Yaptığım işlerden para alsaydım ya da teklifleri kabul etseydim bugün sizin karşınızda değil, hapiste olurdum.”
HACK ONAYI FETVA KURULU’NDAN
Akhmenrah’ın hacker’lık serüveni 2000 yılında başlıyor: “6
arkadaşımla birlikte illegalport.com diye bir site kurduk. Amacımız
Türkiye’nin siber savunma sistemlerini güçlendirmekti. Birkaç ay
sonra www.cyber-warrior.org sitesini yani bilişim teknolojilerinin
yeraltı dünyasını kurduk. Sitenin yönetici sayısı 40’a ulaşmıştı.
Hiyerarşik bir düzen içinde çalışmamız gerekiyordu. Yönetici
kadronun görev tanımlarını yaptık ve bazı kurullar kurduk. Strateji
Kurulu, hack’lenecek sitelerle ilgili gerekli stratejiyi
belirliyordu.
Ardından konu fetva kuruluna geliyordu. 4 kişiden oluşan
Fetva Kurulu söz konusu siteyi hack’lemenin haklı olup olmadığına
karar veriyordu. Eğer fetva çıkmazsa herhangi bir işlem
yapmıyorduk. Fetvadan onay aldıktan sonra devreye istihbarat
grubumuz giriyordu. Bu kurul, bize yönelik olabilecek ya da bizim
yapacağımız saldırılarla ilgili bilgi topluyordu. Lojistik Kurulu
ise yapacağımız işlemler için bize iç ve dış destek sağlıyordu. Son
olarak devreye Akıncı Grubu giriyor ve siber saldırıyı
düzenliyordu.”
Akhmenrah 2003 yılında Kuzey Irak’ta meydana gelen ‘Çuval Olayı’nın kendileri için de bir milat olduğunu söyledi: “Cyber-warrior olarak adımızı ilk bu olaydan sonra duyurduk.
FBI PEŞİMİZE DÜŞTÜ
Çuval olayı ortaya çıkınca biz de ABD’ye yönelik siber savaşı başlattık. Fetva alındıktan sonra birkaç saat içinde ABD’nin 1500’ü aşkın sitesini hack’ledik. Hack’lediğimiz siteler arasında Harvard gibi ünlü üniversiteler de vardı, devlet kurumları da. Sitelere Türk bayrağı ile bordo bereli askerlerimizin fotoğraflarını koyduk. Bu olay sonrası FBI peşimize düştü.”
Akhmenrah “Üye sayımız arttıkça bize gelen ihbarlar da çığ gibi
büyüyordu” dedi ve ekledi:
“evliyimamauygunum.com diye bir site vardı. Siteye üye oluyorsunuz
ve evliler buradan tanıştıklarıyla eşlerini değiştiriyordu.
Yasalara uygundu ama vicdanlara tersti. Siteyi kara listeye aldık.
Siteyle ilgili çalışmalarımızı tamamladık, o sırada Habertük bu
siteyle ilgili bir haber yapınca bir gün içinde sitenin üye sayısı
1500’ten 40 bine çıktı. Ama siteyi hack’ledik.”
İSRAİL İÇİN İLGİNÇ TEKLİF
Akhmenrah, kendilerine çok ilginç teklifler geldiğini söyledi: “Bizden birileri İsrail’de yaşayan Yahudilerin kredi kartlarını hack’lememizi istedi. Plan şuydu: Biz kredi kartlarının bilgilerine ulaşacağız, internet hesabına girerek o paraları yurtdışındaki bir sahte hesaba aktaracağız. O parayla da Filistin’e silah alınacaktı. Hedeflenen rakam 2 milyon dolardı. Fetva kurulumuz, ‘Hak için haksızlık yapılamaz’ dedi ve bu iş yapılmadı. Aslında kabul etseydik bizim için birkaç saatlik bir işti.”
BANKACIDAN GELEN AHLAKSIZ TEKLİF
Akhmenrah özellikle bankacıların kendileriyle sık sık temas
kurmak istediğini şu ilginç örnekle anlattı: “Türkiye’deki bir
bankanın yöneticisinden şöyle bir teklif aldık. Bir adam var,
yurtdışında yaşıyor. Yaşı 80’ini aşmış. Bankadaki hesabında 700 bin
lira var ama yıllardır o paraya dokunmuyor. Ve adam ölmüş.
Arayan soran da olmamış. Belli bir süre geçince de o para Hazine’ye
aktarılırmış. Bizden istenen o adamın parasını başka bir hesaba
aktarmamız, bunu yaparken de hack süsü vermemizdi. Eğer o hesaptaki
paranın boşaltıldığı ortaya çıkarsa soruşturmada denilecekti ki,
‘Hesap hack’lenmiş.’ Bize teklif edilen, paranın yüzde 30’u yani
210 bin liraydı. Kabul etmedik.”
‘Şifreniz sayı, harf ve özel işaretlerden oluşsun’
Peki bir e-mail şifresi nasıl kırılır? Akhmenrah sakin sakin
anlattı: “Bununla ilgili programlar var. Sizin kullanıcı adınız
bulentgunal. Şifrenizi kırmak istiyoruz. Söz konusu programlara
kullanıcı adınızı yazıyoruz, sonra o program milyonlarca şifreyi
deneme yanılma yoluyla buluyor. Şifrenizin gücüne göre bu süre
uzayabilir.
Kırılması en güçlü şifreler sayı-harf ve özel işaretlerden
oluşan şifrelerdir. Şifre kırmak için Rusya’da kurulmuş özel
servisler var. Söz konusu kullanıcı adı yazıldıktan sonra 20-30
bilgisayarda şifreler program sayesinde kısa sürede bulunuyor.
Şifre kırma maliyeti de sizden bunu isteyen kişiye göre değişir.
300-500 lira alan da olur, 60-70 bin lira da.”
Her on kişiden dördünün şifresi 1-2-3-4-5-6
Ve Akhmenrah bir Türkiye gerçeğinin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlattı: “Türkiye’de yaklaşık 70 bin kişiyle bir bilişim araştırması yapıldı. Herkese ‘Şifrenizi sisteme girin’ dendi. Görüldü ki katılımcıların yüzde 40’ı şifre olarak 1-2-3-4-5-6’yı kullanıyor. Daha sonra kimi tuttuğu takımı yazmış, kimi takımının kuruluş yılını ya da doğum yılını. Bu nedenle şifre kırmak Türkiye’de tahmin edilenden daha kolay gerçekleşiyor.”
HACKER KİMDİR?
Bilgisayar korsanı olarak anılan hacker’lar ilk kez 1960’lı
yıllarda ortaya çıktı. Yaptıkları daha çok bilgisayar programlarına
yeni işlevler yüklemek ve meraklarını gidermekten ibaretti.
İlerleyen yıllarda hedef değişmişti: Telefonla ücretsiz görüşme
yapmak.
Telefon hacker’ları uluslararası telefon şebekelerine
sızıyor, tek kuruş ödemeden diledikleri kadar telefonla
konuşuyorlardı. Ancak bilgisayar teknolojilerinin gelişmesiyle
birlikte hacker’lar da eşik atladı.
Artık yeni dönem korsanların yaptıkları ücretsiz telefonla konuşmak
kadar masum değildi. Bankaların güvenlik ağlarını deliyor, kredi
kartlarını kopyalıyor; üzerinden kuş uçurtulmayan Amerikan Savunma
Bakanlığı Pentagon’un sistemini altüst ediyor, kişisel
bilgisayarlara girip tüm şifreleri kırıyorlardı.
Özellikle son yıllarda Türk hacker’lar isimlerinden sıkça söz
ettiriyor. Türkiye ile İsrail ilişkileri mi gerildi, Türk
hacker’lar işbaşında. Basketbol takımı Pınar Karşıyaka Kıbrıs Rum
kesiminde saldırıya mı uğradı?
Türk hacker’lar sanal âleme ‘kafa göz dalıyor’, Rumların tüm kamu
sitelerini hack’leyip o siteleri Türk bayraklarıyla donatıyor.
Kredi kartlarını kopyalayanlar da var, şirketlerin gizli
bilgilerini sızdıran da, e-mail şifrelerini kırıp kişiye özel
fotoğraflarla şantaja başvuranlar da... Hacker’lar bile kendilerini
ikiye ayırıyor. ‘Siyah şapkalı’ olanlar yani kötü hacker’lar ve
beyaz şapkalılar, yani iyi hacker’lar.