Türk eğitim sistemine neşter
Abone olMilli Eğitim Bakanı Çelik, eğitimde yapmayı düşündüğü reformları, sıraladı. 6 önemli öncelik, Türkiye'de köklü değişikliklere neden olacak. Meslek liseleri ilk sırada..
Milli Eğitim Bakanı Çelik, eğitimde öncelikleri sıraladı.
Üniversite kapılarında yığılmaları en aza indirecek projeleri
anlattı
Tercüman'ı ziyaret eden Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, meslek liselerini ve meslek yüksek okullarını teşvik için, buralardan mezun olanların askerlik sürelerinin kısaltılabileceğini belirtti. Çelik, ilk öğretimde rehber hoca denetiminde 4. ve 5. sınıflarda çocukların farklı branşlara yönlendirileceği haberini verdi.
Hedefler
Çelik, Milli Eğitim'in 6 önceliğini şöyle sıraladı:
1) Okullaşma oranının arttırılması,
2) Fizikmekânın yeterli hale getirilmesi
3) Müfredatın değiştirilmesi
4) Öğretmen kalitesinin yükseltilmesi
5) Eğitimde teknolojik altyapının sağlanması
6) Rehberliğin yeniden devreye girmesi
Okul öncesi eğitim
Bu 6 noktada da, gerekli adımların atıldığını belirten Milli Eğitim Bakanı, şu bilgileri verdi: "Doğu'da çocuklar okula gidiyor, emsalleri 4 işlemi öğrenirken, onlar Türkçe'yi sökmeye çalışıyorlar. Bu işi okul öncesi devrede bitirmek zorundayız. Biz geldiğimizde, ilk öğretim öncesi okullaşma oranı % 11'di. Şimdi % 17'ye çıktı. 8'inci 5 yıllık Kalkınma Planı'na göre 2005 yılının sonuna kadar % 25'e ulaşmalıyız. 48-72 aylıkken, yani 4 ilâ 6 yaş arasında çocukların zekâ gelişim hızı azami seviyededir. Siirt'i pilot bölge ilân ettik. Şu anda Siirt'te okul öncesi eğitimde % 63'e ulaşıldı."
Müfredat
"Müfredatı değiştirdik. 9 ilde 120 okulda pilot uygulamaya geçtik. Bilgi yüklemeye yönelik papağan yetiştiren anlayıştan vazgeçtik; öğrenci merkezli, onlara muhakeme, sentez ve analiz imkânı tanıyan bir sistemi benimsedik. Buna inşacı eğitim diyoruz. Bu sistem 2005-2006 öğretim yılında tüm Türkiye'de uygulanacak. Öğretmen öğrenciye yol gösterecek, öğrenci, bir birey olarak kendini yetiştirecek ve geliştirecek"
İnternet ağı
Hüseyin Çelik, bilgi teknolojisi sorununu halletmek için hummalı bir faaliyetin devam ettiğini ve 2005 yılının sonuna kadar okulların hemen hemen hepsinde internetin olacağını söyledi. Toplam 60 bin okulun, 44 bininde talebelerin % 98'inin eğitim gördüğünü belirten Çelik, "44 bin okulda okuyan ana kitle internet vasıtasıyla 2005 yılı sonunda bilgiye ulaşabilecek" şeklinde konuştu. Çelik, 2005 - 2006 öğretim yılında İstanbul'da bilgisayar laboratuvarı olmayan okulun kalmayacağı, bu laboratuvarların aynı zamanda velilere de açılacağı haberini verdi.
Yeni derslikler
50 bin ilâve derslik yaparak, sınıflardaki öğrenci yoğunluğuyla mücadele ettiklerini vurgulayan Çelik, "50 bin dersliğin 3'te birine yakın bir kısmı vatandaşlarımızın katkısıyla ortaya çıktı. Eğitime yüzde yüz destek kampanyası çerçevesinde 12 bin derslik yapıldı" dedi. Çelik, İstanbul'da sınıf başına öğrenci sayısının 70-80'den 50'lerin altına düştüğünü, göç alan ve büyük bir nüfus patlaması yaşayan İstanbul gibi bir şehirde, yeni dersliklerle, mevcudun sürekli takviye edildiğini belirtti: "İstanbul'da 28 bin derslik vardı, 2005 yılı sonunda bu rakam 40 bine çıkacak"
Kariyer sistemi
Hüseyin Çelik, söz verdikleri gibi, öğretmenlerde kariyer sisteminin başladığını, mesleğe stajyer olarak girenlerin belirli aşamalardan ve sınavlardan geçerek, öğretmen, uzman öğretmen, başöğretmen olacağını, bu sistemin eğitimcileri kendilerini daha iyi yetiştirmeleri için teşvik edeceğini söyledi. Çelik, bilgisayar sertifikası olmayan öğretmen adayanın başvurusunun kabul edilmediğini de sözlerine ekledi. Öğretmenleri donanımlı hale getirmek için bilgisayar kampanyası düzenlediklerini hatırlatan Çelik, "1700 dolar olan dizüstü bilgisayarı, 1022 dolara 48 ay vadeli olarak verdik" dedi.
Meslek lisesi
Çelik, meslek liseliler için de, önemli açıklamalarda bulundu: "Bütün ülkeler, üniversite önünde yığılmayı önlemek için meslek liselerini geliştiriyor. Bizde öyle meslek liseleri var ki, 1955 - 60'da yazılan ders kitaplarını okutuyorlar. Meselâ demir doğrama öğretiyorlar; artık alüminyum doğramaya geçilmiş. TİSK'le, DİSK'le, Türk-İş'le, Hak-İş'le protokol imzaladık; meslek liselerinin müfredatını birlikte belirliyoruz. İşadamlarına çağrıda bulundum. Dedim ki, yetiştirmek istediğiniz elemanlarınızı bize teslim edin, onları liselerimizde ve kurslarda eğitelim. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'yle bir protokol imzaladık. Meslek edindirme kurslarına devam eden bir kişi, sertifikasını aldıktan sonra herhangi bir yerde çalışırsa, bir yıl boyunca, sigortasını, vergisini Büyükşehir karşılayacak. Halk Eğitim merkezlerinde, Endüstri Meslek liselerinde, Kız Meslek liselerinde, kuaförlükten, biçki/dikiş kurslarına, aşçılığa kadar 212 çeşit kurs veriyoruz. İşadamlarının veya esnafın ihtiyaç duyduğu elemanları burada yetiştirebiliriz. Turizmciler göndersinler, garsonları eğitelim; bu imkânımız var."
Askerlik
Hüseyin Çelik, askerlik süresini kısaltarak, meslekeğitime teşvik etmek istediklerini de Tercüman'a açıkladı: "Lise mezunları 15 ay askerlik yapıyor. Meslek Lisesi mezunları 12 ay yapsın derseniz, bu üç ay bile özendirici bir unsurdur. Yüksek okul mezunları, liseden sonra 2 yıl okuyorlar, lisans için üniversiteye gidenler ise 4 yıl okuyor. 4 yıllık bir tahsili tamamlayanlar 6 ay askerlik yapıyor. 2 yıllık yüksekokul mezunlarının ise askerlik süresi 15 ay. 2 yıllık yüksek okulu bitirenler, 6 ay olmasa bile hiç değilse 9 ay askere gitsin. Bunun için çalışmaları başlattık. Bu uygulamaya İmam Hatiplileri dahil etmedik. Çünkü, Anadolu Ticaret liseleri, Kız Meslek liseleri, Turizm Otelcilik liseleri hepsi sektöre eleman yetiştiriyor. Hangi işadamını ziyaret etsek 'Yetişmiş elemana ihtiyacımız var' diyor. Buna mukabil, İmam Hatip mezunlarının istihdam alanları devlet daireleridir. Kamu istihdamını daha fazla teşvik etmeye gerek yok."
Kaliteli öğrenci
Hüseyin Çelik, 2 yıllık yüksek okulların, düşük seviyeleri yüzünden, eğitimin kanayan bir yarası olduğunu söyledi. Çelik, eskiden merkezsınavla bu okullara girilirken, merkezsınavın kalkmasından ve aynı branştaki meslek lisesinden yüksek okula geçişin imtihansız yapılmasından sonra, kalitenin iyice düştüğünü, lise öğretmenlerinin buralarda öğretim üyeliği yaptığını belirtti. Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: "Meslek okullarına daha kaliteli öğrenci getirmemiz lâzım. Not ortalaması yüksek olmayan ve genel liselere gidip 4 yıllık yüksek eğitimi sürdüremeyeceği düşünülen kimseler, daha ziyade fakir aile çocukları bu eğitimi tercih ediyor. Bunu da değiştiriyoruz. 20 ilimizde bilişim teknolojileri adı altında bölümler açtık. Çocuğun çok iyi matematik kafası var. 4 yıl okumadan bilgisayar programcısı olabilir. Başarılı ve yetenekli çocukları meslek liselerine ve meslek yüksek okullarına yönlendirmeliyiz. Meslekeğitime özendirmek için, önemli bir yatırım da gerekli. Eskiden, kara tahta ve bir öğretmenle oluyordu. Ama şimdi, meselâ Endüstri Meslek liselerini bilgisayarla donatmazsanız, oradan mezun olanı piyasa çalıştırır mı?" Orta öğretimi tamamlayan gençlerden ancak % 9'unun 4 yıllık lisans eğitimi veren üniversitelere gidebildiğini, geri kalanının, Açık Öğretim'de veyahut 2 yıllık yüksek okullarda okuyabildiğini hatırlatan Milli Eğitim Bakanı, Meslek Yüksek okullarının kalitesinin arttırılmasının bu yüzden çok önemli olduğunu söyledi. Çelik, "Meslek Yüksek okullarında 370 bin öğrenci var. Eğitim kalitesi o kadar düşük ki, buraları mesleksizlik yüksek okulu olarak bile nitelendirebiliriz" dedi. "Meslek yüksek okullarını düzgün hale getirdiğimiz zaman, insanlar üniversiteye gitmek için can atmayacak, böylece üniversite kapılarında da yığılma azalacak" diye konuştu.
İlk öğretimde yönlendirme
Çelik, ilk öğretimde 4. ve 5. sınıfta rehber öğretmenler denetiminde gençlerin eğilimlerine göre yönlendirme yapılacağını, böylece şu anda sadece öğrencilere psikolojik yardım veren rehber öğretmenlerin gerçek işlevlerini yerine getirebileceğini söyledi. Çelik, bu konuda da şu bilgileri verdi: "Öğrenci hâkim zekâsına göre yönlendirilecek. Biz bilgisayar ve yabancı dil bilen insan yetiştirmeliyiz. Çocuk, bilişime mi meraklı, yabancı dile mi eğilimli, rehberlik sistemi çerçevesinde tercihini daha ilk öğretimde yapacak. Bizim şu anda nitelikli liselerimizin hepsi 4 yıllıktır. Bütün Anadolu liseleri, Anadolu Endüstri Meslek liseleri, Kadıköy Anadolu Lisesi, Galatasaray Lisesi... buralara giden çocuklar eğitimlerini 3 yıl içinde tamamlamıyor. Şimdi biz, hem genel liseleri, hem de meslek liselerinin tümünü 4 yıla çıkarıyoruz. Birinci sınıf hepsinde ortak olacak; temel bir formasyon alacak öğrenci. Birinci sınıftan sonra tercihini yapacak, ya üniversiteye gidecek şekilde kendini hazırlayacak, ya da bir mesleğe yönelecek. Meslek lisesinde okuyan öğrenci de, genel liseye geçebilecek, genel lisede okuyan da meslek lisesine devam edebilecek. Aynı zamanda meslek lisesi mezunu olduktan sonra da, isteyen fark derslerini vererek, genel lise mezunu olacak. Şu anda kanunbir engel yok ama, uygulamada var."
Kaynak : www.tercumangazete.com
Tercüman'ı ziyaret eden Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, meslek liselerini ve meslek yüksek okullarını teşvik için, buralardan mezun olanların askerlik sürelerinin kısaltılabileceğini belirtti. Çelik, ilk öğretimde rehber hoca denetiminde 4. ve 5. sınıflarda çocukların farklı branşlara yönlendirileceği haberini verdi.
Hedefler
Çelik, Milli Eğitim'in 6 önceliğini şöyle sıraladı:
1) Okullaşma oranının arttırılması,
2) Fizikmekânın yeterli hale getirilmesi
3) Müfredatın değiştirilmesi
4) Öğretmen kalitesinin yükseltilmesi
5) Eğitimde teknolojik altyapının sağlanması
6) Rehberliğin yeniden devreye girmesi
Okul öncesi eğitim
Bu 6 noktada da, gerekli adımların atıldığını belirten Milli Eğitim Bakanı, şu bilgileri verdi: "Doğu'da çocuklar okula gidiyor, emsalleri 4 işlemi öğrenirken, onlar Türkçe'yi sökmeye çalışıyorlar. Bu işi okul öncesi devrede bitirmek zorundayız. Biz geldiğimizde, ilk öğretim öncesi okullaşma oranı % 11'di. Şimdi % 17'ye çıktı. 8'inci 5 yıllık Kalkınma Planı'na göre 2005 yılının sonuna kadar % 25'e ulaşmalıyız. 48-72 aylıkken, yani 4 ilâ 6 yaş arasında çocukların zekâ gelişim hızı azami seviyededir. Siirt'i pilot bölge ilân ettik. Şu anda Siirt'te okul öncesi eğitimde % 63'e ulaşıldı."
Müfredat
"Müfredatı değiştirdik. 9 ilde 120 okulda pilot uygulamaya geçtik. Bilgi yüklemeye yönelik papağan yetiştiren anlayıştan vazgeçtik; öğrenci merkezli, onlara muhakeme, sentez ve analiz imkânı tanıyan bir sistemi benimsedik. Buna inşacı eğitim diyoruz. Bu sistem 2005-2006 öğretim yılında tüm Türkiye'de uygulanacak. Öğretmen öğrenciye yol gösterecek, öğrenci, bir birey olarak kendini yetiştirecek ve geliştirecek"
İnternet ağı
Hüseyin Çelik, bilgi teknolojisi sorununu halletmek için hummalı bir faaliyetin devam ettiğini ve 2005 yılının sonuna kadar okulların hemen hemen hepsinde internetin olacağını söyledi. Toplam 60 bin okulun, 44 bininde talebelerin % 98'inin eğitim gördüğünü belirten Çelik, "44 bin okulda okuyan ana kitle internet vasıtasıyla 2005 yılı sonunda bilgiye ulaşabilecek" şeklinde konuştu. Çelik, 2005 - 2006 öğretim yılında İstanbul'da bilgisayar laboratuvarı olmayan okulun kalmayacağı, bu laboratuvarların aynı zamanda velilere de açılacağı haberini verdi.
Yeni derslikler
50 bin ilâve derslik yaparak, sınıflardaki öğrenci yoğunluğuyla mücadele ettiklerini vurgulayan Çelik, "50 bin dersliğin 3'te birine yakın bir kısmı vatandaşlarımızın katkısıyla ortaya çıktı. Eğitime yüzde yüz destek kampanyası çerçevesinde 12 bin derslik yapıldı" dedi. Çelik, İstanbul'da sınıf başına öğrenci sayısının 70-80'den 50'lerin altına düştüğünü, göç alan ve büyük bir nüfus patlaması yaşayan İstanbul gibi bir şehirde, yeni dersliklerle, mevcudun sürekli takviye edildiğini belirtti: "İstanbul'da 28 bin derslik vardı, 2005 yılı sonunda bu rakam 40 bine çıkacak"
Kariyer sistemi
Hüseyin Çelik, söz verdikleri gibi, öğretmenlerde kariyer sisteminin başladığını, mesleğe stajyer olarak girenlerin belirli aşamalardan ve sınavlardan geçerek, öğretmen, uzman öğretmen, başöğretmen olacağını, bu sistemin eğitimcileri kendilerini daha iyi yetiştirmeleri için teşvik edeceğini söyledi. Çelik, bilgisayar sertifikası olmayan öğretmen adayanın başvurusunun kabul edilmediğini de sözlerine ekledi. Öğretmenleri donanımlı hale getirmek için bilgisayar kampanyası düzenlediklerini hatırlatan Çelik, "1700 dolar olan dizüstü bilgisayarı, 1022 dolara 48 ay vadeli olarak verdik" dedi.
Meslek lisesi
Çelik, meslek liseliler için de, önemli açıklamalarda bulundu: "Bütün ülkeler, üniversite önünde yığılmayı önlemek için meslek liselerini geliştiriyor. Bizde öyle meslek liseleri var ki, 1955 - 60'da yazılan ders kitaplarını okutuyorlar. Meselâ demir doğrama öğretiyorlar; artık alüminyum doğramaya geçilmiş. TİSK'le, DİSK'le, Türk-İş'le, Hak-İş'le protokol imzaladık; meslek liselerinin müfredatını birlikte belirliyoruz. İşadamlarına çağrıda bulundum. Dedim ki, yetiştirmek istediğiniz elemanlarınızı bize teslim edin, onları liselerimizde ve kurslarda eğitelim. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'yle bir protokol imzaladık. Meslek edindirme kurslarına devam eden bir kişi, sertifikasını aldıktan sonra herhangi bir yerde çalışırsa, bir yıl boyunca, sigortasını, vergisini Büyükşehir karşılayacak. Halk Eğitim merkezlerinde, Endüstri Meslek liselerinde, Kız Meslek liselerinde, kuaförlükten, biçki/dikiş kurslarına, aşçılığa kadar 212 çeşit kurs veriyoruz. İşadamlarının veya esnafın ihtiyaç duyduğu elemanları burada yetiştirebiliriz. Turizmciler göndersinler, garsonları eğitelim; bu imkânımız var."
Askerlik
Hüseyin Çelik, askerlik süresini kısaltarak, meslekeğitime teşvik etmek istediklerini de Tercüman'a açıkladı: "Lise mezunları 15 ay askerlik yapıyor. Meslek Lisesi mezunları 12 ay yapsın derseniz, bu üç ay bile özendirici bir unsurdur. Yüksek okul mezunları, liseden sonra 2 yıl okuyorlar, lisans için üniversiteye gidenler ise 4 yıl okuyor. 4 yıllık bir tahsili tamamlayanlar 6 ay askerlik yapıyor. 2 yıllık yüksekokul mezunlarının ise askerlik süresi 15 ay. 2 yıllık yüksek okulu bitirenler, 6 ay olmasa bile hiç değilse 9 ay askere gitsin. Bunun için çalışmaları başlattık. Bu uygulamaya İmam Hatiplileri dahil etmedik. Çünkü, Anadolu Ticaret liseleri, Kız Meslek liseleri, Turizm Otelcilik liseleri hepsi sektöre eleman yetiştiriyor. Hangi işadamını ziyaret etsek 'Yetişmiş elemana ihtiyacımız var' diyor. Buna mukabil, İmam Hatip mezunlarının istihdam alanları devlet daireleridir. Kamu istihdamını daha fazla teşvik etmeye gerek yok."
Kaliteli öğrenci
Hüseyin Çelik, 2 yıllık yüksek okulların, düşük seviyeleri yüzünden, eğitimin kanayan bir yarası olduğunu söyledi. Çelik, eskiden merkezsınavla bu okullara girilirken, merkezsınavın kalkmasından ve aynı branştaki meslek lisesinden yüksek okula geçişin imtihansız yapılmasından sonra, kalitenin iyice düştüğünü, lise öğretmenlerinin buralarda öğretim üyeliği yaptığını belirtti. Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: "Meslek okullarına daha kaliteli öğrenci getirmemiz lâzım. Not ortalaması yüksek olmayan ve genel liselere gidip 4 yıllık yüksek eğitimi sürdüremeyeceği düşünülen kimseler, daha ziyade fakir aile çocukları bu eğitimi tercih ediyor. Bunu da değiştiriyoruz. 20 ilimizde bilişim teknolojileri adı altında bölümler açtık. Çocuğun çok iyi matematik kafası var. 4 yıl okumadan bilgisayar programcısı olabilir. Başarılı ve yetenekli çocukları meslek liselerine ve meslek yüksek okullarına yönlendirmeliyiz. Meslekeğitime özendirmek için, önemli bir yatırım da gerekli. Eskiden, kara tahta ve bir öğretmenle oluyordu. Ama şimdi, meselâ Endüstri Meslek liselerini bilgisayarla donatmazsanız, oradan mezun olanı piyasa çalıştırır mı?" Orta öğretimi tamamlayan gençlerden ancak % 9'unun 4 yıllık lisans eğitimi veren üniversitelere gidebildiğini, geri kalanının, Açık Öğretim'de veyahut 2 yıllık yüksek okullarda okuyabildiğini hatırlatan Milli Eğitim Bakanı, Meslek Yüksek okullarının kalitesinin arttırılmasının bu yüzden çok önemli olduğunu söyledi. Çelik, "Meslek Yüksek okullarında 370 bin öğrenci var. Eğitim kalitesi o kadar düşük ki, buraları mesleksizlik yüksek okulu olarak bile nitelendirebiliriz" dedi. "Meslek yüksek okullarını düzgün hale getirdiğimiz zaman, insanlar üniversiteye gitmek için can atmayacak, böylece üniversite kapılarında da yığılma azalacak" diye konuştu.
İlk öğretimde yönlendirme
Çelik, ilk öğretimde 4. ve 5. sınıfta rehber öğretmenler denetiminde gençlerin eğilimlerine göre yönlendirme yapılacağını, böylece şu anda sadece öğrencilere psikolojik yardım veren rehber öğretmenlerin gerçek işlevlerini yerine getirebileceğini söyledi. Çelik, bu konuda da şu bilgileri verdi: "Öğrenci hâkim zekâsına göre yönlendirilecek. Biz bilgisayar ve yabancı dil bilen insan yetiştirmeliyiz. Çocuk, bilişime mi meraklı, yabancı dile mi eğilimli, rehberlik sistemi çerçevesinde tercihini daha ilk öğretimde yapacak. Bizim şu anda nitelikli liselerimizin hepsi 4 yıllıktır. Bütün Anadolu liseleri, Anadolu Endüstri Meslek liseleri, Kadıköy Anadolu Lisesi, Galatasaray Lisesi... buralara giden çocuklar eğitimlerini 3 yıl içinde tamamlamıyor. Şimdi biz, hem genel liseleri, hem de meslek liselerinin tümünü 4 yıla çıkarıyoruz. Birinci sınıf hepsinde ortak olacak; temel bir formasyon alacak öğrenci. Birinci sınıftan sonra tercihini yapacak, ya üniversiteye gidecek şekilde kendini hazırlayacak, ya da bir mesleğe yönelecek. Meslek lisesinde okuyan öğrenci de, genel liseye geçebilecek, genel lisede okuyan da meslek lisesine devam edebilecek. Aynı zamanda meslek lisesi mezunu olduktan sonra da, isteyen fark derslerini vererek, genel lise mezunu olacak. Şu anda kanunbir engel yok ama, uygulamada var."
Kaynak : www.tercumangazete.com