Turizmciler lejyoneri tartışıyor
Abone olAntalya'nın Kemer İlçesi'nde yerli ve yabancı turizmciler, büyük tehtit olarak gördükleri lejyoner hastalığını tartışacak.
Kemer İlçesi Göynük Beldesi Mirage Park Resort Hotel'de cuma
günü saat 13:00'de Akdeniz Turistik Otelciler Birliği (AKTOB)
Başkanı Osman Ayık tarafından açılacak seminerde yurtiçi ve
yurtdışından bir çok turizmcinin iştirakı ile özellikle turizm için
bir tehdit unsuru olarak gösterilen lejyoner hastalığı ile ilgili
alınması gereken önlemler ve daha önce çeşitli ülkelerde alınan
tedbirler tartışılacak. Lejyonella hastalığının kısa bir
tarihçesinin de anlatılacağı toplantıda, AB ülklelerinde lejyoner
enfeksiyonları, lejyoner hastalığının riskleri ile nasıl başa
çıkılabileceği, destinasyon olarak Türkiye gibi konular
anlatılacak. Seminere konuşmacı olarak THL yetkilisi Tony Korrigan,
Jet Air'den Freddy Dobbelere, TUİ Hollanda'dan Begrt Rook ve
EWDLI'den John Lee katılacak. Toplantıya turistik tesislerde
görevli çok sayıda üst düzey yönetici ve personelin katılması
bekleniyor. LEJYONER HASTALIĞI NEDİR? Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp
Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Tümer Vural, lejyoner hastalığının ilk olarak,
1976 yılında Philadelphia'da "Amerikan Lejyon Kongresi" sırasında
otelde kalmakta olan katılımcılar arasında görüldüğünü belirtti.
Hastalığa neden olan bakterinin, o güne dek bilinen hiçbir
bakteriye benzemediğini vurgulayan Prof. Dr. Tümer Vural,
hastalığın, hem salgından etkilenen gruba ithafen hem de
akciğerlerde enfeksiyon oluşturduğu için "Lejyoner Hastalığı"
(Ligionella Pneumophilla) olarak adlandırıldığını kaydetti.
Zatürree belirtileri gösteren söz konusu hastalığın yüksek ateş,
baş ağrısı ve kas ağrıları ile başlayıp kuru öksürük ile
geliştiğine dikkat çeken Prof. Vural, "Hastaların üçte birinde
ishal oluşur. Lejyoner hastalığı, bir veya birkaç antibiyotik ile
tedavi edilebilir" dedi. Prof. Dr. Tümer Vural, hastalığın okul,
hastane, kışla ve otel gibi merkezi soğutma ve sıcak su sistemine
sahip binalarda daha sık görüldüğüne dikkat çekerek, hastalıkta
ölüm oranının yüzde 15'e kadar çıktığını söyledi. Vakaların,
genellikle yaz ve sonbahar aylarında arttığını anlatan Prof. Vural,
"Özellikle son dönemde Türkiye'de de adını duyuran bu hastalık,
sadece turistlerin değil, turizm sektöründe, özellikle hastane,
okul, kışla gibi büyük binalarda çalışan ve aynı çevreyi paylaşan
diğer insanların da sağlığını etkilemektedir" diye konuştu.