Turhan Çömez birkez daha sahnede
Abone olHükümetin çizdiği pembe tablo, hükemetin bir temsilcisi tarafından böyle çürütüldü.
Ekonomik göstergeler ile ilgili Başta Başbakan Erdoğan olmak
üzere, hükümetin çizdiği tablo, hükümetin bir temsilcisi tarafından
yalanlandı. Köyleri tek tek dolaşan AK Parti'nin muhalif ismi
Turhan Çömez, vatandaşın feryadını kameraya kaydettirdi. Başbakan'a
konu ile ilgili mektup göndermeye hazırlanan Çömez, köylünün içler
acısı halini Sabah'tan Yavuz Donat'a anlattı.
Başbakan'a mektup
Geçen hafta Çanakkale'nin Çan ilçesinde
"genç bir gazeteci" gördük... Temiz, pak giyimli, cin gibi...
Elinde bir fotoğraf makinesi.
Resim çekiyor.
Not alıyor.
"Seramik Bayramı" na katılan bakanlardan biri merak etti "hangi
gazetenin muhabiri olduğunu" sordu.
-Efendim ben AK Parti Balıkesir Milletvekili Sayın Dr. Turhan
Çömez'in muhabiriyim.
"Bayram töreninde" protokole özel bir yer ayrılmıştı.
Biz "ikinci sıraya" oturduk.
Önümüzde İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ile Adalet Bakanı Cemil
Çiçek vardı.
Yanımızdaki koltuk boştu.
Biraz sonra Balıkesir Milletvekili Dr. Turhan Çömez geldi.
"Boş koltuğa" da onu oturttular.
-Turhan bey, Balıkesir nasıl?
-Tam 40 köy dolaştım... Bugün de dolaşıyordum... Onun için
Çanakkale'deki bu törene biraz geciktim... Balıkesir köyleri iyi
değil.
-Neden?
-Köylü zor durumda... Konuştuğum köylülerle resim çektirdim...
Söylediklerini kameraya aldırdım.
-Ne diyorlar?
-Köylü diyor ki... 2002'de 3 kilo buğday satıp, 1 litre mazot
alıyordum... Şimdi 1 litre mazot için 7 kilo buğday satıyorum.
-Başka?
-Köylü diyor ki... Traktörün deposunu doldurmam için yarım ton
buğday satmam lazım.
-Başka?
-Yem fiyatları son 2 ayda yüzde 25 artmış... Ama süt fiyatı
aynı.
Dr. Turhan Çömez:
-1 hafta, 10 gün sonra sayın Başbakan'ımıza bir mektup
yazacağım.
-Ne diyeceksiniz?
-Kırsal kesimin durumunu anlatacağım... Köylüye sahip çıkalım
diyeceğim.
Dr. Turhan Çömez iktidar partisi
içindeki "farklı renklerden." "Değişik seslerden."
Eleştirilerini "yüksek sesle" söyleyenlerden.
Onun anlattıklarına "hadi canım sen de" diye de bakılabilir.
Ciddi ciddi "kulak da verilebilir."
Bizim önerimiz "kulak verilmesi."
Tören bitince topluca yemeğe
geçildi.
"Kimin, nereye oturacağı" önceden belirlenmişti.
"Bize ayrılan yere" oturduk.
Yanımızda yine Balıkesir'den gelen bir konuk vardı:
Balıkesir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Rona Yırcalı.
Rona beyi "anlatmaya gerek yok."
Zira siyasetle veya ekonomiyle ilgilenenlerin onu "tanımamasına,
bilmemesine" imkan yok.
"Babadan sanayici."
-Rona bey, Balıkesir ne durumda?
-Üretici sıkıntıda... Bu sıkıntı ister istemez kasabadaki, kentteki
esnafa yansıyor.
-Hayvancılıkla uğraşanların sorunları var mı?
-Tavukçuluk sektörü kuş gribinin altında ezildi... Yeni yeni
toparlanmaya çalışıyor... Diğerleri de iyi değil... Hayvancılıkla
uğraşan, sütten para kazanamıyor.
Rona Yırcalı:
-Türkiye'nin 500 büyüğü açıklandı... İlk 500'ün karlarında düşme
var... Ama bence daha önemlisi Türkiye'nin ikinci 500 büyüğünün
durumu.
-İncelediniz mi?
-Elbette... Sıkıntıları var.
Çanakkale'de "başkalarını da" dinledik ama...
Dr. Çömez ile Yırcalı'nın sözleri "bütün anlatılanların
tercümesi."
Yazı: Yavuz Donat
Kaynak: