TÜPRAŞ'ı neden söndürdün cezası
Abone olDevleti 4 milyar dolar zarardan kurtaran ve TÜPRAŞ'tan 1.2 milyon dolar alacağı olan mucit şimdi iflasın eşiğinde.
Kemal Karadağ, 17 Ağustos 1999’da meydana gelen deprem sonrası
çıkan TÜPRAŞ yangınını Malatya’daki fabrikasında ürettiği KERA–X
isimli kimyasal malzeme ile söndürmüştü. Karadağ, devletten
parasını alamadığı gibi hakkında iki dava açıldı. İflas eden ve
mallarına haciz gelen Karadağ, Ankara’daki fabrikasını kapatmak
zorunda kaldı. Yangını söndürmek için o dönemin parası ile 280
milyar liralık kimyasal malzeme kullanan Karadağ’a, Kocaeli
Koordinatör Valiliği tarafından 40 bin dolar para ödendi. Maliye
Bakanlığı, faturayı geç kestiği gerekçesi ile usulsüz evrak tanzim
etmekten Karadağ’a 80 milyar lira para cezası verdi. Karadağ ise
Kocaeli Koordinatör Valiliği’nin yangından 3 ay sonra kurulduğuna
işaret ederek, “Olmayan bir kuruma ben nasıl fatura kesebilirdim?”
diyor. TÜPRAŞ’tan o günkü kurdan 1 milyon 200 bin dolar alacağı
bulunduğunu ifade eden Kemal Karadağ, bu parayı alabilmesi için
dava açması, dava açabilmesi için de 150 milyar lira harç yatırması
gerektiğini kaydetti. Maliye Bakanlığı ise Kemal Karadağ’ın
iddialarında tutarsızlıklar olduğunu açıkladı. Yaptığı buluşlara
20’ye yakın ülkeden üretim talebi gelen, gerek formülü gerekse
kendisi birçok ülke tarafından istenen Karadağ, olumsuzluklara
rağmen icatlarına hâlâ Türkiye’de patent almak ve üretmek için
direniyor. Karadağ, 12–13 bin dolar gerektiği için, yangınların
kısa sürede sönmesini sağlayan KERA–X isimli kimyasal maddeye 12
yıldır patent alamadı. Kemal Karadağ, dünyada yangın söndürme
sektöründe 6 milyar dolarlık pazar bulunduğunu, ürünlerinin
üretilmesi halinde bu pazardan Türkiye’nin büyük pay alabileceğini
belirtiyor. Karadağ’ın ürününe Sanayi Bakanlığı ve Türk
Standartları Enstitüsü petrol istasyonlarındaki yangına müdahale
etmesi için yeterlilik ve TSE belgesi verdi; Orman Bakanlığı ise
orman yangınlarında kullanmak için ‘yeterlilik’ vermedi. Kemal
Karadağ, TÜPRAŞ yangınına, olağanüstü toplanan Bakanlar Kurulu
kararı ile müdahale ettiğini, Malatya’dan valiliğin talimatı ve
emniyet müdürlüğü aracılığıyla malzemelerinin getirilerek yangını
söndürdüklerini söyledi. Karadağ, “Bakanlar Kurulu’nda bütün
harcamalarımın karşılanacağı söylenmişti. Bize sözlü taahhütte
bulundular. Dönemin başbakanı Sayın Ecevit beni telefonla aradı,
onunla görüştük. Sonra da Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan
aradı. Ortada bir milli felaket vardı. Devletin en üst düzey
insanlarının sözleri vardı. Böyle bir durumda ekonomik durumu ön
plana çıkarmak uygun olmazdı. Gidip müdahale ettik. Söndürdük; ama
verilen sözler unutuldu.” dedi. TÜPRAŞ’a o tarihin parası ile 280
milyar lira değerinde kimyasal malzeme döktüklerini ifade eden
Karadağ, daha sonra iki mahkemede yargılanmaya başlamış. Karadağ,
giderleri ödenmeyince Ankara’ya gittiğini ve kendisinin Kocaeli
koordinatör valisine gönderildiğini belirterek, yaşadıklarını şöyle
anlattı: “Bize orada 40 bin dolar para ödediler. Meğer
depremzedenin parasını bize ödemişler. Aradan 8–9 ay zaman geçti,
Maliye Bakanlığı’ndan aradılar ve faturayı geç kestiğimizden dolayı
usulsüz evrak düzenlediğimizi belirttiler, 80 milyara yakın ceza
kestiler. Kocaeli Koordinatör Valiliği yangından 3 ay sonra
kuruldu. Olmayan bir kuruma ben nasıl fatura kesebilirdim? Hakkımda
dava açıldı. Şimdi Malatya Asliye Ceza Mahkemesi ve Malatya Vergi
Mahkemesi'nde yargılanıyorum.” İşyeri soyulan, kimyasal madde
formülleri çalınan Karadağ’ın işleri yaşadıkları olumsuzluklar
sebebiyle küçülmüş. Ankara’daki fabrikasını kapattığını ve eşinden
boşandığını, ailesinin dağıldığını belirten Karadağ, devletten o
tarihteki kurdan 1 milyon 200 bin dolar alacağı bulunduğunu öne
sürdü. Parayı tahsil için dava açması, bunun için ise 150 milyara
yakın harç yatırması gerektiğini belirten Karadağ “Zaten iflas
etmişim, parayı nereden bulayım? Benim adıma örtülü ödenekten 2
trilyon lira para çekilmiş. Ben bu parayı almadım, bu para o zaman
kimin cebine gitti bilmiyorum.” iddiasında bulundu. Malatya’daki
fabrikasında KERA–X isimli kimyasal maddeyi üretmeye devam eden
Karadağ, orman yangınları konusunda da iddialı konuştu. 10 gün
sürecek yangını kendi ürettiği kimyasal ile 10 saatte
söndürebileceğini dile getiren Karadağ, “Son olarak Muğla Bodrum’da
yangın çıktı. Orman ve İçişleri bakanlıklarını aradım, ilgili
kimseye ulaşamadım. Ülkenin ormanları yanıyor. Alsınlar istedikleri
kadar kimyasal maddemi kullansınlar diyecektim. Devlete ait
kurumlardan çok özel şirketler ve İsrail kimyasal madde ile
ilgileniyor. Ama İsrail’e formülü ömür boyu peşimden gelseler
vermem.” diye konuştu. Orman Bakanlığı’nın orman yangınlarına
müdahale sırasında kullandığı kimyasalları ABD ve Kanada
firmalarından aldığını söyleyen Karadağ’a Malatya–Elazığ arasındaki
NATO’ya ait boru hattında çıkan yangını 14 dakikada söndürdüğü için
NATO tarafından teşekkür belgesi verildi. 5 gün boyunca Marmara
Bölgesi’ni tehdit etti 17 Ağustos 1999 günü meydana gelen Marmara
Depremi’nde Türkiye’nin stratejik tesisi olan TÜPRAŞ İzmit
Rafirenisi’nde yangın çıktı. Yangın, deprem şoku üzerine bir de
bölgenin tahliyesi ihtimalini gündeme getirdi. Depremden sonra 5
gün boyunca yanan tanklar uzun süren çalışmalar sonucu
söndürülebildi. Depremden sonra yapılan incelemelerde yangının ilk
olarak 19–25 plant diye adlandırılan bölge ile 200 kodlu tanklarda
başladığı belirlendi. 115 metrelik bacanın tanklardan birinin
üstüne yıkılması ilk kıvılcımı çakmıştı. Tanklardan yüzde 90’ı
depremlerden zarar gördü. İstanbul, İzmit ve bölgenin değişik
yerlerinden itfaiye desteği, Alman ve Bulgar uzman söndürme
ekiplerinin de katıldığı operasyonla yangın ancak 5. günün sonunda
söndürülebildi. Osman Balcı ve Çetin Çifçi'nin özel haberi Kaynak:
Zaman Gazetesi