Tüpraş, ihalesiz gizli satıldı!
Abone olTüpraş, önceki gün 'koç gibi' fiyata satılırken, madalyonun bir de diğer yüzü var. Mart ayı sonunda Tüpraş'ın yüzde 14'ü ihale yapılmadan yabancılara satıldı!
İki gündür ekonomi gündemi Tüpraş ihalesinin başarılarından
bahsederken, Vatan yazarı Necati Doğru Tüpraş'ın satışının stratjik
önemine dikkat çekiyor. Doğru, Tüpraş'ın Mart ayı sonunda ihale
yapılmadan yabancılara satışına işaret ediyor. İşte Doğru'nun
yazısı...
Necati DOĞRU
Vatan
Bir sevinç... Bir coşku... Bir neşe... Devlet en değerli malını
elden çıkardı. Gazeteler ve TV'ler dün "bayram sevinci"
manşetleriyle haberi "TÜPRAŞ'a Koç gibi fiyat..." diye
duyurdular.
Helal olsun Koç'a! Diye yazılar yazıldı.
Yağcılık tavan yaptı. Borsa coştu.
Koç'un yöneticileri ve sahipleri içlerinden; "Ortadoğu bölgesinde
rafineri sıkıntısı çekilirken elinde 4 rafinerisi olan, yılda
yaklaşık 12 milyar dolar ciro yapan, Türkiye'nin en kârlı, en
verimli, en çok vergi veren kuruluşunu satın aldık... Yine de bize
bravo çekiyorlar. Ne kadar iyi insanımız var" demişlerdir.
Önerim var: Bayram ilan edelim!
23 Nisan gibi... 19 Mayıs gibi...
Bu da "TÜPRAŞ'ın özel ellere geçiş milli bayramı" olsun!
Çünkü dönemeçtir.
TÜPRAŞ'ın satılması ve büyük çoğunluğuyla bizim milli sermayenin
eline geçmiş olması Ankara'da 80 yıllık devletçiliğin "ekonomiden
artık tamamen çekildiğinin" nişanıdır. 80 yıl önce; "Ankara...
Ankara... Güzel Ankara... Senden yardım umar her düşen dara..."
şiirleriyle kurulan devlet bugün, "Ankara... Ankara... Güzel
Ankara... Sattı TÜPRAŞ'ı... Kurtuldu bahtı kara..." noktasında
geldi.
Bahtı kara: Talihsiz demek..
Kısmetsiz insan... İşi ters giden...
Yıllardır halkın "kısmetsiz, talihsiz, işleri kötü ve muasır
medeniyet düzeyine çıkamamış olması" hep devletin ekonomide eli
bulunmasına bağlanmıştı.
Güzel de bu satışın altından bir de "Gece zengini yaratma hikâyesi"
çıkıverdi. Bu yılın mart ayı sonunda TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'sına
denk gelen hisse senetleri Global Menkul Değerler adlı bir aracı
kurumun 6 müşterisine satıldı.
Yabancı fonlardı.
İsimleri şunlardı:
Global Securities, Nordic Pasific, Singapore Investment, Viclov
Holding Ltd., Baer Emerging, Diversifed Emerging. Bu 6 fonun
arkasında da bir Musevi iş adamı Sami Ofer'in bulunduğu yazıldı.
Alıcılar TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'lık hissesine 446 milyon dolar
vermişlerdi. Bir ay sonra da TÜPRAŞ'ın yıllık kârından paylarına
düşen 58 milyon dolar temettüyü (kâr payı) almışlardı. Ve dün
Koç'un TÜPRAŞ'ın yüzde 51'lik hisesine 4 milyar 140 milyon dolar
vermesiyle bu fonların elinde tuttuğu TÜPRAŞ hisselerinin değeri 1
milyar 200 bin dolara çıktı. Hisseler devlette kalsaydı, yaklaşık
800 milyon dolar devletin kasasına girecekti.
Şimdi kritik soru şu:
Hisseler, yabancılara nasıl satıldı? Geceyarısı mı satıldı?
İhalesiz mi satıldı?
Niçin ihalesiz satıldı? Satıştan hangi bakan haberliydi? Hangi
bakan, "Satın TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76 hissesini altı yabancı fona"
diye olur verdi? Başbakan bu "olur"dan haberli miydi?
Ankara... Ankara... Güzel Ankara... Bir cevap ver de görelim
Ankara...
Yarın: Ankara'nın yüce divanlık yolsuzluk üretimi de bitecek
mi?