Tümamiral Şişlioğlu'na Balyoz şoku!

Abone ol

"Balyoz Planı"davasında gözaltına alınan Tümamiral Şişlioğlu ile birlikte 5 asker tutuklandı

''Balyoz Planı'' soruşturması kapsamında sevk edildikleri mahkemece sorgulanan 5 askerden, Tümamiral Mücahit Şişlioğlu'nun da aralarında bulunduğu 4'ü tutuklandı.

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde, ''Balyoz Planı'' soruşturmasını yürüten özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Ayar tarafından ifadeleri alındıktan sonra İstanbul Nöbetçi 13. Ağır Ceza Mahkemesine sevk edilen 5 askerin sorgusu tamamlandı.

Nöbetçi hakimlik, Tümamiral Mücahit Şişlioğlu, Albay Hüseyin Çınar ile Yarbaylar Oğuz Türksoy ve Cenk Hatunoğlu'nun tutuklanmasına karar verdi. Binbaşı Ö.E. ise serbest bırakıldı.

Sabah saatlerinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine getirilen 7 kişiden, emekli bir askerin de aralarında bulunduğu 2'si savcılıkça yapılan sorgulamanın ardından serbest bırakılmıştı.

''Balyoz Planı'' soruşturması kapsamında bugüne kadar, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı, Korgeneraller Korcan Pulatsü ve Ziya Güler ile Hava Harp Okulu Komutanı Tümgeneral İsmail Taş'ın da aralarında yer aldığı toplam 25 kişi tutuklanmış oldu.

MAHKEMEYE İTİRAZ EDİLDİ

''Balyoz Planı'' soruşturması kapsamında tutuklanan 4 muvazzaf askerden Tümamiral Mücahit Şişlioğlu'nun avukatı Kemal Nevzat Güleşen, mahkemeye itiraz dilekçesi sundu.

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde, İstanbul Nöbetçi 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından sorgulandıktan sonra iki yarbay ve bir albayla beraber ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek'' suçundan tutuklanan Harp Filosu Komutanı Tümamiral Şişlioğlu'nun avukatı Güleşen, mahkemeye itiraz dilekçesi verdi.

AA muhabirine açıklama yapan Güleşen, müvekkilinin tamamen sahte dokümanlar neticesinde, haksız yere tutuklandığını savundu. Güleşen, tüm akademik eğitimini birincilik veya ikincilikle bitiren Şişlioğlu'nun hükümeti devirmek bir yana, hükümetle son derece uyumlu çalıştığını belirterek, müvekkiline komplo kurulduğunu iddia etti.

Avukat Güleşen, KKTC ile ilgili hazırlanan Annan Planına, dönemin Dışişleri Bakanı olan şimdiki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün kabulden yana tavır koyduğunu ve TSK'nın çekinceleri olmasına rağmen dönemin görevlisi Tümamiral Şişlioğlu'nun da Gül'e destek vererek, planın kabulü yönünde çalıştığını söyledi.

Planın kabul edilmesiyle birlikte Türkiye'nin uluslararası prestijinin arttığını ifade eden Güleşen, dönemin hükümetiyle böylesine uyumlu çalışan bir askerin hükümeti devirme gibi bir düşünce taşımasının söz konusu olamayacağını savundu.

Müvekkili Şişlioğlu'nun savunmasının da bu yönde olduğunu bildiren avukat Güleşen, iddianamenin kabulü ve davanın açılmasının ardından, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile dönemin yetkililerini tanık olarak duruşmaya çağıracaklarını kaydetti.

GENELKURMAY'A JENERİK SENARYO SORULDU

''Balyoz Planı'' davasında mahkeme heyeti, Genelkurmay Başkanlığına yazı yazılarak, askeri usul ve kurallara uygun yapılan bir plan seminer çalışması, jenerik senaryo ya da harp oyununda gerçek kişi ya da kurum ismi, parti ya da ülke adının kullanıp kullanılamayacağı, güncel konuların konuşulup konuşulamayacağı hususunda bilgi verilmesinin istenmesini kararlaştırdı.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan Ali Deniz Kutluk, suçlamaları reddetti. Kutluk, bugün doğum günü olduğunu ve 61 yaşına girdiğini söyledi.

Duruşmada daha sonra verilen aranın ardından sanık ve avukatların taleplerine ilişkin alınan ara kararlar, Başkan Ömer Diken tarafından okundu.

Buna göre mahkeme heyeti, Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığına yazı yazılarak, 2002-2003 yıllarında 1. Ordu Komutanlığında yapılan plan seminer çalışmalarına ilişkin yazışmalar ve gönderilen mesaj emirleri ile tatbikat planlama faaliyetleriyle ilgili emirlerin tasdikli birer suretinin gönderilmesini istedi.

Genelkurmay Başkanlığından, 2002-2003 yıllarında 1. Ordu Komutanlığına bağlı angaje birlik olup olmadığı, angaje birlik olması halinde söz konusu tarihlerde görev yerlerinin neresi olduğu hususunda bilgi verilmesini isteyen mahkeme heyeti, yine aynı kurumdan askeri usul ve kurallara uygun yapılan bir plan seminer çalışması, plan çalışması, jenerik senaryo ya da harp oyununda gerçek kişi ya da kurum ismi, grup, parti ya da ülke adının kullanıp kullanılamayacağı, güncel konuların konuşulup konuşulamayacağı hususunda bilgi verilmesinin istenmesini kararlaştırdı.

Sanık ve avukatları tarafından savunmalar sırasında atılı suçlara delil olarak dosyaya eklenen verilerin, bir kısım bilgi ve belgelerin kötü niyetli kişiler tarafından sahte olarak düzenlenmiş olduğunun iddia edildiğini belirten mahkeme heyeti, bu iddialar doğrultusunda askeri savcılıklarca soruşturma yapılıp yapılmadığının, yapılmışsa sonucunun bildirilmesi için Genelkurmay Başkanlığına yazı yazılmasına hükmetti.

Mahkeme heyeti, yine Genelkurmay Başkanlığına yazı yazılarak, TSK'da Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesi, Türkiye'nin Milli Askeri Strateji Belgesi, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi, Sıkıyönetim Uygulamaları Yönergesi, Geri Bölge Harekat Talimnamesi, Toplumsal Olaylarda Askeri Birliklerin Kullanılması Talimnamesi, EMASYA Protokolü ile Arşiv Yönergesinin 2002-2003 yıllarında yürürlükte bulunan halleri ile mahkemeye gönderilmesini istedi.

BAŞKAN'DAN ÇETİN DOĞAN'A UYARI

''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' davasında dinlenilen gizli tanık 'Efe'nin ifadesinin yer aldığı duruşma tutanağının onaylı bir suretinin de İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinden istenilmesine hükmeden mahkeme heyeti, yine ''Ergenekon'' davası sanıklarından Levent Göktaş'ın avukatlık bürosunda ele geçirilen 51 No'lu DVD'de yer alan sanık Metin Yavuz Yalçın'a ait olduğu iddia edilen ses kaydının bulunduğu bölümün CD ortamında gönderilmesinin istenmesini kararlaştırdı.

Mahkeme heyeti, İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinin adli emanetinde bulunan 19 adet CD'nin toplu halde ve ayrı ayrı iç kısımları görülecek şekilde renkli fotoğrafları çektirilerek talep eden sanık ve avukatlarına verilmesini hükme bağladı.

Tahliye taleplerini reddeden mahkeme heyeti, duruşmayı 18 Ağustos 2011'e erteledi. Mahkeme, 19, 22, 23, 25 ve 26 Ağustos 2011'de de duruşmaların yapılmasına hükmetti.

Bu arada, Başkan Diken ara kararları okurken tutuklu sanık Çetin Doğan'a hitaben, ''Mahkemeye karşı kafanızı sallamayın. Dışarı atarım'' diyerek, CMK'nın ilgili maddesini uygulayabileceğini söyleyip, uyarıda bulundu.

''Adalet mülkün temeli'' diyen Doğan'a Başkan Diken, ''Evet. Biz de Türk milleti adına karar veriyoruz. Siz de sanık olarak bulunuyorsunuz'' yanıtını verdi.

Günün Önemli Haberleri