Tüketici kredisi artışına önlem

NTV-MSNBC'nin haberine göre, Ekonomi yönetimi, tüketici kredisi kullanımı artışını frenlemek üzere KKDF’nin artırılmasını da içeren önlem paketi üzerinde çalışıyor. AKP Hükümeti, Uluslararası Para Fonu’nun da “yakından izlenmeli” diyerek dikkat çektiği tüketici kredilerindeki artışın frenlenmesi için harekete geçti. Ekonomi yönetimi, Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu kesintisinin artırılmasını da içeren bir dizi tedbir üzerinde çalışmaya başladı. Ekonomi yönetimi, son gelişmeleri değerlendirmek üzere önceki gün bir araya geldi. Maliye Bakanlığı’nda yapılan ve Hazine, Merkez Bankası, Devlet Planlama Teşkilatı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan yetkililerin katıldığı toplantıda, döviz kurlarındaki gelişmelerden ithalattaki artış ve tüketici kredisi kullanımına ilişkin gelişmelere kadar birçok konu tartışıldı. KKDF’YE YENİ DÜZENLEME GÜNDEMDE Edinilen bilgilere göre, toplantıda ağırlıklı olarak ihtalattaki artış ve tüketici kredilerinin artıştaki etkisi üzerinde duruldu. Ekonomi yönetimi, IMF’nin de son gözden geçirme çalışmaları sırasında dikkat çektiği tüketici kredilerindeki artışın önlenmesi için çözüm bulunmasında mutabık kalırken, ekonomik programa zarar vermeyecek tedbirlerin geliştirilmesi kararlaştırıldı. Bu çerçevede özellikle Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu kesintilerinin yeniden düzenlenmesi gündeme geldi. Şu anda tüketici kredilerinde yüzde 10, ticari kredilerde ise yüzde 3 olan Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu kesintisinin, ticari kredilerde aynen devam etmesi ve bütçe kanunu ile ilan edildiği gibi yılın ikinci yarısında sıfırlanması yönünde görüş bildirilirken, tüketici kredilerinde kesintinin artması sözkonusu olabilecek. Fon kesintisinin artırılması konusunda nihai karar yetkisi Maliye Bakanlığı’nda bulunurken bu konuda tüketici eğilimlerinin net bilinmemesi nedeniyle çalışmaların bir süre daha devam edeceği belirtildi. Tüketici kredilerindeki artışın bankalar açısından sorun yaratabileceğine de dikkat çekilen çalışmalarda sorunun özellikle kredilerin geri dönüşü ve likit kalma açısından yaşanabileceğine işaret edildi. Bu arada, ithalattaki artışın önlenmesi için vergi düzenlemelerinin de gündeme gelebileceğine dikkat çekilirken; bu konuda Dünya Ticaret Örgütü ve Avrupa Birliği normlarının da belirleyici olduğu vurgulandı.