Tuğrul Türkeş: Babam hayatta olsaydı...
Abone olAK Parti Ankara milletvekili adayı Tuğrul Türkeş, MHP tabanından büyük destek aldığını söyledi.
AK Parti Ankara milletvekili adayı Tuğrul Türkeş, "Eğer
rahmetli Türkeş hayatta olsaydı, bir AK Parti-MHP koalisyonunun
kurulması 10 Haziranı geçmezdi" dedi.
Türkeş, MHP teşkilatından ve partililerden büyük destek gördüğünü belirterek "Hemen hepsi, 'Helal olsun, Rahmetli yaşasaydı, o da böyle yapardı' dediler." diye konuştu.
Seçim hükümetinde bakanlık teklifini kabul ederek MHP'den ihraç edilen Türkeş'ten Bahçeli'yi kızdıracak açıklamalar. AK Parti saflarında siyasete devam eden Türkeş, Yeni Şafak gazetesinden Nil Gülsüm'e konuştu. İşte o röportajdan bir bölüm:
TABANDA KAYMA İHTİMALİ
Geçtiğimiz günlerde Sayın Bahçeli seçimden sonra AK Parti
ile koalisyona girebileceklerini söyledi. Bu sözleri nasıl
değerlendirirsiniz?
Son zamanlarda MHP tabanında bu koalisyonun kurulamamasının
şikayeti ve rahatsızlığı var. Bu da tabanda bir kayma ihtimalini
ortaya çıkarıyor. Sayın Bahçeli de bu kaymayı engellemek için bu
beyanda bulunuyor. Fakat ben kanaatlerinin değiştiğini sanmıyorum.
Bir an için kanaatlerinin değiştiğini varsayarsak, o zaman ne diye
seçime gidiyoruz? Madem Sayın Bahçeli ve MHP üst yönetimi AK Parti
ile koalisyona gidecekti, bu seçime ne gerek vardı?
TÜRKEŞ HAYATTA OLSA KOALİSYON KURULURDU
Rahmetli Alparslan Türkeş hayatta olsaydı ortaya çıkan
tablo karşısında nasıl bir tavır takınırdı?
Benim rahmetli babam ile ilişkim baba-oğul ilişkisinin de ötesinde
bir usta-çırak ilişkisiydi. Rahmetli Türkeş hayatta olsaydı ve
siyasi tablo bu şekilde olsaydı, seçim akşamı Sayın Davutoğlu'nu
arayıp tebrik eder ve ona 'Yavrum, yarın olmasa bile ondan sonra
bir araya gelelim ve durumu konuşalım' derdi. Bunu rahmetli Türkeş
ile yaşamış herkes bilir. Ben varsayımlara pek prim vermem, ama
tabloyu ortaya koymak için söylüyorum; Eğer rahmetli Türkeş hayatta
olsaydı, bir AK Parti-MHP koalisyonunun kurulması 10 Haziranı
geçmezdi.
MHP'Lİ YÖNETİCİLERİN OYUNUNU BOZDUM
Siz de bu yaklaşım doğrultusunda mı seçim hükümetine
girdiniz?
Seçim bitmiş ve yeni bir koalisyon da kurulamamış. Bu şartlar
altında anayasa, geçici bir seçim hükümetinin kurulmasını şart
koşuyor. Yani, bir önceki hükümet anayasal olarak yerini meşru bir
seçim hükümetine bırakmak zorunda. Bu seçim hükümetinin meşruiyeti
de bütün partilerden temsilcilerin yer almasından kaynaklanıyor.
Diğer partilerin sayın yöneticileri, AK Parti'yi zora sokmak için
bu seçim hükümetinin meşruiyetini riske ettiler. Ben bunu görerek;
anayasal, yasal ve meşru bu seçim hükümetine girdim. Bunun üzerine
MHP'nin saygıdeğer yöneticileri de oyunları bozulduğu için yasal
olmayan yollardan beni partimden ihraç ettiler.
PARTİNİN SORUNU TEPEDEKİ 50 İSİM
MHP'den bu kararınıza karşı yönetim kademesinde aşırı bir
tepki oldu. Genel olarak durum nasıldı peki?
Tabandan, teşkilatlardan ve babamın döneminde siyaset yapmış
partililerden büyük destek gördüm. Hemen hepsi, 'Helal olsun,
Rahmetli yaşasaydı, o da böyle yapardı' dediler. MHP'nin sorunu, en
fazla 50-100 kişilik tepe yöneticilerinin tavrıdır. İktidarı
hedeflemeyen, kendi makamları için yaşayan insanlar, o camiaya
zarar veriyor.