Tuğçe Kazaz'dan 'paralel' açıklama
Abone ol2008-2010 yılları arasında yasadışı dinlenen isimler arasında yer aldığı belirtilen manken Tuğçe Kazaz, yazılı bir açıklama yaptı.
Ünlü manken Tuğçe Kazaz,
dün basında çıkan paralel yapı tarafından 2008-2010 yılları
arasında dinlendiğine dair haber üzerine açıklama yapma gereği
duyduğunu belirtti.
Kazaz açıklamasında, “Ben şeffaflık ve yaptığım iş ortada. Türkiye
Cumhuriyeti Devleti’nin yetkili makamları gerekli gerekçelerle beni
dinlemesinden rahatsız olmam ama benim rahatsız olduğum nokta daha
önce bu dinlemeleri 17 Aralık operasyonunda hükümete karşı yapan ve
kendini haklı göstermeye çalışan paralel yapının (ki burada beni
düşündüren madem ülkenin ve vatandaşın gerçekleri bilmesini
gerçekten tüm samimiyetiyle bilmesini isteyen bir grubun neden
seçimler bittikten sonra bunları açığa kavuşturmadığı ve devamını
getirmediğidir) sadece hükümete karşı olmadığını bu ülkede ön plana
çıkmış ve kendince bir şeyler yapmaya çalışan bir çok vatandaşı
yasa dışı gerekçelerle dinleyip kişisel hak ve özgürlüklerimize
saldırmış olması ve çıkan haberlerden okuduğum kadarıyla dış güçler
tarafından beslendiği yönünde olması. Böyle bir noktada hangi
amaçla olursa olsun, gördüğüm ülkemin ve milletimin bu tür
olaylarla bir şekilde kutuplaşmalar yaratılarak birlik ve
beraberliğinin bozulması hedefleniyor” ifadelerini kullandı.
Soma faciasının ikinci gününde, okuduğu haberlerden etkilenerek bütün programını iptal edip, bizzat ne olduğunu görmek için Soma’ya gittiğini kaydeden Kazaz, “Öncelikle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ı yaptığı çalışmalardan ve insanını sahiplenişinden dolayı tebrik ederim. Ne olursa olsun kaybedilenler geri gelmez ve ateş düştüğü yeri yakar. Ancak bu olay üzerinden böyle büyük bir acı anında, insanlarının acısı üzerinden üstelik yalan haberlerle siyaset yapılmasını doğru bulmuyorum. Tarih boyunca bu ülkeyi bölmek adına yapılan çalışmaların, değişik bir dönemde yine aynı şekilde karşımıza çıkıyor olması rahatsız edici. Burada olaylara doğrusal bir bakış açısıyla, iyice araştırarak ve verdiğimiz tepkilerin nerede neyi körüklediğini ve birçok dış gücün gözü olduğunu gizliden gizliye duyduğumuz kıymetli Türkiye coğrafyasında yaşayan kocaman bir ailenin partilerden bağımsız, insan olarak ne gibi zararlara uğradığını düşünerek hareket etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizin bu kadar ayrıştırılmaya çalışıldığı bir dönemde kişisel kızgınlıklarımız ve çıkarlarımızdan vazgeçip birlik ve beraberlik içinde Türkiye Cumhuriyeti’ni daha ileriye taşımamız gereken hayati bir süreçte olduğumuza inanıyorum. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti’nin genç bir vatandaşı olarak herkesi birlik ve beraberliğe çağrıda bulunmak istiyorum” açıklamasında bulundu.