TÜBİTAK'tan müjdeli haber
Abone olTÜBİTAK'ın gerçekleştiriği yeni proje ile deprem birkaç gün önceden tahmin edilebilecek hale geldi.
Deprem korkusuyla yaşayan Marmara'yı rahatlatacak projede önemli bir aşama kaydedildi.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın, 'Depremi önceden belirleyecek aşamaya geldiler' dediği TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı Prof. Dr. Naci Görür, projeyi AKŞAM'a anlattı. Prof. Dr. Görür, geliştirilen proje sayesinde, depremin yaşanacağı bölgeyi birkaç gün önceden tespit edecek düzeye geldiklerini bildirdi. 17 Ağustos Depremi sonrasında çalışmalarına hız veren TÜBİTAK-MAM, 2001 yılı mayıs ayında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile işbirliği yaparak 'Deprem Kestirimini Amaçlayan Yeni Metodların Uygulanması' projesi üzerinde yoğunlaştı. Proje çerçevesinde tüm Marmara Bölgesi'ndeki stratejik noktalara toplam 32 adet su gözlem ve toprak radon gazı ölçüm istasyonu kuruldu. İstasyonlardan alınan veriler düzenli olarak TÜBİTAK-MAM'daki ana bilgisayarda toplanarak, sismik aktiviteler ışığında değerlendirilmeye başlandı. Yapılan değerlendirmeler sonucunda, toprak radon gazı hareketinin depremlerden önce ciddi, sistematik ve güvenilir anomaliler verdiği sonucuna varıldı. Radon gazı artıyor TÜBİTAK-MAM Başkanı Görür, bazı radon istasyonlarındaki gözlemlerde, toprak radon gazı miktarında o bölgede depremden 2-3 gün önce bir artış gözlendiğini ve deprem sonrasında radon gazı seviyesinin normal değerlerine ulaştığını kaydetti. Radon gazı ölçümlerinde her istasyondan aynı sonuçların alınmadığını belirten Naci Görür, istasyonlarda termal ve fiziko kimyasal analizler yaptıklarını ifade ederek çalışmalarını şöyle anlattı: Toprak radon gazını ölçtüğümüz gibi, şimdilerde sudaki radon gazını da ölçer hale geldik. Aynı zamanda depremi dinlediğimiz sismik ağımız ve fayları uzaydan gözetleyip, deformasyonlarını ölçtüğümüz GPS ağımız da mevcut. Denizde de bazı ölmçümler ve gözlem yapıyoruz. Uzayda, elektromanyetik dalgalarla atmosferde deprem nedeniyle meydana gelebilecek değişimleri ölçüyoruz.' Tekirdağ'ı bildik Depremin önceden tahmini çalışmaları kapsamında büyük oranda başarı gösterdiklerini vurgulayan Görür, 'Depremi yüzde yüz biliyoruz demiyoruz ama, çok ilerlemeler kaydettik. Sistem işlemeye başladıktan sonra tahminlerde yüzde 50'nin üzerinde başarı sağladı. Tekirdağ ve Bandırma depremlerini bir hafta önceden bildik. Ancak kestiremediğimiz depremler de oldu' diye konuştu. Yeni projeyle depremin nerede olacağını bölge bazında söyleyebildiklerini vurgulayan Görür, 'Ancak tam nokta, depremin şiddeti ve zamanı konusunda eksikliklerimiz var' dedi. Naci Görür, 'Elde ettiğimiz bilgileri yönetimle paylaşabilecek düzeye geldik' derken, TÜBİTAK-MAM yetkililerinin önümüzdeki günlerde Marmara Bölgesi'ndeki illerin valileri ile bir araya gelerek, deprem tahminlerinin halka nasıl duyurulacağı konusundaki yöntemi tartışacakları belirtildi. Tübitak-MAM Sismolojik Gözlem Ağı TÜBİTAK-MAM, 17 Ağustos Depremi sonrasında ağırlık verdiği deprem araştırma çalışmaları kapsamında, Marmara Denizi çevresinde, karadaki bazı önemli noktalara 34 ayrı sismik gözlem istasyonu yerleştirdi. Bölgede meydana gelen depremlerin yeri ve zamanı ile depremi oluşturan faylar araştırılıyor. Radon Gözlem İstasyonu TÜBİTAK-MAM, Marmara Bölgesi'ndeki bazı hassas noktalara yerleştirdiği 8 adet Toprak Radon Gazı Gözlem İstasyonu ile radon gazındaki artış ve azalmaları düzenli olarak kaydediyor. İstasyonlardaki veri kayıt cihazları ile kaydedilen bilgiler, düzenli olarak merkezdeki ana bilgisayara aktarılarak değerlendiriliyor. Bir istasyondan günde 96 adet veri elde ediliyor. TÜBİTAK-MAM, daha sağlıklı veriler elde edebilmek amacıyla Radon Gözlem İstasyonları'nın sayısını daha da artırmayı planlıyor. 15 jeofizik özellik izlenmeli İstanbul Teknik Üniversitesi Jeofizik Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, depremlerin önceden tahmin edilmesi için yaklaşık 15 jeofizik özelliğin izlenmesi gerektiğini belirtti. Radon gazının 15 özellikten biri olduğunu vurgulayan 'Sadece bu gazın artış oranına bakarak deprem tahmini yapmak yanlış olur. Radon gazı çıkışının yanı sıra radyoaktivite çıkışı, yerdeki yamulma, yer iletkenliğindeki değişiklik, yer sismik hızındaki yavaşlama, depremcik etkinliğindeki yükselme ve deprem öncesindeki durma, yer mıknatıslık özelliğindeki düşmeler, yerçekimi ivmesindeki düşmeler, yerdeki telürik akımların yoğunluğu, yeraltı sularında ısınma, yerin şişmesi, yeraltı sularındaki yükselme ve alçalma, bitki davranışları, hayvan davranışları, su kimyasındaki değişimler gibi parametrelere de mutlaka bakılmalıdır. Geri kalan 14 parametre de işaret vermişse 'deprem geliyor' demek mümkündür' dedi.AKŞAM