TSK'dan çok tartışılacak belge
Abone olTSK'nın Anayasa'ya rağmen "Sayıştay denetçilerini kışlaya sokmayın" talimatı verdiği ortaya çıktı. İşte o skandal belge:
Askeri ihalelerdeki yolsuzluk ve usulsüzlükler
Sayıştay denetimlerini tekrar gündeme getirdi. Fakat anayasal
düzenleme yapılmasına rağmen hiçbir Sayıştay denetçisi askeri
tesislerde inceleme yapamıyor. Bugün gazetesi, o skandal emrin
belgesinin yayınladı.
2004 yılı Mayıs ayında AB uyum yasaları çerçevesinde Anayasa'nın
160. maddesi değiştirildi. Fakat düzenlemenin hemen ardından TSK
yurt genelinde bir emir yayınlayarak Sayıştay denetçilerinin
kışlalara sokulmaması yönünde emir yayınladı. İlgili emir
doğrultusunda Ege Ordu Komutanlığı 13 Aralık 2004 tarihinde bağlı
bulunan birliklere bir talimat göndererek Sayıştay'ın denetimlerine
izin vermeyin dedi. Kurmay Pilot Albay Cemalettin Özcan imzalı
emirde ayrıca Sayıştay denetçilerine hiçbir surette bilgi ve belge
verilmemesi tebliğ ediliyor.
BAYBURT'TA KAPIDAN DÖNDÜLER
İlgili Anayasa değişikliği sonrasında Sayıştay
denetçileri, denetim yapmak üzere gittikleri Bayburt'taki Jandarma
Genel Komutanlığı'na bağlı 48. İç Güvenlik Tugay Komutan
Yardımcılığı kapısından geri döndü. Sayıştay denetçilerine 1969
tarihli yönetmelik gösterildi. Askeri kaynaklar denetimin Sayıştay
değil Savunma Bakanlığı ya da Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı
teftiş kurullarınca yapılabileceğini iddia etti. Bu konuda ki
tartışmaları bitirecek olan Sayıştay Kanun Tasarısı ise 2005
yılından bu yana TBMM'de bekliyor. Fakat tasarı üzerinde sert
tartışmalar yaşanıyor. TSK bırakın ihalelerin denetlenmesini
orduevlerinin ve kantinlerin bile Sayıştay tarafından
denetlenmesine karşı çıkıyor.
SKANDAL ÜSTÜNE SKANDAL
Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından Meltem 1,
Meltem 2 ve Meltem 3 projeleriyle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve
Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı uçak alımı yapılırken yüz
milyonlarca dolara varan usulsüzlükler yapıldığını Bugün Gazetesi
günlerdir belgeleriyle ortaya koydu. Fiyaskoyla sonuçlanan 540
milyon dolarlık CASA uçağı ihalesinin ardından 220 milyon dolara 10
tane ATR 72 uçağının siparişinin verilmiş olması da askeri
harcamaların demokratik standartlarda denetiminin ne kadar zaruri
olduğunu ortaya koydu.