TSK depreminin altında yatan sebep

Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ve üç kuvvet komutanının istifasıyla ilgili en ilginç yorumlardan biri Radikal yazarı Cüneyt Özdemir'den geldi.

Türkiye'de siviller için nasıl bir "mahalle baskısı" varsa, askerler için de bir "orduevi baskısı" olduğunu söyleyen Özdemir, "Artık o koltuklarda oturamayacaklar ancak lojmanlarda, orduevlerinde yazlık, kamplarda başları dik gezebilecekler" dedi.

Komutanların emekliliğini istediği akşam Milliyet yazarı Fikret Bila bir televizyon kanalına bağlanarak süreci yorumlamıştı. Bila'nın, tek istifa etmeyen kuvvet komutanı Necdet Özel için "Orduevi'ne nasıl girecek" dediği öne sürüldü.

Bila bu yönde yapılan haberleri gazetesinin birinci sayfasından "Benim böyle bir konuşmam olmadı. Dünkü yazımda da böyle bir ifade yok" diye eleştirdi. Katıldığı programda Avni Özgürel'ün "komutanların bazı kararları emeklilik yaşamlarını düşünerek de verdikleri, orduevine nasıl girerim gibi düşüncelerle hareket edebilecekleri" yönündeki değerlendirmesinden sonra söz verildiğinde böyle bir hassasiyetin olabileceğine değindiğini ifade etti.

Bila bunları yazarken Radikal yazarı Cüneyt Özdemir askerlerin hayatında orduevlerinin önemine değinen bir yazı kaleme aldı ve istifaların nedeni olarak da bunu gösterdi.

ORDUEVLERİNDE BAŞLARI DİK GEZEBİLECEKLER

"Türkiye'de siviller için nasıl bir mahalle baskısı varsa askerler için de bir orduevi baskısı vardır" diyen Özdemir şunları yazdı:

Askerlerin hayatı kapalı bir kutuya benzer. Hayat o kutunun içinde seyreder. Kışla, lojman, yazlık kamp, orduevi dörtlüsünde dönüp dururlar. Sosyalleştikleri alanlarda yaşadıkları alanlar da işte bu dört köşeli kutunun içidir.

Böylesine dar alanda yaşanan bir hayatta yıllarca beraber zaman geçirdiği, çocuklarının beraber büyüdüğü, eşlerinin her hafta düzenli altın gününde buluştuğu sadece mesai saatinde değil orduevlerinde ve yazlık kamplarda görüşüldüğü yakın bir silah arkadaşı günün birinde sivil bir savcı taarfından tutuklanırsa bir askerin üzerindeki baskı, bir sivilin üzerindeki baskıdan çok farklı olur.

Siviller için nasıl bir mahalle baskısı varsa askerler için de bir orduevi baskısı vardır. Siyasi olarak baktığınızda bu 4 komutanın istifası askerin içine düştüğü çaresizliğin bir itirafıdır. Ancak aynı zamanda o kapalı hayatlar içindeki orduevi baskısının da büyük payı vardır. Artık o koltuklarda oturamayackalar ancak lojmanlarda orduevlerinde yazlık kamplarda başları dik gezebilecekler.
Rahat komutanım!"