Trump'ın zaferi uzay macerası için ne anlama geliyor?
Abone olDonald Trump'ın seçimin galibi olarak Beyaz Saray'a dönmesiyle birlikte, ABD'nin onlarca yıldır ertelenen uzay macerasının nasıl şekilleneceği merak konusu oldu.
Aylardır tüm dünyanın beklediği ABD seçimleri, Donald Trump'ın
galibiyeti ile sonuçlandı. Bu galibiyet, ABD'nin onlarca yıldır
ertelenen uzay macerasının nasıl şekilleneceği sorularını
beraberinde getirdi. Trump'ın yönetime geçtiğinde Ay'a dönüş
programlarını hızlandıracağı tahmin ediliyor. ABD'nin seçilmiş
başkanı, bir önceki döneminde NASA'nın daha cömert fonlardan
yararlanmasına olanak sağlamış ve Uzay Kuvvetleri'ni kurmuştu.
Mevcut gidişata bakılırsa, uzay macerası planlarına "yükselen
yıldız" Elon Musk ve roketi Starship de eşlik edecek.
NASA'nın Ay'a dönüş programı Artemis'teki aksamalar tepki çekerken,
Çin'le kızışan uzay yarışında bazıları Trump'tan medet umuyor.
Uzay ajansının mevcut planına göre, Artemis 2 görevi Kasım 2025'te Ay'ın karanlık tarafına dört kişilik bir mürettebat götürecek.
Daha sonra, her şey planlandığı gibi giderse, 2026'da Artemis 3,
1972'deki Apollo 17'den bu yana ilk mürettebatlı Ay inişini
gerçekleştirecek.
NASA yetkilileri, uzay keşfi söz konusu olduğunda, Trump
yönetiminin mecvut Başkan Joe Biden'ın izinden gideceğini umut
ediyor.
Trump, ilk başkanlık döneminde uzay keşfi ve savunması
çalışmalarında önemli adımlar atmıştı. Bu nedenle Trump'ın ocakta
yönetime geçtiğinde Artemis programını hızlandırmaya odaklanması
bekleniyor.
Trump döneminde uzay ajansı NASA, daha cömert fonlardan
faydalandı.
İlk dört yılının sonunda toplam bütçesi yüzde 10 artırılarak
başlangıçtaki 20,90 milyar dolardan 22,63 milyar dolara
çıkarıldı.
Bu yatırım, birkaç önemli girişimin finanse edilmesine yardımcı oldu. Trump'ın görevdeki ilk yılının sonunda, 11 Aralık 2017'de, asteroit görevini iptal eden ve mürettebatlı Ay'ın keşfini tekrar gündeme getiren bir kararname imzalandı.
Hükümetin uzay portföyü, Trump'ın 73 yıl aradan sonra ABD Silahlı Kuvvetleri'nin ilk yeni kolu olan Uzay Kuvvetleri'ni kurmasıyla daha da büyüdü.
Uzay Kuvvetleri'nin görevi yalnızca casus uydular gibi ABD
varlıklarını düşman ülkelerin saldırılarından korumak değil; aynı
zamanda ülkeyi uzayın bir gün savaş alanı olabileceği olasılığına
hazırlamaktır.
Ne Trump ne de Başkan Yardımcısı Kamala Harris seçim kampanyası
sırasında uzaydan pek bahsetmedi, ancak NASA için olmasa bile Uzay
Kuvvetleri için değişikliklerin geleceği neredeyse kesin.
Trump için ironik olan nokta, bir iş insanı olarak üç kez
başkanlık için yarışmış bir adamın, uzay mirasını oluşturmak için
çoğunlukla hükümete (NASA ve Pentagon) güvenecek olması.
Roketleri inşa etmek için özel sektöre güvenebilir, ancak
sözleşmeleri imzalayan, çekleri kesen ve tüm bu kozmik maceraları
mümkün kılan yine de Washington.
Ancak mevcut gidişata bakılırsa bütün bu planlarda "yükselen yıldız" Musk ve roketi Starship ona eşlik edecek.