TRT'nin perdeleri niye böyle!

Hacer ALKAN hacer1@internethaber.com

TRT bildiğiniz gibi 3 yıldır vekaletle yönetiliyordu. Kurum için AK Parti hükümeti İbrahim Şahin'in adını önermiş, Sezer 2 kez veto etmişti...
Sezer engeli, Köşk'deki değişimle aşıldı...
PTT Genel Müdürlüğü'nden gelen Şahin, yeni koltuğunda 2.5 ayı doldurdu... Gözler onun üzerindeydi...
Bakalım TRT'de neler olacak deniyordu...
Köklü değişimler beklenirken, ilk bomba yılbaşında patladı...
Tarkan'a dünya dolusu para verilip yeni yıl programı yaptırıldı...
Peki ne getirdi bu TRT'ye derseniz...
Hatırlatalım o gecenin galibi Show olmuştu...

Neyse bunlar için konuyu açmadım...
Sizlere biraz dedikodu aktaracağım...
Yeni TRT Genel Müdürümüz geçtiğimiz haftalarda İstanbul'a gelmiş... Teftiş için...
TRT'nin şu Harbiye'deki meşhur binasını biliyorsunuz...
Orada incelemede bulunuyor...

Binayı dolaşıyor, etrafı sıkı bir şekilde teftiş ediyor.
Onu gezdiren personel biraz merak, biraz sözlü "sınava" giren öğrenciler gibi terli ve tedirgin...
-"Acaba yeni müdürümüz ne diyecek? TRT'de yeni dönemde hedefler ne olacak? İşter çıkarma var mı? Teknolojik yenileme olacak mı?" gibi bir sürü soru var akıllarında...
Yeni müdürümüz çok konuşmuyor...
Bir ara odalardan birinde gözünü pencereye dikiyor, uzun uzun bakıyor ve şu soruyu soruyor;
-"Bu perdeler niye böyle..."

Sözünü ettiği perdeler ketenden, şöyle uzun deve tüyü kabartmalı...
Onu gezdiren TRT çalışanı şaşkın...
O zor sorular beklerken...
Acaba şaka mı ciddi bir soru mu bu?
Sonunda işi şakaya vurup şu cevabı veriyor;
-"Efendim biz bu perdeleri okullardaki gibi nöbet usulü eve götürür her ay birimiz yıkarız" diyor...
Niyeti biraz da müdürü "bu nasıl soru" diye iğnelemek...
Ama gelen cevap karşısında daha da şaşırıyor...

Yeni müdürümüz diyor ki;
-"Aslında bunları değiştireceğiz ama ne yazık ki bu bölge SİT alanı içinde kalıyor... Bina tarihi olduğu için dokunamıyoruz..."
Allah allah! İyi de perdelerin SİT alanı ile ilgisi ne demeyin...
TRT'de bu manzaraya tanık olanlar da anlamamış...

Yeni müdürümüz teftişe devam ediyor...
Odalardan birine giriyor...
İçerde 8-10 kişi dar bir alanda iş üretme telaşında...
Bunların çoğuda 6-7 yıldır kurumda asgari ücretle çalışan akitli personel... TRT'de işin yükünü onlar çeker...
Torpilli kadroya girer, onlar üç kuruşa yıllarca sürünür...
Düşünün 1999 yılından beri TRT'de sınav açılmadı...
Yaklaşık 500 akitli, 9 yıldır asgari ücretle çalışıyor...
Umutları yeni gelen müdürde...
Neyse biz teftişe dönelim...

Girdiği oda TRT'deki spor haberlerinin çıktığı mekan...
Şöyle bir göz gezdiriyor...
Herkes,
-"Var mı bir derdiniz, sıkıntılar neler" gibi sorulara kendilerini hazırlamışlar...
Müdürümüz ise şöyle diyor;
-"Bu spor servisi ne kadar pis böyle..."
Onların yerine koyun kendinizi...
Yeni müdürün ağzından çıkacak her söz sizin için büyük umut demek...Ve o, sizin yüzünüze bakıp şunu diyor;
-"Burası ne kadar pis böyle"
Yeni TRT müdürünün İstanbul'da bıraktığı izlenim bu oluyor...
Büyük umut besleyenlerde büyük hayal kırıklığı bırakıyor...

Aslında şaşırtıcı bir durum...
Çünkü İbrahim Şahin'in hem yönetim hem deneyim anlamında çok iyi bir geçmişi var... 2003 yılında başına getirildiği PTT ile ödül aldı...
"Kaynakları Etkin Kullanma ve Maliyetleri Düşürme Yılı Birincilik Ödülü”ne layık görüldü.

Hukuk mezunu ama İngiltere'de "idari sistem" üzerine eğitim görmüş bir kişi... 2003"ten bu yana da başta elektronik haberleşme olmak üzere, Türkiye"deki bilişim ve iletişim alanında gerçekleştirilen projelerin tamamında aktif olarak yer aldı.
İşte bu birikime bakınca bu soruları herkes garipsiyor...
Çünkü ondan çok şey bekleniyor...