Tren faciasında müthiş itiraf
Abone ol38 kişinin ölümü ile sonuçlanan tren kazasına ilişkin şok bir iddia ortaya atıldı. Paniğe kapılan bir yolcu, el frenini çektiğini iddia etti. Bu itiraf bilirkişi raporlarına
Vatan Gazetesi'nin haberine göre, 5 Ağustos'ta tutuklu
makinistlerden Recep Sönmez'in evini arayan ve kendisinin de kaza
yapan trende olduğunu söyleyen kişi, "Hız nedeniyle korkup imdat
frenini çektim' demiş Üzerinden henüz 17 gün geçen ve 38 kişinin
ölümüne neden olan "Hızlandırılmış Tren Kazası" yla ilgili
soruşturmanın bütün seyrini değiştirecek bir gelişme ortaya çıktı.
Kimliği belirsiz bir yolcu makinistlerden Recep Sönmez'in eşini
arayıp "Ben ikinci vagondaydım. Hızdan korkup imdat frenini çektim.
Kaza o yüzden oldu" dedi. Bilirkişi heyetindeki bir uzmanın da
ikinci vagonda çekik vaziyetteki imdat frenini tespit ederek
kameraya aldığı öğrenildi. Uzmanlar, kazanın "alt yapı
yetersizliği, aşırı hız talimatı" gibi tüm şüpheleri barındırmaya
devam etmesine karşın imdat freni çekilmesinin de tetikleyici
olabileceği görüşünde. Tutuklu üç makinistin avukatı İsmail Gürses
bu iddiayı araştıracaklarını, doğru çıkması halinde "imdat freni"
nin Ulaştırma Bakanlığı dahil herkesi rahatlatacağını söyledi.
Gürses, bu son gelişme ve kazayla ilgili sorularımızı yanıtladı:
Savcının suçu var mı? * Makinistler talimatı mı uygulamış, gereksiz
hız mı yapmış? Tren şefi verilen talimatla trenin bu talimatlara ne
kadar uyup uymadığını kontrol eder. Talimat, İzmit'ten saat
18.31'de geçeceksin diyorsa tren şefi saatine bakıp, kaçsa onu
föydümarş çizelgesine yazıyor. Kazadan önceki istasyon Mekece. O
çizelgede Mekece'den 19.42'de geçilmesi gerektiği yazıyor. Tren
şefi bakıyor, gerçekten de saat 19.42. Bir dakika sonra da kaza
oluyor. * Delillerin karartılmasında savcının suçu var mı yok mu?
Kaza 19.43'te oluyor. Pamukova Savcısı Mithat Kutanoğlu olay yerine
geldiğinde saat 20.10. Siz oraya gitseniz ilk ne yaparsınız? *
Yararlılara yardım ederim. Savcı da aynısını yapıyor. O sırada
delil toplayımla uğraşmıyor. Bana bu nedenle 10 kez ceza verilecek
olsa ben de 10'unda aynısını yaparım. * Ama doktor da değilsiniz,
savcısınız. Artık bir süre sonra işinizi yapmaya başlamaz mısınız?
Ben Savcı'nın avukatı değilim ama kendisi gece 01:00'e kadar
Adliye'de tespit yapıyordu, görevinin başındaydı. Kara kutu delil
değil * Fakat bu arada kara kutu da (hız bandı) olay yerinden
yürüyor. Bir trende kara kutu olduğunu kim biliyordu ki savcı
bilsin Hata demiryolu görevlilerinde. Kara kutuyu alıp savcıya
vermeleri gerekirken Ankara'ya gönderiyorlar. Sonra da Bakan
açıklama yapıyor, "Hız 108 kilometreydi" diye... * İnanıyor
musunuz? Burada Bakanlık ve Genel Müdürlük taraf, onlar da
suçlanıyor. O yüzden bir delili onların açıklamaması, onların eline
geçmemesi gerekiyordu. Şimdi iddia ediyorum ki, değişti bu. Çakmağı
tuttuğunuz vakit o çizgiler kayboluyor. Nasıl kanıtlayacaksınız
bunu? Dolayısıyla artık kara kutu bir delil değil. * Bunu alıp
savcıya teslim etmek yerine Bakanlığa ileten kişi... "Kara kutuyu
oradan al" talimatını veren kişi... Bu kişiler tespit edilemez mi?
İstenirse edilir tabii. * Kaza sonrasında rayları değiştiren kim?
Demiryolu görevlileri. Bunları yapanlar Türk Ceza Kanunu'nun 296.
maddesindeki cürüm delillerini yok etme suçunu işlemiş oluyorlar. *
Rayları sökün talimatını kim vermiş, onu tespit edebildiniz mi?
TCDD Genel Müdürü. * Genel Müdür böyle bir şeyi kendi kendine mi
yapmıştır o da mı bir yerden emir almıştır? Siz bir yazı yazarsanız
dava sadece size değil, sizin müdürünüze de açılıyor. Neden? Çünkü
onun da sorumluğu vardır. Anlatabiliyor muyum? * Ne yapıyorsunuz,
rayları nereye götürüyorsunuz" diyemiyor mu? 11:00'de diyor.
Kameraya kaydedilmiş * Bilirkişi raporları henüz tamamlanmadı ama
şu ana kadar edindiğiniz izlenim nedir, bu kaza hızdan mı? Kaza
süratten olsa trenin kurpta devrilmesi gerekiyormuş. Ama kaza
kurpta değil virajdan sonra oluyor. * Ama iddia hep şu; makinistler
hızlı gitti ve ani frene basınca tren raydan çıktı. Son bir gelişme
var. İlk kez size söylüyorum. Ben de dün (6 Ağustos) cezaevine,
makinistleri ziyarete gittiğimde öğrendim. 2. ve 5. vagonun imdat
frenleri çekilmiş. * Nasıl yani? Kim çekmiş, nasıl çekmiş, siz
nereden öğrendiniz? Ben de şaşırdım. Hemen bir bilirkişiyi aradım,
vagonların içinde inceleme yapıp yapmadıklarını sordum. Bana ikinci
vagonu kameraya kaydettim dedi. * Kim bu bilirkişi? İsmini
vermeyeceğim, yanlış olur. * Sulh Hukuk Mahkemesi'nin mi,
Cumhuriyet Savcılığı'nın bilirkişisi mi peki? Onu da söylemeyeyim.
Etkilememek için kendisine direkt sormadım, "Bir şey dikkatinizi
çekti mi?" dedim sadece. Birden bire "Bir fren var" dedi bana.
"Nedir" dedim. "İmdat freni çekilmiş, onu tespit ettim" dedi. * Siz
bu haberi cezaevinden nasıl aldınız? Biri 5 Ağustos'ta tutuklu
makinistlerden Recep Sönmez'in evini arayıp, "Hız nedeniyle
korktum, imdat frenini çektim" demiş. Sönmez'in eşi de hemen
cezaevine gelip bu konuşmayı kocasına anlatmış. Sönmez de bana
anlattı. * Bu kişinin kimliğini tespit etmek mümkün mü? Bir yolcu.
Belli değil ama telefon kayıtlarından bulmak kolay, öğreneceğiz. *
Bilirkişi ne dedi, imdat freninin bir etkisi olabilir miymiş? İmdat
freni çekilince o vagon otomatikman kilitlenirmiş. Zaten kopma da
ikinci vagonda oluyor. Bu dün (önceki gün) ortaya çıkan bir
gelişme. İmdat freni bakanlığı rahatlatır * Siz freni gidip
gördünüz mü ya da görecek misiniz? Bu vagonlar şimdi Sakarya'daki
TÜVASAŞ'ta duruyor. Pazartesi (bugün) gidip 2. ve 5. vagonlara
bakacağız. * Peki Ulaştırma Bakanlığı bu imdat freni durumunu
biliyor mu? Olabilir. * Eğer sonuç böyle bir şey çıkarsa herkes
rahatlayacak değil mi? Bakanlık, makinistler, bundan sonra trene
binecek yolcular bile... E tabii herkesi rahatlatır. * Peki nereden
çıktı şimdi bu yolcu? Tutuklunun ev numarasını nasıl bulmuş? 14 gün
niye beklemiş ya da niye saklamıyor da açıklıyor? Bunlar dikkat
çekici ayrıntılar, biz de araştıracağız. Şu anda bir şey söylemek
mümkün değil ama çok önemli bir gelişme. Olayın bütün seyrini
değiştirebilir. Bilirkişi raporu imdat freni iddiasını doğruluyor
Birleşik Taşımacılık Sendikası Genel Sekreteri Hasan Bektaş,
Pamukova Cumhuriyet Savcılığı'na rapor hazırlayan heyetteki bir
makine mühendisinin verdiği bilgiye göre kazanın şöyle meydana
geldiğini söyledi: Olay yerinde bir fren diski bulundu. Disk raya
düştü. Bir rayda da darbe izi var. Tekerlek diskin üzerinden de
geçince tren devrildi. Eğer hızdan devrilseydi raylardaki ilk
aşınma izlerinin sol taraftan başlaması gerekiyordu, ancak sağdan
başlıyor. Demek ki sorun hızda değil. Ya da en önemli neden bu
değil. Mevcut hızla giderken ani bir fren yapılması diskin düşmesi
için yeterli.