Trafikte stres ile baş etmenin yolları...
Abone olNefes Terapisti ve Psikolog Işıl Evrim Akgün, trafik stresiyle boğuşmanın yöntemlerini açıkladı.
Metropol insanının en önemli
sorunlarından biri de maalesef ki trafikte uzun saatler geçirmek ve
bu saatler sonucunda gergin, huzursuz, stresli bir ruh haline
bürünmek…
Egzoz dumanları, korna sesleri ve trafik magandalıklarını da hesaba
katarsak özellikle büyük şehirlerde insanların trafikte olduğu
saatler içerisinde ruh sağlıklarını hasarsız şekilde
koruyabilmeleri oldukça zor gözüküyor. Müzik dinleyerek, bluetooth
üzerinden veya kulaklıkla telefon görüşmeleri yaparak zaman
geçirilmeye çalışılsa da bu gibi yöntemlerin sadece oyalanmayı
sağladığı ve yaşanılan gerginliği hiç azaltmadığı da her gün şahit
olduğumuz birçok talihsiz olaydan da net şekilde anlaşılıyor.
Halbuki trafikte geçirdiğimiz her bir dakikayı, hem keyifli hale
getirmek hem de sağlıklı bir yaşam için fırsata dönüştürmek mümkün.
Bunun ilk aşaması ise yaşadığınız şehrin koşullarına göre hangi
saatlerde ne tür bir trafiğe maruz kalacağınızı kabulden geçiyor.
Değiştiremeyeceğimiz koşulları kabul, o durumla baş edebilme ve
içselleştirmede en önemli adımdır. Evet bizler belki her gün
yollarda birkaç saatimizi geçirecek olma gerçeğimizi değiştiremiyor
olabiliriz lakin o saatleri nasıl geçirebileceğimizi
belirleyebiliriz. Özellikle akıcı olmayan bir trafiği kendi
lehinize çevirebileceğiniz en güzel yöntemler meditasyon müzikleri
dinlemek ve nefes çalışmaları yapmaktır. Özellikle sözlü telkinler
içeren meditasyon müzikleri yerine çeşitli ses frekanslarından
oluşan ve subliminal mesajlarla bilinçaltınızdaki virüslü
düşünceleri temizleyerek sağlıklı kodlar yerleştiren meditasyon
müzikleri trafikte olduğunuz süre boyunca sakin, pozitif ve daha
yaratıcı fikirler üretebilen biri olmanıza yardımcı olacaktır. Bu
meditasyonları internet yerine orijinal CD'lerinden dinlemenizi
tavsiye ederim çünkü çoğu ses frekansı, kopyalayıp çoğaltıldığında
orjinalinden sapmalar gösterir. Ayrıca subliminal mesajlar içeren
meditasyonları dinlerken hiçbir dikkat dağınıklığı sorunu yaşamayıp
hem trafiğe odaklanabilir hem de farklı şeyler düşünebilirsiniz.
İkinci yöntem ise benim de trafikte sıkça uyguladığım nefes
çalışmasıdır. Trafikteki gerginliğin en önemli sebebi çoğu insanın
yanlış nefes alması ya da sürekli üst solunum yaparak diyafram
nefesini ihmal etmesidir. Sürekli üst solunum yapan insanlar
ağırlıklı olarak sol beyinlerini kullanmaya başladıklarından,
yaşamlarında blokajlar oluşturur, anksiyete ve huzursuzluğa daha
yatkın, gergin insanlara dönüşürler. Şeker hastalığından kansere
kadar birçok ciddi hastalığın kökeninde de nefesin doğru
kullanılmaması yatar. Trafikte kavga eden iki insanı lütfen
gözlemleyin… Göreceksiniz ki ikisi de çok hızlı konuşan, burnundan
soluyan, konuşma sırasında ruh halleri sürekli değişen ve kısa kısa
hızlı soluklar alıp veren kişilerdir. Diyafram nefesi alan insanlar
ise sağ beyin loblarını kullandıklarından oldukça sakin, huzurlu,
konuşurken uzun cümleler kurabilen ve uzlaşmacı insanlardır. İşte
hem psikolojiniz hem de fiziksel sağlığınız için trafikteki
saatlerinizi nefesinize odaklanarak geçirebilirsiniz. Öncelikli
olarak nefesinize odaklanın derin bir şekilde yavaş yavaş
burnunuzdan nefes alın, aldığınız nefesi de en az 8 saniye içinizde
tutarak tüm organlarınıza ulaşmasını sağlayın. Sürenin sonunda yine
aynı yavaşlıkta ağzınızdan sonuna kadar verin. Bunu 10 dakika
boyunca tekrarlayın, böylece nefes düzeninizi oturtmaya alışacak,
farkında olmadan birkaç günün sonunda doğru nefes alıp vermeye
başlayacaksınız.
Kutu: 5 adımda nefes farkındalığı
çalışması
1- Dikkatinizi nefesinize verin. Nefesinizi olduğu gibi kabullenin,
ilk odaklandığınızda farkında olmadan nefesinizi tutabilirsiniz bir
süre sonra doğru şekilde nefes almaya odaklandığınızda bunu
başarabilirsiniz. Doğru nefes, derin solunumla alınan ve uzun süre
içeride tutulan nefestir.
2- Nefesinizin göğse, karına, diyaframa sırta ve böbreklere ulaştığından emin olun. Doğru bir nefes için tüm solunumu tamamlamanız gerekir.
3- Aynı ritimde nefes alıp verin. Nefes alışverişinizdeki ritmin devamlılığı bir süre sonra akışın kusursuzluğunu da fark etmenizi sağlayacaktır.
4- Nefesinizi saymaya başlayın. Böylece bilincinizi de devreye sokarsınız. Sol beyin lobunuz aktifleşir ve andan kopmamış olursunuz.
5- Saymayı bırakın. Nefesinizin burnunuzdan girdiği andan
itibaren, akciğerlerinizden geçerek tüm vücudunuzda dolaşırken
yarattığı duyguya odaklanın. İçinizdeki dingin enerjinin
farkındalığını hissedin. Potansiyellerinizi görün.
Sınırlamalarınızın, yorgun enerjilerinizin her nefes
alıp-verişinizle birlikte bedeninizden nasıl uzaklaştığına
odaklanın