Trabzon’un horon bilmeyen başkanı!
Abone olÜzücü olaylarla simgeleşen Trabzon’un çehresi değişiyor. Belediye başkanı Gümrükçüoğlu geçen bir yılı İNTERNETHABER’e anlattı.
Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER
TRABZON- Türkiye’nin gözde büyük şehirlerinden biri
Trabzon son yıllarda linç girişimleri, futbolcuların araçlarının
kurşunlanması, Rahip Santaro cinayeti ve en son Hrant Dink’in
öldürülmesi ile gündeme geldi. Gazeteler sıraladığımız bu olaylar
üst üste yaşanınca, “Trabzon’da neler oluyor?”
manşetleri attı. Televizyonlar günlerce Trabzon’dan canlı yayınlar
yaptı. Ve bir süre sonra alışık olduğumuz gibi Trabzon’daki
tartışmalar yerini Türkiye'nin sık değişen bir başka gündem
maddesine bıraktı. Yaşananların hepsi unutuldu, ama biz
unutmadık. İlk fırsatta Trabzon’da geçen bu sürede ne
yaşandığını önümüzdeki günlerde görevde bir yılını dolduracak olan
kentin yeni belediye başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ile
konuştuk.
Trabzon’un 4 bin yıllık tarihi ile medeniyetlerin
buluştuğu, sanatçı, şair, ressam sayısı ile Türkiye’ye fark atan
bir şehir olduğunu anlatan Gümrükçüoğlu yaşanan üzücü
olayların Trabzon’a ve Trabzonlulara mal edilmemesi gereken
kişisel olaylar olduğunu savundu. Ama benzer
olayların bir daha yaşanmaması için de çalıştıklarını söyledi.
Azmini Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı yaptığı dönemden alan
Gümrükçüoğlu, “850 tane hastane idare ettik. SSK’lar
devredilemez” denilen işlerin altından kalktık. Trabzon’da da güzel
işler yapacağız” diyerek iddiasını ortaya koydu.
Gümrükçüoğlu uzun sohbetin içerisinde
İNTERNETHABER okuyucularıyla bir de sırrını
paylaştı. O da horon bilmemesi. Gümrükçüoğlu, “Belediye
bünyesinde pek çok kurs açtık. Bunlardan biri de kolbastı kursu.
Kolbastıyı oynayamıyorum. Horonu da çok seviyorum ama horon da
oynayamıyorum. Oynayamıyorum işte bu bir itiraf” dedi.
-Trabzon üzücü olaylarla anılır bir kent oldu. “Neler
oluyor Trabzon’da?” diye soruldu. 1 yıldır görevdesiniz. Neler oldu
bu sürede Trabzon’da?
Trabzon tarihin kültürün eski bir
kenti. Adeta medeniyetlerin birbiri ardına oluşturduğu bir şehir. O
medeniyetler de eserlerini bırakmış. Bu yönden bakıldığında kültürü
ve tarihi ile 4 bin yıllık mazisi olan bir şehir. Trabzon’a bu
yönüyle baktığımızda insanı da kültür ve sanata yatkın.
Trabzon’da ressam, edebiyatçı, şair, tiyatrocu çoktur.
İstatistikler şunu gösteriyor. Trabzon yüzölçümüne düşen sanatçı
bakımından Türkiye’nin en çok sanatçı bulunduran kenti. Şu anda
kentte 9 tane sanat derneği var.
Bizim gençliğimizde de böyleydi şimdi de böyle. Her hafta bir resim
sergisi bir tiyatro oyunu var. Yerel tiyatroların bile faaliyette
olduğu bir kentiz. Bu sanat etkinliklerini bir birikim olarak
görmenin yanı sıra halk sevecendir, merttir. İçten
pazarlıklı değildir. Ani sinirlenebilir ama o siniri de ani olarak
biter. Trabzon’un insanı yırtıcı değildir, vahşi değildir. Sanata
yatkınlığı, insancıl, iyiliksever özelliklerini, içten pazarlıklı
olmayan halini dikkate aldığınızda şehrin imajını negatif etkilemiş
olaylar tamamen münferittir. Toplu, toplumsal olaylar
değildir. Kişisel olaylardır. Belki bir toplumda daha çok yüzdede
yaşanan ama Trabzon genelinde daha az yüzdede rastlanan
olaylardır.
Trabzon önceden de şimdi de sonradan da insanlara zor kullanan
insanları yaralayan ezen bir davranışın kenti, böyle yaşayan
insanların olmadığı bir kent olduğuna inanıyoruz.
Bütün bu yaşanmış münferit olumsuzlukları bir daha
yaşanmamasını istiyoruz. Bunun için de kültürel, sanatsal
etkinliklerin artmasını, barış, kardeşlik ve özgürlük
düşüncelerinin daha yaygın hale gelmesi için gayret
ediyoruz.
- Görevde bir yılı geride bıraktınız. Kentte bu süreçte
neler yaptınız?
Trabzon’un imajının yanı sıra kentin fiziki yaşam koşullarının
iyileşmesi için çok ciddi mesai harcıyoruz. Kenti rahatlatmak için
büyük çabalar içindeyiz. Ulaştırma Bakanlığınca yapılan
Samsun Hopa yolu, Tanjant yolu olmasa Trabzon trafiği kilitlenmiş
olurdu. Kanalizasyon sorunları yine öyle. Göreve başladığınızda
Trabzon’un plakasına uygun 61 proje hazırladık. Geçen sürede bu
projelerin neredeyse tamamının adımını attık. Doğalgazdan seyyar
sorununa, trafiğin yeniden düzenlenmesinden alt yapı problemlerine,
kent meydanından sahil yoluna, sığınmaevinden ağaçlandırmaya
sayısız çalışma yapıyoruz. Yaptığımız çalışmaları hafifi alanlara
sadece şunu söyleyebilirim, bizim yaptıklarımızı 10-20
yıldır yapamayanlar, şu an gerçekleşenleri ne hayal edebilir ne de
cesaret edebilirlerdi. 5 yılın sonunda “Bu şehir bu muydu, böyle
şeyler de yapılır mıydı” denileceğine inanıyorum.
- Trabzon olimpiyatlara hazırlanıyor. 49 ülke
ağırlayacaksınız. Çalışmalar hangi aşamaya geldi?
Trabzon 2011 Avrupa Gençlik Olimpiyatlarına hazırlanıyor. 7 bin 500
kişilik bir spor salonu tamamlanmak üzere. 9 dalda yapılacak
olimpiyatlar için alt yapıyı da geliştiriyoruz. 49 ülkeden
misafirimiz olacak. 2 otel yerini pratiğe yansıttık. Sıvasız
binalara sıva, boyasız binalara boya yapıyoruz. 110 binanın sıva
boyası tamamlandı.
- Belediye bünyesinde açtığınız kurslar var
mı?
Gençlere spor imkanı sunmak için taekwando’dan
yüzmeye bir çok branşta kursumuz var. Kalkınma Gençlik Merkezi’nde
bilgisayar, İngilizce, resim, keman, kolbastı gibi kurslarımız
var.
-Kolbastı için kursa gitmek gerekiyor mu?
Kolbastıyı siz oynayabiliyor musunuz? Ben oynayamıyorum. Horonu da
çok seviyorum ama horon da oynayamıyorum. Oynayamıyorum işte bu bir
itiraf.
- Trabzon’da hedefleriniz neler?
Trabzon’da yaşam konforunun dışarıdan gelenlerin de kendini rahat
hissetmesini sağlayacak şekilde geliştirmek için çalışıyoruz.
Trabzon’u başta turizm olmak üzere eğitim, sağlık ve ticaret
alanlarında öne çıkaracağız. Burası yeşil ve mavinin
olağanüstü tablosunun olduğu bir kent. Ege ve Akdeniz’e göre
denizimiz daha güzel. Güneşli gün sayımız Ege ve Akdeniz’e göre
daha az ama küresel kuralık karadenizi önümüzdeki yıllarda bir
ideal haline getiriyor. Trabzon’un turistik bir merkez olması için
kentimizi yurt dışında tanıtacak çalışmalara da ağırlık vereceğiz.
Olimpiyatlarda 49 ülkeden gelecek insanlar da bu kenti güzellikleri
ile tanıyacak. Bizim için çok önemli bir tanıtım olacak.
İkincisi eğitimde öne çıkacağız. Bir resmi iki üç vakıf
üniversitesi kazanma çabasındayız. Aydın Üniversitesi fakülte açmak
için çalışıyor. Avrasya ve İpek Yolu Vakıflarının üniversite kurma
çabaları var. Biz de ikinci bir devlet üniversitesi açılması için
kolları sıvadık.
Üçüncüsü Trabzon yüzyıllardır çevre illerin sağlık merkezi. Bu
özelliği devam ediyor. Hatta Gürcistan, Ukrayna, Ermenistan,
Azerbaycan gibi ülkelere de hizmet veriyoruz. Bu özelliğimizi daha
da geliştiriyoruz.
Bir başka önemli hedefimiz de ticaret. Trabzon önemli bir ticaret
ve ulaşım merkezi olarak kavşak noktası. Önceden de böyleydi.
Bundan sonra da böyle olması için çalışacağız.
-Trabzon denilince Trabzonspor’u sormamak mümkün değil.
Trabzonspor’a katkılarınız ne olacak?
Trabzon’da futbol
birinci, flaş spor dalı. Trabzonspor Anadolu’nun sesi
olmuştur. İstanbul dışında da şampiyonlar çıkar demektir.
Anadolu’nun kahramanıdır. Bunu bir değil defalarca
göstermiştir. Dünyada bazı takımlar vardır kenti ile simgelenen.
Liverpool, Barcaleno gibi. Trabzon’da da Trabzonspor var.
Ben Makedonyalı olup Trabzonspor’u tutan, Azerbaycanlı olup
Trabzonsporlu olanlara rastlamışımdır. Trabzonspor’a bugüne kadar
her türlü desteği verdik. Bundan sonra da vermeye devam
edeceğiz. Trabzonspor’un şampiyon olacağına
inanıyorum.